Cumhurbaşkanlığı’nda saat 10.40’ta gerçekleşen görüşmede Erbaş, Hz. Muhammed’in doğumunun 1449’uncu yıldönümü nedeniyle idrak edilecek Mevlit Kandili’nin İslam’ın insanlığa kazandırdığı değerleri yeniden hatırlatması dileğinde bulundu.
Erbaş, Mevlit Kandili programının TRT ve Diyanet TV vasıtasıyla KKTC’den tüm dünyaya yayınlanacağını belirterek, görevine yeni başlayan Cumhurbaşkanı Tatar’ın da Türk alemi ve KKTC için iyi işler yapması adına Türk milletinin dualarının arkasında olduğunu belirtti.
Erbaş, TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Sözcüsü İbrahim Kalın’ın selamlarını da getirdiğini ifade etti.
TATAR
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar da Mevlit Kandili programının KKTC’de düzenlenecek olmasının Adadan hem Türkiye’ye hem de dünyaya Kıbrıs’ın ne kadar önemli bir aşamada olduğunu gösterecek bir mesaj vereceğini söyledi.
Tatar, Cumhurbaşkanlığı seçiminin ardından şekillenecek yeni çalışmalarda ve KKTC’nin içinde bulunduğu çalkantılı coğrafyada gücünü Türkiye Cumhuriyeti ve onun kamuoyundan aldığını belirterek, Kıbrıs Türk halkının hakkını hukukunu korumak için sağlam bir beyin, bünye, duruş ve karakter gerektiğini ve bu nedenle maneviyata da önem verdiklerinin altını çizdi.
Kıbrıs Türkü’nün kalbinin ve gönlünün TC ile bir olduğunu da söyleyen Tatar, o nedenle bugün yapılacak Kandil faaliyetlerini önemsediklerini kaydetti.
ERBAŞ: “CHARLIE HEBDO’NUN İSLAMI VE CUMHURBAŞKANIMIZ ERDOĞAN’I HEDEF ALAN YAYININI KINIYORUZ, LANETLİYORUZ”
TC Diyanet İşleri Başkanı Erbaş, bir soruya karşılık Fransız Charlie Hebdo dergisinin İslam’ı ve Recep Tayyip Erdoğan’ı hedefleyen karikatürlerinin insanlık adına üzüntü ve utanç verici olduğunu söyledi.
Özgürlüklerin de belli bir sınırı olması ve hakaret sınırına varmaması gerektiğini kaydeden Erbaş, bu anlamda söz konusu derginin yayın politikasının çirkin olduğunu ve kınadıklarını ifade etti.
Erbaş, “Hem İslam peygamberine hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan’a çirkin şekilde saldıran dergiyi en ağır ifadelerimizle lanetliyoruz” diyen Erbaş, İslam’ın barış ve hoşgörü dini olduğunu ve asırlardan beri farklı inanç ve mezheplerden insanları bir arada yaşattığını söyledi.
Medine devletinin farklı inançları bir arada yaşatmış bir gerçeklik, “Medine Sözleşmesi”nin de en eski tarihi sözleşmelerden biri olduğunu anımsatan Erbaş, birlikte yaşama zenginliği varken, “bunu yapmayıp adeta Müslümanları tahrik edercesine yayınlar yapılmasını” kınadıklarını belirtti ve söz konusu derginin bu tür yayınlarını derhal terk etmesi dileğinde bulundu.