TÜRKİYE-AVRUPA İLİŞKİLERİNİ TAKİP EDECEĞİZ ARTIK!

TÜRKİYE, AVRUPA İLE İLİŞKİLERİNİ GELİŞTİRMEK İSTİYOR VE DIŞİŞLERİ BAKANI FİDAN, KIBRIS SORUNUNUN BUNA ENGEL OLMASINI ÖNLEMEYE ÇALIŞIYOR. BU DURUMDA, KIBRIS SORUNUNUN NEREYE EVRİLECEĞİNİ İZLEYEBİLMEK İÇİN AVRUPA-TÜRKİYE İLİŞKİLERİNİ TAKİP ETMEK GEREKİYOR.

0
blank

Cenevre’deki beşli toplantı bitti. Kıbrıslı Türkler adalarına döndüler. Rum Yönetimi Başkanı Hristodulidis, Cenevre’den Brüksel’e geçti; AB Konseyi toplantılarına katılacak. Guterres de orada… Bütün Avrupa orada…

Cenevre’deki görüşmelere Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın temasları damga vurmuştu. O bugün Ankara’daydı ama Brüksel’de de konuşmalara konu oldu. Toplantıdan geriye kalan en önemli anekdot, Fidan’ın bütün muhataplarına “Türkiye’nin masadan ve uzlaşmadan kaçan taraf olmayacağını” açıkça söylemesi. Bizimkilere de söyledi. “Sakın oyun bozanlık yapmayın” demek istemiş bile olabilir. Hristodulidis ile görüşmeyi bizzat Fidan’ın istediği haberleri de ciddiyetini koruyor.

Hristodulidis, Euronews sitesinde yayınlanan söyleşisinde, “Türkiye’nin rolü en belirleyici olandı, bunu anlıyorsunuz ve herkes biliyor, müzakerelerin yeniden başlaması ve Kıbrıs sorununun çözümü konusunda kararların Türkiye tarafından verileceğini söylememe gerek yok” şeklinde konuşarak Fidan’ın toplantıdaki rolünü kamuoyu önünde teslim etmiş oldu.

Türkiye önemli… Türkiye’nin kendi dışındaki dünya ile kurmaya çalıştığı ilişkilerin yeni koşullarda nasıl bir hal alacağı çok ama çok önemli!

Hristodulidis ise, Avrupa Birliği üyeliği de dahil olmak üzere bugüne kadar elde ettiği potansiyeli Türkiye ile ilişkilerinde değerlendirmeye ve Türkiye’nin rolünü kendine göre şekillendirmeye çalışıyor. Fidan’a, “Kıbrıs sorununda, somut gelişmeler olduğu sürece, Avrupa-Türkiye ilişkilerinde olumlu gelişmeler görebileceğimizi ifade ettiğini” açıkladı. Türkiye ile Güven Yaratıcı İlişkiler geliştirmeye hazır olduğunu da ifade ediyor. “Benimle çalışınız” demek istiyor… “Kazançlı çıkacaksınız!”

Buna karşılık Fidan’ın Yunanistan ve Kıbrıs Rum Yönetimini en azından bir süre için “tarafsızlaştırmak” istediğini anlıyoruz. Avrupa-Türkiye ilişkilerinin bloke edilmesini önlemeye çalışıyor.

blank
HRİSTODULİDİS, BRÜKSEL’DE EURONEWS’A YAPTIĞI AÇIKLAMALARDA TÜRKİYE’NİN TUTUMUNU ÖVDÜ. İZLEMEKTE OLDUĞU POLİTİKAYA İLİŞKİN ÖNEMLİ İP UÇLARI DA VERDİ.
. . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . . .

Bu durumda Kıbrıs sorununun nereye gideceğinin belirleyicisinin Avrupa-Türkiye ilişkileri olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.

Ne yazık ki bu yol da dikensiz değildir. Avrupa-Türkiye ilişkilerinin geliştirilmesinin önünde ciddi engeller vardır: Birincisi, Avrupa Birliği Kıbrıs sorununa BM parametreleri temelinde çözüm aramaktan vazgeçmiş değildir. Cenevre toplantıları öncesinde AB’den Guterres’e iletilen mektupta belirtilen bu tutum, her adımda Türkiye’nin karşısına da çıkarılacaktır. İkincisi, İmamoğlu’nun tutuklanmasının ardından başlayan demeç yağmurunun da göstermiş olduğu gibi “hukukun üstünlüğü ve demokrasi” prensibi de rafa kaldırılmamıştır.

Türkiye, ileri adımlar atmak istedikçe bu engellere takılması olasılığı vardır.

Bizim yapacak çok bir şeyimiz yok tabii… İzleyeceğiz!

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz