Rogers bugün yaptığı açıklamada, Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Başkanı Tufan Erhürman’ın hükümet kurma görevini almasının ardından başlattığı ziyaretler çerçevesinde HP ile yaptığı görüşmeyi değerlendirdi.
Jale Refik Rogers, CTP heyetinin üzerinden bir yol çizmeyi tercih ettiği ilkelerin Halkın Partisi’nin ilk günden beri savunduğu ilkeler olduğuna işaret etti. Rogers, söz konusu ilkelerin, dörtlü hükümet döneminde Halkın Partisi tarafından öne sürülen, üzerine çalışılan ancak diğer partilerin ötelemesi nedeniyle hayata geçirilemeyen ilkeler olduğuna vurgu yaptı.
Rogers, CTP şöyle konuştu:
“Kamu reformunun tamamı geçirilemese bile, üçlü kararnamenin daraltılarak müdürlük pozisyonlarında ortadan kaldırılması, vatandaşlık ve beyaz kimlik yasalarının güncellenmesi, geçici işçi istihdamlarının artık münhalle olması için yasal düzenlemelerin yapılması gibi konular HP’nin en başından beri çok önemsediği konulardı. CTP’nin bizim çok önemsediğimiz hedeflerle görüşmeye gelmesi bizi mutlu etmiştir. Sağlık ve ekonomide kriz masası kurulması konusu da UBP-HP hükümeti döneminde öncülük etmeye çalıştığımız başlıklardı. Özellikle pandemiyle birlikte sağlığı doğru yönetme açısından tüm partilerin içinde olduğu, ulusal fayda için birlikte çalışılacak bir kriz masası önerdik ancak ortağımıza anlatamadık ve hayata geçiremedik. Parti olarak biz, toplumun faydasına olacak konularda partiler üstü düşünüp birlik olarak çalışılması gerektiğine inanıyoruz.”
“GENİŞ TABANLI BİR HÜKÜMET TOPLUMDAKİ KUTUPLAŞMAYI GİDERECEKTİR”
Ülkenin içinde bulunduğu pandemi, ekonomik kriz ve kutuplaşma hali nedeniyle her kesimi içine alabilecek geniş tabanlı bir hükümetin toplumun yararına olduğunu belirten Rogers, UBP Genel Başkan Vekili Ersan Saner’in hükümet kurma çalışmalarında da bu nedenle UBP-CTP-HP hükümetini önerdiklerini kaydetti.
Rogers, şöyle devam etti:
“Sayın Saner, değil üçlü hükümet kurmak, seçim hükümeti için bile CTP’yi ziyaret etmeye gerek duymadı. Ülke zor bir dönemden geçiyor. Sayın Erhürman nasıl bir hükümet modeli olacağını söylemedi. Daha çok tüm partilerin katılabileceği, geniş tabanlı bir hükümet çağrısı yapıldı. Ben bunu olumlu yorumluyorum. Tabii diğer partilerin ne diyeceğini bilmiyorum. Pandeminin de etkisiyle var olan ekonomik sıkıntılarımız daha ciddi bir boyuta ulaştı. Cumhurbaşkanlığı seçimi de beraberinde kutuplaşmayı da getirdi. Artık bu durumun değişmesi ve toplumun eski haline dönmesi gerekiyor. Biz siyasilere de bu konuda büyük görev düşüyor diye düşünüyorum. Bu nedenle geniş tabanlı bir hükümet, görüş ayrılıklarına rağmen birlikte çalışarak toplumdaki gerginliği azaltacak ve toplum için faydalı olacaktır diye düşünüyoruz.”
“BAŞBAKAN VEKİLİNİN OLMAMASI BAKANLAR KURULU’NUN ÇALIŞMASINA ENGEL”
Rogers ayrıca, Bakanlar Kurulu’na başkanlık edecek bir Başbakan vekilinin olmamasının ülkedeki hükümetsizlik halinden daha büyük sıkıntılara neden olduğunu belirtti.
Rogers şöyle konuştu:
“Sayın Ersin Tatar Cumhurbaşkanı seçildiğinde Başbakanlık için vekalet verebilirdi. Uyarıda bulunmamıza rağmen bunu yapmaktan kaçındı. Böylece, şu an Bakanlar Kurulu’nun karar alamama durumunu da sağlamış oldu. Biliyorsunuz bir hükümet düştüğünde bile mevcut Bakanlar Kurulu yeni bir hükümet kuruluna kadar görevdedir. Büyük reform kararları alamasa da idari işleri yürütecek elzem kararların alınması sağlanabilirdi. Bu boşluk ülke için sıkıntılı bir durumdur.”