TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, bir virüsün ülkeyi dünyayı kasıp kavurduğuna değinerek, meclis toplantılarının nasıl devam edeceği yönünde bir karar alınması gerektiğini söyledi.
İlk günden bu yana katkı koymaya hazır olduklarını söylemelerine rağmen, hükümetin bunu dikkate almadığını ifade eden Özyiğit, kriz başlayalı yaklaşık 40 gün olduğunu, bu sürede ise hükümet içinden her kafadan bir ses çıktığını savundu.
Kıbrıs Türk toplumun engin hoş görüsü, bilgi birikimi ve deneyimi, sağduyusunun galip geldiğini ve sürecin bu çerçevede en az kayıpla götürüldüğünü, yoksa hükümetin başarısı nedeniyle olmadığını söyleyen Özyiğit, gerekli tedbirlerin zamanında alınmadığını, Alman turisti kafilesini taşıyan otobüs şoförü konusunda yeterli önlemin alınmaması nedeniyle Karpaz’ın karantinaya alınmak zorunda kalındığını vurguladı.
Önerdikleri zaman OHAL ilan edilseydi, şimdi normalleşmenin konuşulabileceğini ifade eden Özyiğit, nüfusa göre ülkede bulaş oranının bire iki olduğunu, ancak bulaş oranın bire düşmesi ardından normalleşmenin gündeme gelebileceğini kaydetti.
En başından itibaren gerekli önlemler alınsa bugün bu durumda olunmayacağını söyleyen Özyiğit, pandemi hastanesi konusunda kaos ve belirsizlik yaşandığını savundu.
Solunum cihazları konusunda yaşanan tartışmalara değinen Özyiğit, yurt dışındaki öğrencilerin, insanların ülkeye dönüşleri için katkı koyan bakanlar dahil herkesi kutladı.
Bu dönüşler yapılırken yaşanan kaosa da dikkat çeken Özyiğit, maaş kesintileri konusuna değinerek, maaş kesintilerinin kabul edildiğini belirtti ve “ancak bu ülkenin anlı şanlı zenginleri nerede” diye sordu.
Güneyden geçirilen ilaçlar konusuna da değinerek, Cumhurbaşkanı ve Belediye Başkanının kaçakçı olarak ilan edilmesini, Başbakan Ersin Tatar’ın bir resminin karikatürize edilmesine verdiği tepkiyi eleştiren Özyiğit, ekonomik paketin sosyal adaletten yoksun olduğunu kaydetti.
Belediyelerden yapılan kesintiyi de eleştiren Cemal Özyiğit, kesintilerin nasıl paylaştırıldığını, adil net bir şekilde görmek istediklerini ifade etti.
Hükümetten, gelgitler değil istikrarlı, kararlı bir tutum beklediklerine işaret eden Özyiğit, 1500 TL ile bir kaos yaşandığını, her şeyin ortada kaldığını, dövizin başını alıp gittiğini dile getirdi, bu konuda ne tedbir alındığını sordu.
Bütün bunların yeniden değerlendirilmesi gerektiğini, ilk günden itibaren iyi niyetli davrandıklarını, açılım olacaksa onun nasıl olacağının konuşulması gerektiğini, dünyadan örnekler alınması gerektiğini belirten Özyiğit, özel okulların eğitime devam ettiğini belirtti, devlet okullarında neler olduğunu, kaç okulun öğrencisini takip ettiğini sordu.
Bundan sonra eğitimde ne olacağının planlanması gerektiğini vurgulayan Özyiğit, bütün bunlarla ilgili ciddi çalışmalar yapılması gerektiğini kaydetti.
Özyiğit, ülke insanına sıkı sarılması gerektiğini, yerli kooperatifçilik, yerli üretimin desteklenmesi gerektiğini, şimdi bunların yapılabilmesi, yeni bir sistemin şekillenmesi, yeni bir anayasadan konuşulmasının zamanı olduğunu, kendi ayakları üzerinde duran bir toplum için çalışılması gerektiğini dile getirdi.
Özyiğit, Cuma günü Ramazan’ın başlayacağını belirtip, tüm inanlara hayırlı olmasını temenni ederek, bu 23 Nisan’ın ise TC Meclis’inin kuruluşunun 100. Yılı olduğunu ifade etti ve Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nı kutladı.