TV2020’de yayınlanan Ekonomiye Bakış programına konuk olan Kıbrıs Türk Ticaret Odası Yönetim Kurulu Üyesi Omaç Cin, Covid-19 salgınının ekonomiye olan etkileri ile salgın sırasında ve sonrasında ekonomik çarkların dönebilmesi için yapılması gerekenleri anlattı.
“Salgın yürüyen düzenin aksamasına sebebiyet verdi. Her şey tepetaklak oldu. Herkes sorgulamaya başladı. Nasıl devam etmemiz gerekiyor? Bu şartlara göre nasıl yeni pozisyon almamız lazım? Ve bu durum ne kadar sürecek ?” diye güncel soruları gündeme getiren Omaç Cin, Hasan Erçakıca’nın sorularına verdiği yanıtlarda aşağıdaki hususları gündeme getirdi:
“Gelirler düşerken mevcut durumu korumakta sıkıntı yaşandı. Büyük ülkeler para bastı. Maddi imkanının güçlü olmadığı ülkeler dış kredi ile bu sorunu çözmeye çalıştı.”
“Bundan sonrası için; çok hızlı bir şekilde, kısa vadede tedbirleri ortaya koymamız gerekiyor. KTTO olarak iki önerimiz var. Birisi inşaat sektörü, özellikle yabancılara satılan konutların büyük bir pazarı var. Konut almaya gelecek yabancıların kovid konusunda da alıncak tebirlerde; çift aşı, çift pcr demek doğru olmaz. Toplumun sağlığını tehlikeye atmadan özel uygulamalar yapılabilir.”
“İkincisi, kaynağını belirtilen, 1 milyon dolar getirecek yatırımcılar için, kolaylıklar sağlanmalı. Bu kişilere özel bir statü verilebilir. Birazcık hareket etsek zaten ekonomi büyüyecek. ”
“Kamu, özel sektör işbirlikleri olabilir. Bazı işler özel sektöre devredilebilir. Ortaklık sağlanabilir. Bu yatırımlar yapılır. Fiber optik alt yapısı haberleşmek için çok önemli ve çok gerideyiz. Limanları çok daha çağdaş hale getirebilirsiniz. ‘Öğrenci Dostu Ada’ projesi ile özel bir şeyler yapabilmemiz gerekiyor. Öğrencilerin hayatlarını ucuzlatacak; kiralarında indirimler yapılabilir.”
“Ülkemizde 50 bine yakın yabancı işçi çalışmakta… Bizim ülkemizde ise 20 bin işsiz var. Yani iş talebi ile işçi talebi arasında bir uyuşmazlık var. Ülkedeki kalifiye eleman ihtiyacını eğitim ile karşılamamız ve kişileri yetiştirmemiz gerekiyor. Yerel çalışanların istihdamını sağladığınızda para bizim ekonomimiz içerisinde dönecek.”
“Şirketlerimiz reel olarak net borçlu durumdadır. Merkez Bankası raporları böyle söylüyor. Şirketler rahat durumda değiller ve ayakta durmaya çalışıyorlar. Ama biz hep birlikte ayakta durmak istiyoruz.”
“Ekonomik büyümeyi sağlamamız gerekiyor. Hacim büyürse, devletin gelirleri de artacaktır. Paydaşlar da bundan faydalanacaktır.”
“Reel sektör çalışanları ve işletmeleri, daha sert şartlara katlanıyor. Ama diğer tarafa baktığımızda bunu görmüyorsa demoralize oluyor ve bunu devam ettirmek istemiyor. Giderlerinizden de tasarruf ederek de gelir elde edebilirsiniz.”
“Riski de sorumluluğu da beraber paylaşalım hep bir taraf değil. Pandemi ile devlet yöneticilerinin düşünceleri değişmeli, birinin patronu devlettir; diğerinin işvereni özel sektördür. Ama eşit düşünmek gerekiyor. Kamununkini çözdüm, reel sektöre de maaş artışı yapmalarını söyledim! Bu olmaz. Reel sektör çok büyüktür ve onu yaşatmamız gerekiyor. Asgari ücrete elimizden geldiğince katkı yapmak istiyoruz. Devlet de sosyal sigorta primlerinde üzerine düşen görevi, kamuya yaptığı gibi reel sektöre de yapmalı.”
PROGRAM VİDEOSUNU AŞAĞIDAKİ LİNKTEN İZLEYEBİLİRSİNİZ: