Akan Kürşat, bir “Avrupa tutuklama emri” ile tutulduğu İtalya’dan Güney Kıbrıs’a gönderilmeyi kabul etti. Gitti, mahkemeye çıktı ve teminata bağlandı. KKTC’ye geçmesine de engel konulmadı ve nihayet evine döndü… İsterse yarın işinin başında olacak… Güney Kıbrıs’taki yargılanma sürecini hukukçu kapasitesini de kullanarak kendi lehine olacak şekilde yönetmeye çalışacak. Belki beraat edecek, belki de mahkum olacak… Mahkum olursa cezasını çekerek, beraat ederse bu badireyi cezasız bir şekilde atlatacak.
KKTC’de Akan Kürşat gibi çok sayıda avukat var… Kendi kendilerine, “yaptığımız sözleşmelerden dolayı biz de tutuklanabilir miyiz” diye soruyorlar herhalde…
KKTC’de çok sayıda müteahhit, ev yapıp satıyor… Sattıkları evlerden dolayı Kıbrıs Rum tarafında tutuklanabilirler mi? Bunun endişesini taşıyorlar sanırım…
KKTC yapılan konutları yabancılara pazarlayan çok sayıda emlakçının isimleri ve fotoğrafları reklam panolarını ve internet sitelerini süslüyor. Telefon numaraları bile afişe ediliyor: “Bizi arayın yardım edelim; sizi konut sahibi yapalım”. Bu telefon numarasından aranıp polise çağrılmaları olasılığı var mı?
Akan Kürşat’ın 30 Aralık 2023 tarihinde Roma’da tutuklanmasından beri benzer soruları sorup yanıt arayan binlerce insanımız var… Bu sorulara en iyi yanıtı Kürşat verebilir ama vermek zorunda değildir. Bu onun özel hayatıdır ve bu sorulara ilişkin görüşlerini savunmasının gerektirdiği kadarıyla açıklamakla yetinecektir. Belki meslek hayatına da yön verecek bir deneyim yaşamaktadır; bunu nasıl yaşayacağına kendisi karar verecektir.
Bu arada KKTC makamları ne yapacak?
Kürşat’ın tutuklanmasından sonra KKTC Cumhurbaşkanlığı tarafından yapılan açıklamada, tutuklamanın “ilgili makamlar nezdinde yakından takip edildiği ve gelişmelerin kamuoyu ile paylaşılacağı” ileri sürülmüştü. Sonra sessizlik! Ne “ilgili makamların” kimler olduğunu öğrenebildik; ne de gelişmeleri…
Kıbrıslı Rum yetkililer, bu konunun Kıbrıslı Türkler arasında panik yaratmak amacıyla kullanılmaya çalışıldığını zaten kendileri duyurmuştu. KKTC makamları, bu paniği gidermek için ne yaptıklarını veya ne yapacaklarını da açıklamadılar!
Kimi yorumcular, bu tutuklamanın Kıbrıs Türk ve Rum tarafları arasında “krize neden olabileceğini” ileri sürmüştü… Trodos’taki kar Kıbrıslı Türkleri top yekûn olarak kendine çekmeye devam ediyor ve herhangi bir sorun yaşanmıyor. Kapılardaki yoğunluğu aşıp Trodos’a ulaşabilenlere aşk olsun; kriz falan görmedik!
Beklemeye devam etmekten başka seçenek yok gibi görünüyor…
Bekliyoruz!
Yetkililerimizin olayın ne olduğunu anlamasını ve bize nasıl sunulması gerektiğine karar vermelerini bekliyoruz!