2021’e girdik ya; hepimizde bir umut, bir umut! Oysa olacak şeyler var; olmayacak şeyler var! Nihayetinde burası KKTC!
Kuzey Kıbrıs’ta, olması pek muhtemel olmayan şeylerin olacağı söylenir daima… Biraz da söylenenlere bakarak 2021’de hayatımızda nelerin olmayacağını saptamak oldukça kolaydır.
AŞI PLANLAMASI OLMAYACAK
Başbakan Saner, Türkiye’den 500 bin Covid-19 aşısı geleceğini ve halkın yüzde sekseninin aşılanacağını söyledi. Sağlık Bakanı Pilli ise Avrupa aşınının peşinde düştü. Güney Kıbrıs’ın alacağı aşıların yüzde 30’da gözü var. Sanırsınız ki her taraftan aşı yağacak.
Bu sanrıdan kurtulmanız için 2020 yılı içinde Türkiye’den geleceği söylenen ve hatta protokola bağlanan kaynağa ne olduğunu hatırlamanız yeterlidir. İsteyenler, Covid-19 salgını nedeniyle kıymete binen grip aşısı ve zatürre aşısına ne olduğunu da hatırlamaya çalışabilirler. Kaynağa ne olduğunu tam olarak bilmiyoruz. Grip aşısına ise sadece hatırlı insanlar ulaşabildi.
Elbette Türkiye Cumhurbaşkanı Yardımcısı Oktay, verdiği sözü tutacak ve herhalde bize de bir miktar Covid-19 aşısı gelecektir. Gerisi belirsizdir. Herhangi bir planlama olmayacak, grip aşısına nasıl ulaşmışsanız Covid-19 aşısına da öyle ulaşacaksınız!
HASTANE KARMAŞASI BİTMEYECEK
Şubat ayının son gününde Burhan Nalbantoğlu’nda bir yangın çıktığını hatırlıyorsunuz değil mi? Sigorta bedelinin ödenip ödenmediği hala belirsizdir.
Salgın gündeme geldi; hastaneyi Kolan Hastanesi’ne taşıyıp bütün binayı salgın için ayrılmak istediler. Olamadı!
Sonra Kolan Hastanesi’nin devlet tarafından satın alınması ve pandemi hastanesi olarak kullanılması tartışıldı. Bu da olmadı!
Nihayet Türkiye’den bir hastene geldi; başucumuza kondu! Onun tartışması da bitmedi. Elektiriği, suyu, personeli, techizatı yok ve halen devreye giremedi.
2021’de de bu işler böyle gidecek: Türkiye tarafından yapılan Acil Durum Hastanesi’nin zar-zor devreye girecek. Belki biraz da personel alınır.
Başka bir şey beklemeyin, ne olur!
BOŞUNA UMUTLAR
2021’de olmayacak şeylerden biri de bir gün kapatılan, bir gün açılan esnafa destek verilmesidir. KKTC devletinin ne böyle bir derdi var; ne de bunun için harcayacak parası. Beklemeyin!
Hepimiz, turizm ve yükseköğretim için birşeyler yapılması gerektiğini konuşup duruyoruz. Yükseköğretim için yapılsa bile, turizm için birşey beklemeyin. KKTC devletinin hiçbir bürokratı veya yetkilisi, turizm için ne yapacağını bilmiyor. Umutlanmayın!
Elektronikleşme, hem verimlilik sağlayarak maliyetlerimizi düşürecek ve rekabet gücümüzü artıracak; hem de teması minimize ederek sağlığımızı koruyacak. Ama o da olmayacak… Elektronikleşme, devletin herkese aynı şekilde davranması demektir. Karşınıza çıkacak olan ekranda, hepimiz aynı şekilde görünecek; hepimize aynı şekilde davranılacaktır. Olamaz; bürokrasi bunu kabullenemez!
ADALET DE BEKLEMEYİN
Adil bir düzen için kuralların akla-mantığa uygun olarak oluşturulması; kural koyanların denetime açık olması ve kuralların herkes için geçerli olması gerekir.
Gördünüz işte… Yılbaşı yaklaşırken salgın için konan kuralları ve bunun uygulamasını film seyreder gibi seyrettiniz. KKTC’de adelet de yoktur ve 2021’de de olmayacaktır.
Hayal kurmayı bir yana bırakın; insanoğlunun en yararlı özelliği olan “uyum sağlama yeteneğini” harekete geçirin ve bu ortamda yaşamayı öğrenmeye bakın!