Koronavirüsle beraber artık halkın hastanelere gitmeye korktuğunu söyleyen Halkın Partisi (HP) Milletvekili Jale Refik Rogers, sağlık hizmeti almakta zaten zorluk çekiliyorken erken tanıyla önlenebilecek kanser hastalığında ciddi sıkıntılar yaşandığına işaret etti.
Dünyada ölüm nedenleri arasında kanserin kalp ve damar hastalıklarından sonra ikinci sırada olduğu bilgisini paylaşan HP Milletvekili, “Son bir yıldır en önemli gündem Covid19 olsa da Sağlık Bakanlığı’nın tedavi edici hizmetlere odaklanırken bununla beraber koruyucu sağlık hizmetlerine önem vermesi gerekir. Özellikle bu konuda sorumlu olan Temel Sağlık Hizmetleri Dairesi tüm gücüyle salgın yönetimine odaklanmışken kanserle mücadelede çok fazla bir şey yapılamadığını görüyoruz. 2018’de dörtlü hükümet döneminde Kanser Kayıt Yasası geçti. Artık kanser, bildirimi zorunlu bir hastalıktır. Özel hastanelerden, patoloji laboratuvarlarından teşhis edilen yeni kanser vakalarının Sağlık Bakanlığı’na bildirimi yapılması gerekmektedir. Ancak Sağlık Bakanlığı dün itibariyle 2018’e kadar olan verileri açıklayabilmiştir. Çünkü bu görev de bakanlık tarafından olması gerektiği gibi yapılmamaktadır. En azından bu konuda detaylı bir açıklama yapmaları ve konuya önem vermeye başlamaları mutluluk vericidir. Kanser kayıtla çalışmaların yeniden başlayacağı bilgisini aldık. Umarım hızlı bir biçimde adımlar atılır” dedi.
“CİHAZLAR HER HASTANEDE OLMALI, SAĞLIK HİZMETLERİNE ERİŞİM KOLAYLAŞMALI”
Tedavi edici sağlık hizmetlerine ek olarak, koruyucu ve rehabilite edici sağlık hizmetlerini planlayıp halka sunmanın da Sağlık Bakanlığı’nın görevi olduğunun altını çizen Rogers, bugüne kadar görev yapan Sağlık Bakanları’nın bazen bütçe yetersizliğinden bazen de konunun üstüne düşmediği için koruyucu ve önleyici sağlık hizmetlerine pek de önem verilmediğini anlattı.
Rogers açıklamalarını şu sözlerle sürdürdü:
“Pandemi döneminde Temel Sağlık Hizmetleri Dairesi’nin salgınla ilgili sorumlulukları ciddi anlamda artsa da üzülerek gördük ki; dairenin personel kadrosunu teknik personel açıdan desteklemek maalesef Sağlık Bakanlığı’na gelen her iki ismin de aklına gelmedi. Temel Sağlık Dairesi, çok az personelle büyük bir yük altında savaş vermektedir. Sağlık Bakanlığı’nın meme kanseri, rahim ağzı kanseri ve kolorektal kanser taraması yaptığını açıklaması çok güzel ama bu taramaları yaptırmak için sağlık hizmetlerine ulaşımın çok da kolay olmadığını hepimiz biliyoruz. Devlet Hastanesi’nde bir ultrason randevusu için aylarca bekleniyor. Köylerde ve başka yerleşim yerlerinde yaşayanlar Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’ne gelmek zorunda kalıyor. Biliyorsunuz kadınlarda sık görülen meme kanserinde erken tanı çok önemlidir, hayat kurtarır. Tabii ki yeni hastaneler yapılması çok önemlidir ama önce mevcut hastanelerimize ve sağlık merkezlerine ultrason, mamografi gibi cihazları yerleştirerek kadınların bu hizmetlere erişimini kolaylaştırmak için adım atılmalıdır.”
“İLAÇ ECZACILIK DAİRESİ’NİN SİSTEMİNİN BAKKAL DEFTERİNDEN ÇAĞA UYGUN HALA DÖNÜŞMESİ ŞARTTIR”
Rogers, açıklamasında HPV aşısının rahim ağzı kanserini önleyebilecek bir aşı olduğunu hatırlatarak, 2018 yılında bir sivil toplum örgütünün desteğiyle kısıtlı sayıda kız çocuğuna devlet tarafından HPV aşısı yapıldığını belirtti.
Bu aşılanmanın rutine bağlanmasının ileride devleti kanser yükünden de kurtaracak, halk sağlığına yapılacak bir yatırım olduğunu anlatan HP Milletvekili, bu konuda bir çalışma yapılması gerektiğinin de altını çizdi.
Rogers’ın değindiği bir diğer konu ise kanser hastalarının ilaçlarına ulaşmasının Covid19’la birlikte daha zorlaşması oldu. Rogers, “Kanser hastaları bu dönemde muhtaç kalmıştır. İlaç Eczacılık Dairesi hala daha en basit marketin bile sahip olduğu stok ve envanter sistemine sahip değildir. Çocukluğumuz dönemindeki bakkal defterlerine benzer bir sistemle çalışılmaktadır. İlaç Eczacılık Dairesi’nin altyapısını çağa uygun hale getirmemiz ve sistemi kurarak hastaların zamanında ilaca erişimini sağlamak önem taşımaktadır” dedi.