spot_img
13.8 C
Lefkoşa
spot_img

MÜEZZİNOĞLU: “EMANETÇİ HİSSEDARLIK MESELESİ ARAŞTIRILMALI”

Müezzinoğlu yaptığı yazılı açıklamada, Akdeniz’in üçüncü büyük adasının yaklaşık yüzde 37’sine sahip olan Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin sınırsız topraklara sahip olan bir kara parçası olmadığını belirtti.
Bu nedenle inşaat, tarım, sanayi gibi sektörlerin dikkatli şekilde planlanması gerektiğini ifade eden Müezzinoğlu, “Birbirlerinin içine geçmeyecek şekilde ve ülkenin milli güvenliğine halel getirmeyecek bir yapıda olması lazımdır” dedi.
Özellikle gayrimenkul alım satımları konusunda hesapsızlık ve plansızlığın göze çarptığını kaydeden Müezzinoğlu, şu iddialarda bulundu: 
“Yasalarda açık bir şekilde belirtilen yabancıların mal alma sınırlaması ile ilgili olarak çeşitli partilerden üst düzey siyasiler başta olmak üzere, bir kısım ileri gelen iş insanları, avukatlar ve muhasebeciler de emanetçilik yolu ile paravan ve sahte ortaklı şirketler kurarak, yasaların etrafından dolanmaktadır.”
Tanju Müezzinoğlu, bu durumun orta ve uzun vadede Kıbrıslı Türkler’in varlıklarının azalmasına, kendi ülkelerinde ikinci sınıf vatandaş konumuna düşmesine ve egemenlik zafiyetine yol açacağını savundu.
Bu konuda yapılan hareketlerin önüne geçilmediği takdirde KKTC içerisindeki malların kısa sürede yabancıların kontrolüne geçtiği ihtimali olacağını belirten Müezzinoğlu, hükümet tarafından ivedi şekilde emanetçi hissedarlık meselesinin enine boyuna araştırılıp, güçlü yasalar ve cezalar ile caydırıcılığını artırmak gerektiğini kaydetti.
Müezzinoğlu, ayrıca emanetçi veya kayyum yolu ile oluşturulan yabancı kontrollü şirketlerin KKTC’deki emanetçilerinin malvarlıklarının enine boyuna araştırılması ve aykırılık bulunması halinde gerekli tüm cezaların uygulanması gerektiğini ifade etti.
Tanju Müezzinoğlu, bugüne kadar gerek inşaat arazisi, gerekse de tarım arazileri başta olmak üzere satın alınan on binlerce dönüm arazilerin Güzelyurt, Gaziveren, Karşıyaka, Girne, Esentepe, Tatlısu, Yeni Erenköy, İskele, Karpaz yarımadası ve Mesarya’nın ortalarına kadar KKTC’nin çoğu yerinde gerçekleştiğini ve bu satışların devam ettiğini savundu.
Tüm bu satışların paravan şirketler üzerinde göründüğünü, yabancı alıcıların isimlerinin olmadığını ileri süren Müezzinoğlu, yetkililerin de bu konuda kılını dahi kıpırtdatmadığını iddia etti.
Müezzinoğlu, “Maddi çıkar uğruna Türk menfaatleri aleyhine yapılan hareketlerin anavatan Türkiye ve Kıbrıs Türk halkı olarak karşısında durmak milli bir görevdir ve bu görevin vakti de şimdidir” ifadelerini kullandı.

İLGİLİ HABERLER

Bizi takip edin

3,234TakipçilerTakip Et
5,673TakipçilerTakip Et

SON HABERLER