Meclis Genel Kurulunda daha sonra Başbakan Ersan Saner kürsüye çıkarak sorulara yanıt verdi.
Başbakan Ersan Saner, ödeme zorluğu olan herkesin borcunun yeniden yapılandırılacağını kaydetti.
Hellim için, sütte de belirli bir kaliteye ulaşmak gerektiğini söyleyen Saner bunun için elbirliğiyle çalıştıklarını anlattı.
Başbakan Saner, Güney Kıbrıs’tan geçişlerle ilgili çalışmaların sürdüğünü kaydetti.
1,500 TL’lerle ilgili Bakanlar Kurulu kararının açık olduğunu belirten Saner, şu ana kadar 12 bin 600 başvuru alındığını ifade etti, bunun kabul edilebilir limitler içinde olduğunu söyledi.
Başbakan Saner, protokolle ilgili detayların Ankara görüşmesinden sonra belli olacağını da anlattı.
Krediler konusunda ellerinden gelen kaynak akışını sağlayacaklarını söyleyen Saner, amacın ülke ekonomisini ayakta tutmak olduğunu belirtti.
NOTAM konusunda da, uçuşların öğrencilerin gelmesi için açıldığını, karantina koşullarının sağlanamayacağı nokta gelirse uçuşların durdurulacağını söyleyen Saner, kendi düşüncesinin, örneğin öğrenci ailelerinin, karantina koşullarını yerine getirebilecek herkesin gelebilmesine olanak sağlamak yönünde olduğunu anlattı.
Bu konuyla ilgili çalışmaya uzun süre önce başladıklarını ve üniversite yetkilileriyle görüşmeler gerçekleştirdiklerini dile getiren Saner, öngörüler sayesinde şimdiye kadar ülkeye 4 bin öğrenci getirttiklerini kaydetti. Saner 2 bin 250 kişiye kadar karantina kapasitesi olduğunu belirtti.
Bir soru üzerine Saner, test sayılarında bir sorun yaşanacağını düşünmediğini anlattı.
ŞAHİNER
Ardından CTP Milletvekili Salahi Şahiner, Kıb-Tek akaryakıt ihalesi konusunda güncel konuşma yaptı. Kıb-Tek’in bir yıl boyunca kullanacağı yakıt için ihaleye çıkıldığına işaret eden Şahiner, şartnamede sorunlu maddeler olduğunu anlattı, konuyla ilgili teknik bilgi verdi.
Konşimento istenmesi konusunun uluslararası teamüllere aykırı olup olmadığını soran Şahiner, konunun hukuki boyutunun araştırılması gerektiğini de söyledi.
Şahiner, daha önce yıllık ihale olarak çıkılan ihalenin neden iki parça olarak çıkıldığını sordu.
Kıb-Tek’in zarar ettirilemeyeceğinin yasayla belirlendiğine işaret eden Şahiner, önceki hükümet döneminde eğer kurum zarara uğratıldıysa bunun hesabının sorulup sorulmayacağını sordu.
ARIKLI
Başbakan Yardımcısı Ekonomi ve Enerji Bakanı Erhan Arıklı da yanıt vermek üzere kürsüye çıktı. Göreve geldiği anda, akaryakıt taşıma ihalesini gördüğünü anlatan Arıklı, önceki ihalede, ilgili firmanın daha ucuz ve kalitesiz bir yakıtı kuruma teslim ettiğini, kurumun firmaya ceza kestiğini ve MİK’in ilgili firmayı ihaleden men ettiğini anımsattı.
Kıb-Tek’le ilgili hazırlanan rapor kamuoyuna açıklandığında herkesin neden kurum konusunda bu kadar hassas olduklarını görebileceğini söyleyen Arıklı, sıkıntılı ihaleyi iptal ettiklerini belirtti.
Şu anda Mart-Nisan sonuna kadar yetecek yakıt olduğunu, uluslararası ihale için zaman gerektiğini dile getiren Arıklı, bu nedenle elden alım için MİK’e yetki verildiğini belirtti.
Şahali’nin belirttiği teknik şartlar konusunda gereğini yapacaklarını anlatan Arıklı, kendisine uyarısı için teşekkür etti.
Kıb-Tek’in yapılmayan zamlar nedeniyle 330 milyon TL zararı olduğunu kaydeden Arıklı, kurumun devletten de alacağı olduğunu belirtti.
Kıb-Tek’te şu anda sürdürülebilir bir yapı olmadığını dile getiren Arıklı, kurumun maliyet kalemlerini sıraladı, şu anki fiyatların bunu karşılamadığını anlattı.
Arıklı, kurumun zararlarının tazmini için bir çalışma hazırladıklarını belirtti.
Enterkonnekte sistemine geçmek ve ucuz enerji neredeyse oradan enerji satın almak gerektiğini ifade eden Arıklı, temiz enerji açısından da bunun önemli olduğunu kaydetti.
Bunun için elektrik iletim hatlarının tamamlanması gerektiğini anlatan Arıklı, 75 milyon TL’lik bir yatırım ile bunun mümkün olacağını söyledi.
Arz güvenliği için yüzer gemiden elektrik alımı sistemi üzerinde de çalıştıklarını dile getiren Arıklı, konuyu resimleriyle detaylı şekilde açıkladı, bunun maliyetinin 7,5 – 8 dolar cent olacağını belirtti.
