Başbakan Tatar, dün sabahtan başlayarak akşam saatlerine kadar Gazimağusa surlariçi ile bazı köyleri ziyaret etti.
Başbakan Ersin Tatar’ın ilk durağı Ulusal Birlik Partisi Gazimağusa İlçe Binası’nı idi.
Buradaki toplantı tüm şehitler için bir dakikalık saygı duruşu ile başladı.
Başbakan Ersin Tatar yaptığı konuşmada, şehit düşenlere Allah’tan rahmet dilerken, Lefkoşa Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’nde çıkan yangından ötürü duyduğu üzüntüyü de ifade etti.
Yangının ardından başbakanlık koorrdinasyonunda oluşturulan kriz masasıyla çalışmalara başlandığını dile getiren Tatar, yaraların el birliği ile en kısa sürede sarılacağını kaydetti.
Daha sonra beraberinde UBP Genel Sekreteri , bazı bakanlar ve milletvekilleri işe Gazimağusa suriçini ziyaret eden Başbakan Ersin Tatar’a esnaf ve vatandaşlar büyük ilgi gösterdi.
Başbakan daha sonra, bazı Kuzey Mesarya köylerine ziyaretlerde bulundu.
Buralarda yaptığı konuşmalarda Cumhurbaşkanlığı yarışının başladığına işaret eden Tatar, Cumhurbaşkanlığı makamının Kıbrıs Türkü’nün Türkiye ve dünya ile bağlantısının sağlandığı başlıca makam olduğuna dikkati çekti ve “buradan verilen mesajlar devletimizin, halkımızın yararına olmalıdır, bizi zora sokmamalı, zarara uğratmamalı, önümüzü açmalıdır” dedi.
Tatar, o makama gelecek kişinin Kıbrıs Türk Halkının bu topraklarda varolma niyetini tüm dünyaya duyuracak kişi olması gerektiğini söyledi.
26 Nisana kadar küskünlüklerin bir kenara bırakılması gerektiğini ifade eden Tatar, Ulusal Birlik Partisi’nin Türkiye Cumhuriyeti ile iyi ilişkiler içinde birçok başarıya imza attığını ve atacağını dile getirdi.
UBP Genel Başkanı Başbakan Tatar, Partinin cumhurbaşkanlığı seçimini kazanarak daha da güçleneceğine de işaret etti.
Tatar, “ bölgede çok önemli gelişmeler yaşanmakta olduğuna” dikkati çekerek “ bir kırılma noktasındayız. Ya Türkiye ile birlikte haklarımızı savunacak daha güzel, daha refah günlere doğru ilerleyeceğiz, ya da, başkalarının oyunlarına boyuna kanıp, güvenliğimizden, özgürlüğümüzden olacağız” dedi.
Rum tarafının her konuda bildiğini okuduğunu, Kıbrıs Türk Halkı’nı kendine eşit, ada yönetimi ve zenginliklerini paylaşacağı bir ortak olarak görmediğini, tam tersine Kıbrıs Türkü’nü azınlık statüsüne düşürmeyi hedeflediğini” anlatan Başbakan Tatar, şöyle konuştu:
“ Federasyon 1977’den bu yana 43 yıl görüşüldü. Olmadı. Rum haklarımızı gasp etti, ediyor. Artık buna bir dur demek lazım. Bunun için Türkiye ile birlikte proaktif bir siyaset izliyoruz. Sondaj çalışmaları, Maraş açılımı, iki devletli çözümün masaya getirilmesi talebimiz bu politikanın ürünüdür. Sayın Akıncı bu politikayı destekleyeceğine hala Rum’un zihniyet değiştirip değiştirmeyeceğini beklemeyi tercih ediyor. Bu anlayış artık çöktü. Kendisi değil miydi Crans Montana’dan sonra, ‘bizim için artık federal çözüm yapma imkanı kalmadı’ diyen? Ne oldu da çark etti?”
Başbakan Ersin Tatar, “ kimsenin Kıbrıs Türk Halkı ile Türkiye’deki kardeşlerini karşı karşıya getirecek açıklamalar yapmaması gerektiğini” de ifade etti ve “ evet, Türkiye ile her şeyi konuşmalı, değerlendirmeliyiz ama Türkiye ile kavga etmek, hassas konularda Türkiye’deki kardeşlerimizi üzecek, kıracak açıklamalar yapmak doğru değildir. Nasıl ki, birileri oradan buraya yanlış şeyler söylendiğinde burada tepki oluşursa, burada yanlış söylenecek bazı şeylerin de orada tepki yaratacağı bilinmelidir. UBP olarak biz bu konunun üzerine önemle duruyoruz. Doğru olan budur” diye konuştu.