Sözde “Maraş Belediye Başkanı” Simos İoannu, kapalı bölge Maraş’ın iadesi ve genel olarak Kıbrıs sorunu açısından mücadelelerinin en kritik anlarında bulunduklarını öne sürerek, vatanın kurtulmasının tek yolunun müzakere masasına geri dönülmesi olduğunu savundu.
Haravgi gazetesinde yer alan demecinde, kapalı bölge Maraş’ın yerleşime açılmasına dair planlara atıfta bulunan İoannu, Kıbrıs sorunundaki durgunluğun güvenlik sağlamadığı, aynı zamanda mevcut durumun korunmasını da teşkil etmediğini ve herkes açısından net olması gerektiğine işaret etti.
“Müzakerelerin olmamasının halk, vatan ve Maraş açısından tehlikeli olduğunu” iddia eden İoannu, kapalı bölge Maraş’ta yaşanan olumsuz oldubittilerin, Krans Montana konferansının çökmesinin akabinde yaşadıkları uzun süreli müzakere boşluğunun bir sonucu olduğunu savundu.
Herkesin, kapalı bölge Maraş’ın kurtarılmasının tek yolunun müzakere masasına geri dönülmesi olduğunu anlaması gerektiğini ve bir an önce müzakere masasına geri dönülmesini hedefleyecek hamlelerde bulunulması gerektiğine işaret eden İoannu, ilgili tarafların art arda seçim dönemlerinde oldukları bahanesiyle zamanın geçmesine izin vermeleri halinde, yalnızca Türkiye ve Erdoğan’a, kapalı bölge Maraş’taki planlarını hayata geçirmeleri konusunda, rahatsız edilmeden ilerlemeleri için zaman verdiklerini öne sürdü.
Maraş konusunun Kıbrıs sorununun tamamı açısından “anahtar” olduğunun artık herkes için aşikar olduğunu da yineleyen İoannu, Maraş’ın kaybedilmesi durumunda Kıbrıs sorununun çözümüne ilişkin herhangi bir perspektifin de baltalanacağını ve tehlikenin de Kıbrıs’ın tamamıyla alakalı olacağını öne sürdü.
“Erdoğan ile Tatar’ın Maraş’la ilgili planlarına karşı olan ve iki devlet çözümünü reddeden Kıbrıs Türk toplumunun ilerici güçlerine ve Kıbrıs Türk toplumuna yönelik kararlı bir açılımda bulunmaları gerektiği” iddiasında da bulunan İoannu, uluslararası faktörün, Türkiye’nin BM’nin Maraş’la ilgili kararlarını ihlal etmesini durdurma konusunda güçsüzlük sergilediğini ileri sürdü.
Demecinde, kapalı bölge Maraş’ın BM himayesi altında kendilerine verilmesi fırsatının kaçırılması gibi hatalar yapıldığını da öne süren İoannu, kendisinin, Türklerin hiçbir zaman kapalı bölgeyi vermek istemediği ve kayıp fırsatlar olmadığını düşünenlerden olmadığını ifade etti.
“Mont Pelerin’deki gibi kayıp fırsatlar olduğuna inandığını” öne süren İoannu “Mustafa Akıncı’nın burada toprakla ilgili bir harita sunduğunu ve bununla birlikte, yalnızca belediye sınırlarının yüzde 16’sını teşkil eden kapalı bölgenin değil, Mağusa’nın büyük bir bölümünün de Kıbrıs Rum idaresi altında olacağını” iddia etti.
Kapalı bölge Maraş’ın her daim kendilerinin en büyük kozu olduğunu ve bunun Kıbrıs sorununun çözülmesinin kapısı olduğunu savunan İoannu, Türklerin kapalı bölge Maraş’ın BM himayesinde geri verilmesini kabul ettikleri noktaya vardıkları andan itibaren, bunun Türk tarafının Kıbrıs sorununu çözme niyetine sahip olduğu anlamına geldiğini iddialarına ekledi.
-Başkan adaylarının açıklamaları
Fileleftheros gazetesinde yer alan habere göre, 2023 yılının Şubat ayında Güney Kıbrıs’ta yapılacak başkanlık seçimleri adaylarından Andreas Mavroyannis, Nikos Hristodulidis ve Ahilleas Dimitriadis ise Barış Harekâtının ikinci safhasının yıldönümü nedeniyle yayımladıkları mesajlarda Maraş konusuna değindi.
Mavroyannis açıklamasında “işgalin kara bulutunun Maraş’a da ulaşıp üzerinin örtmesinden bu yana 48 yıl geçtiğini” iddia ederken, Hristodulidis “bugün Kıbrıs aleyhindeki suçun tamamlanmasının üzerinden 48 yıl geçtiğini”, Ahilleas Dimitriadis ise “Maraş, Güzelyurt, Mesarya ve Karpaz’ın, Girne ve köyleriyle birlikte işgal altındaki bölgeler listesine eklendiğini ve 48 yıl sonra kaybedilen ve yerinden edilen onlarca insanın trajedisi unutmadıklarını” ileri sürdü.