Cumhurbaşkanı Akıncı ile Kıbrıslı Rum lider Anastasiadis’in Cuma günü gerçekleştirdikleri üç saatlik görüşmeden herhangi bir yakınlaşma elde edilemezken, liderler bundan sonra Eylül ayı sonuna kadar yaşanacak süreci garanti altına almakla yetindiler.
Görüşmeden sonra Akıncı tarafından yapılan açıklamalar umutlu olmak konusunda kafaları karıştırsa bile, Anastasiadis’in açıklamaları bu umut kırıntılarını yerle bir etti. Anastasiadis, görüşmelerin yeniden başlayabilmesi için Türkiye’nin tansiyonu düşürmekle yetinmemesi, denizlerde doğal gaz arama faaliyetlerine tam anlamı ile son vermesi gerektiğini belirtti. Anlaşılan odur ki Türk tarafı denizlerde fiilen kurduğu dengeden vazgeçmeden Anastasiadis görüşmeye yanaşmayacak. Türk tarafının milyarlarca dolar masraf ederek ve çatışma riskini göze alarak kurduğu dengeden vazgeçmesi ise beklenmiyor. Zaten KKTC Cumhurbaşkanı Akıncı, denizlerde “tek taraflı faaliyetlerin” devam edeceğini görüşmeden hemen sonra açıklamış bulunuyor.
Görüşmede Rum tarafında gerginlik yaratan Kapalı Maraş konusunda da herhangi bir ilerleme sağlanamazken, Kıbrıs sorununun özünü oluşturan ve İsviçre sürecinin kopmasına neden olan hususlarda da herhangi bir gelişme olmadığı görülüyor.
Buna karşın iki lider, BM Genel Sekreteri’nin Kıbrıs Özel Danışmanı Lute’nin adaya gelişi, kendilerinin Eylül ayı sonunda New York’ta BM Genel Sekreteri Guterres ile üçlü bir zirve yapmaları konusunda anlaşmış görülüyorlar. Sonuç, “sıfıra sıfır; elde var sıfır” değişini anımsatacak şekilde herhangi bir yakınlaşma üretmemekle birlikte en azından Eylül sonuna kadar diplomasinin devam edeceğini garanti altına almış görünüyor.