Bu idarenin de hakkını yememek lazım aslında… Ne yaptıklarını anlamaya çalışırken oldukça çok şeyi öğrenmemizi de sağlıyorlar.

Mesela sürveyans…

Önce, Bulaşıcı Hastalıklar Yasası’na baktım ve Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nden daha önemli bir komitenin varlığını saptadım: Sürveyans Komitesi…

Sürveyans Komitesi, bulaşıcı hastalıkların izlenmesi ile görevliymiş… Devlet katında görevli kişilerden oluşmasına karşılık uzmanların da görüşlerini alarak “Bulaşıcı hastalıklara uygun, koruyucu ve karşı önlemlerin önerilmesi, gerekli önlemlerin alınması ve uygulanması amacıyla, bulaşıcı hastalıkların sürveyansı ve kontrolü alanında yürütülen çalışmaların planlanması, uygulanması, izlenmesi ve değerlendirilmesi aşamalarında, hastalık yayılma eğilimleri, hastalıklara yakalanmadaki risk faktörlerinin analizi ve epidemiyolojik çalışmaların yapılması da dahil verilerin analizini ve yorumlamasını yapmakla” görevliymiş…

Bunu okuyunca, bu “süveyans” kelimesinin peşine düşmek de zorunlu oldu tabii… İngilizcedeki “surveillance” kelimesinden geliyormuş ve “belirli hastalıkların nasıl ortaya çıktığı ve dağıldığına ilişkin sistematik olarak yapılan gözlem” demekmiş.

COVİD-19’U İZLEMEK

Bizim de Covid-19 virüsünü izlememiz gerekiyor. Nasıl ortaya çıktığını ve onunla nasıl başedebileceğimizi başkalarının araştırmalarından öğrenmeyi kabullensek bile, bizim aramıza nereden girdiğini ve nasıl yayıldığını öğrenmeye çalışmak çok önemli.

Yurtdışından mı geliyor? Yoksa son günlerdeki 2-3 olayda rastladığımız gibi sınırboylarında faaliyet gösteren kaçakçıların taşıdıkları bir virüs mü? Bünyemize sinerek zayıf anlarımızda ortaya çıkmış da olabilir tabii… Belki de bizim haberimiz olmadan taşıdığımız ve ancak testler sırasında saptadığımız bir virüstür.

Peki bu virüs, hangi toplumsal ilişkiler ağı ile taşınıyor? Şimdiye kadar, kimler kimlere bulaştırmış? “Risk grubu” olarak tanımlanan insanlarımız ne oranda tehlikededir?

Bütün bu soruların yanıtlarını bize verecek olan Sürveyans Komitesi imiş!

Peki böyle bir komitemiz var mı? Yok!

Sağlık Bakanlığı, işyerlerini kapatmak, insanları evlerine hapsetmek için kullanmaya çalıştığı Bulaşıcı Hastalıklar Yasası’nın kendisine yüklediği görevleri yerine getiriyor mu? Yok!

Sürveyans Komitesi oluşturmanın dışında yerine getirmediği başka görevler de var mı? Çok!

Bu haliyle Sağlık Bakanlığı’nın Covid-19’u izlemesi ve bizi koruması mümkün mü? Değil!

Sağlık Bakanlığı’nın Deli Dumrul misali hareketler ile hayatımızı zorlaştırması, Covid-19 ile mücadelede zayıf kalmamızı sağlaması söz konusu olabilir mi? Oldu bile!

POLİTİKACILARIN GÖREVİ

Bizim politikacılar her şeyi bildiklerini göstermeye çok meraklıdırlar. Oysa temel görevleri, kimin neyi bildiğini bilmektir. Bilmiyorlarsa da öğrenmek ve bilen kişilerin hizmetlerinden yararlanmamızı sağlayacak tedbirleri almak…

Biz öğrendik işte! Sürveyansın ne olduğunu da öğrendik; KKTC’de böyle bir işin yapılmadığını da…

Politikacılar de öğrendi mi? Sanırım hayır! Öğrenmişlerse bile bizden gizlemekte ve “her şeyin kontrol aldında olduğu” söylemleri ile bizi kandırmaya çalışmaktadırlar. Bu arada, yaşamı durdurarak, kendi bilgisizliklerinin ve ihmallerinin bedelini, emeği ile geçinen, gelirleri garantide olmayan insanların sırtına yıkmaktadırlar.

Herşeyi öğrenmemiz ve gereklerini yerine getirmemiz mümkün değildir. Ama “yurttaşlar demokrasisi” istiyorsak, bir yurttaşın bilmesi gerekli olan şeyleri öğrenmek ve buna uygun davranmak zorundayız. Sürveyansın ne olduğunu öğrendik ama daha önemli olan bilgi şudur: Politikacılar bize hizmet etmemekte; sorun yaratmaktadırlar.

Yurttaşlar bu bilginin gerektirdiği şekilde davranacak mı; göreceğiz!