Alithia gazetesi, “Hükümetin Kararları Nasıl Karşılandı? AB’den Yardım İsterken Mülteciler Konusunda Partilerden Eleştiriler” başlıklı haberinde, bu konudaki açıklamalara yer verdi.

Habere göre İçişleri Bakanı Nikos Nuris, dün bir radyo kanalına yaptığı açıklamada, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, Avrupa Komisyonu Başkanı’na gönderdiği mektupla Güney Kıbrıs’ın olağanüstü hal durumunda olduğunun tanınmasını istendiğini belirtti.

Gazete, Güney Kıbrıs’ın, ülkeye yasa dışı giriş yapan kişiler tarafından siyasi sığınma başvurularının ertelenmesi hakkının tanındığı AB’nin ilgili maddesinin devreye konulması talebinde de bulunacağını yazdı.

Habere göre AKEL yaptığı açıklamada, hükümetin sorumluluklarını üstlenmek yerine yabancı düşmanlığı söylemlerini yerleştirdiğini belirtirken DİSİ buna cevaben, AKEL tarafından yapılan kısır eleştiriden söz etti.

DİSİ açıklamasında, alınan tedbirlerin kamu güvenliğinin korunmasına yönelik olduğunu, hükümetin ilgili tedbirleri açıklamasından bir gün sonra AKEL’in bu gidişata yönelik bugüne kadar yapılanları, boş argümanlarla, topluca kötülediğini belirtti.

AKEL açıklamasında, hükümetin, AB tarafından verilen, 100 milyon Euro’yu aşan ödeneği siyasi sığınma konusunda doğru kullanamadığını kaydetti.

Hükümetin insan ticaretini sonlandıramadığını söyleyen AKEL, Anastasiadis hükümetinin AB-Türkiye arasındaki anlaşmasına desteklediğini, DİSİ’nin de Avrupa Parlamentosu’nda bunu oyladığını ifade etti.

Mülteci konusunda AKEL’in kendisi tarafından sunulan önerileri yineleyen AKEL açıklamasında ayrıca Siyasi Sığınma Dairesi’ne ek personel alınması, insan ticaretinin önlenmesi, AB ödeneklerinin iyi değerlendirilmesi gerekliliğinden de bahsetti.

Rum Hükümet Sözcüsü Marios Pelekanos ise AKEL’e verdiği cevapta AKEL’in mülteci konusunda çelişkili bir siyaset izlediğini belirterek AKEL’in, hükümetin mülteci akının sınırlandırılması için alınan tedbirleri kınayan ve ters düşen bir parti olduğuna da dikkati çekti.

DİĞER PARTİLER

DİKO yaptığı açıklamada hükümetin açıkladığı tedbirlerin çözüm getirmeyeceğini belirtirken ELAM, yıllardır dile getirdiği önerilerin uzun süren gecikmeye karşın hükümet tarafından dikkate alınmasından dolayı duyduğu memnuniyeti dile getirdi.

EDEK açıklamasında Türkiye’nin, Kıbrıs’ın demografik yapısını değiştirmek için faydalandığı yasa dışı mülteci akını konusunda tedbirlerin alınmasının zorunlu olduğuna dikkati çekti.

DİPA ise açıklamasında hükümetin, Avrupa Birliği’nden yardım istemesinin doğru olduğunu belirtirken AB’nin bugüne kadar Güney Kıbrıs’ın durumu karşısında teselli sözleri ve boş içerikli faaliyetlerle sınırlı kaldığını kaydetti.