Arıklı, bu sisteme geçilmesi halinde Güney Kıbrıs’a enerji satılmasının da mümkün olabileceğini anlattı.
Mevcut jeneratörlerin filtre bedellerinin 32 milyon dolar olduğunu ve yıllık 5 milyon dolar bakım bedelleri bulunduğunu kaydeden Arıklı, bunun sağlanmasıyla sağlık sorunlarına yol açan kirliliğin de önüne geçilebileceğini dile getirdi.
Arıklı, fiyat denetimleri konusundaki bir soru üzerine, piyasanın denetlenmesi ve ucuzlatılması için önümüzdeki ay Türkiye’den yetkililerin katılımıyla çalışmalar yapılacağını kaydetti.
Fiyat denetimine yönelik etiket tüzüğü için çalışıldığını anlatan Arıklı, belediyelere denetim yetkisi verilmesi için çalışmanın da sürdüğünü belirtti.
İlgili paydaşlardan serbest piyasa ekonomisinde piyasaya müdahalenin doğru olmadığı eleştirisi aldığını kaydeden Arıklı, özellikle pandemi döneminde bunun şart olduğunu ifade etti.
Döviz arttığında fiyatların arttığını ancak düştüğünde fiyatların düşürülmediğini söyleyen Arıklı, halkın rahatlatılması için fiyat denetimi konusunda çalışmaya devam edeceklerini anlattı.
Arıklı, tüm bu çalışmalar ve Hal Yasası için milletvekillerinden destek istedi.
ŞAHALİ
CTP Milletvekili Erkut Şahali de, pandemi sürecinde yaşanan olumsuzluklar başlıklı konuşma yaptı. Eğitimde öğrencilerin ülkeye gelmesinin, yüz yüze eğitimin konuşulduğu bir dönemde eğer Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Olgun Amcaoğlu görevden alınacaksa bunun bir an önce yapılması gerektiğini söyleyen Şahali, karar yetkisi Başbakanda olsa da toplumun bir sabrı olduğunu kaydetti.
Şahali, “hükümettin vücut bütünlüğü sağlayamadığını” ve bunun nedeninin kurultaylar olduğunu söyledi.
Türkiye ile imzalanacak protokolde KKTC menfaatlerinin en üst düzeyde korunmasının son derece önemli olduğunu dile getiren Şahali, karar yetkisini üstlenenlerin bu basiretle hareket etmesi gerektiğini ifade etti. Şahali, protokolün içeriğinin hala Meclis’le paylaşılmadığını belirtti.
Ülkede aşı planı olmadığını söyleyen Şahali, bunun ülkenin yükseköğrenim ve örgün öğrenime hazır olunmadığını gösterdiğini dile getirdi.
Şahali, Kalkınma Bankası’na yapılan görevlendirmenin toplumda “infial yarattığını” da kaydetti.
Geçen yıl yaşanan jet olayıyla ilgili polis raporunun tamamlanması gerektiğini dile getiren Şahali, bu konuda gereğinin yapılmasının da elzem olduğunu belirtti.
Başbakan Ersan Saner’in açıklamalarının anlaşılamadığını söyleyen Şahali, “Hükümete mensup makamlar hangi konuda konuşacaksa net verilerle konuşmak zorundadır, ne dedikleri çok net anlaşılmalıdır” dedi; aksi halde ortaya kaos çıkacağını belirtti. Şahali kendini ifade edemeyen yöneticilerin yazılı açıklama yapması gerektiğini kaydetti.
ÖZDENEFE
CTP milletvekili Fazilet Özdenefe de, bir aydır Meclis’in toplanmadığını, birçok sorununu biriktiğini söyledi.
CTP olarak görevlerinin sorumluluklarının ve vazifelerin farkında olduklarını kaydeden Özdenefe, sırf Başbakan istedi diye görüşlerini ifade etmekten çekinmeyeceklerini anlattı.
Belirsizlikler devam ederken bu sabah 1,500 TL ödemelerin kime yapılacağının belli olmadığının açıklandığını belirten Özdenefe, insanların belirsizlik içinde beklemeye bırakıldığını kaydetti.
Türkiye’den kaynak aktarılmazsa kamu maaşlarının ödenemeyeceğinin söylendiğini ifade eden Özdenefe, bu sırada vergilerin toplanması, denetim gibi konulardan bahsedilmediğini, halka Türkiye’den destek gelmezse maaşlarınızdan bile kesinti yapabiliriz mesajı verildiğini söyledi.
Başbakan Yardımcısı Ekonomi ve Enerji Bakanı Erhan Arıklı’nın bankacılık sektörü konusunda yaptığı açıklamalara değinen Özdenefe, Bankalar Birliği’nin bu açıklamalara itiraz ettiğini belirtti, Arıklı’nın “spekülasyon” yaptığını öne sürdü ve bunun suç olduğunu söyledi.
Özdenefe, konuyla ilgili yasal düzenlemelere işaret etti, polisi ve savcılığı göreve çağırdı, Merkez Bankası ve Bankalar Birliği’ni şikâyette bulunmaya davet etti.
“İnsanların sosyal medyadan açlıklarını haykırdığı bir dönemde” bu yapılanları kabul etmediğini söyleyen Özdenefe “ben sizi kabul etmiyorum, bu ülke sizin yönetiminizi kabul etmiyor” dedi; en erken zamanda seçime gidilmesini istedi.