Rusya’nın Sibirya bölgesindeki sıcaklıkların mevsim normallerinin çok üzerinde seyrettiği, 67,5 kuzey enleminde yer alan Verkhoyanks kasabasında hafta sonu tespit edilen 100,4 fahrenhaytın (38 santigrat), 66,5 enleminden başlayan Kuzey Kutbu dairesinde ölçülen en yüksek sıcaklık olduğu belirtildi.
ABD’nin Kanada sınırındaki Maine eyaletinin Caribou kentinde yaşanan 96 fahrenhaytın (35,5 santigrat) da tüm zamanların en yüksek sıcaklığı olduğuna dikkat çekilirken ülkenin en güneyindeki Miami kentinde bile hava sıcaklığının, 1896 yılından bu yana sadece bir kez 100 fahrenhaytın (37,7 santigrat) üzerine çıktığı vurgulandı.
Amerika’nın CBS kanalının derlediği hava raporunda, ”Verkhoyansk genellikle dünyadaki en soğuk noktalardan biridir. Bu bölge, geçen yıl kasım ayında, sıfırın altında 60 Fahrenheit (-51 santigrat) ile 2019-2020 kışının en soğuk seviyesini gösteren noktalardan biriydi.” ifadelerine yer verildi.
Raporda, daha önce Kuzey Kutbu’nda böyle bir sıcaklığa ulaşılmadığı, sadece 1915 yılında Alaska’nın Fort Yukon kasabasında 100 fahrenhayta yaklaşan bir ölçümün kayıtlara geçtiği belirtildi.
Yangınlar uydu görüntülerine yansıdı
Tarihi sıcaklığın yaşandığı Kuzey Kutbu dairesine yakın bölgelerde yangınların çıktığı, uydudan çekilen görüntülerde Verkhoyansk kasabasının doğusundan yükselen duman bulutunun geniş bir çevreye yayıldığının görüldüğü belirtildi.
Kuzey Kutbu başlangıç çizgisinin oldukça yukarısında kalan Sibirya’nın Chatanga ve Nizhnyaya Pesha bölgelerinde de sıcaklıkların mevsim normallerinin çok üzerinde olduğu belirtildi.
2100 yılı beklentileri şimdiden hissediliyor
Ocak-mayıs sıcaklık ortalamasına göre, ısının hapsolmasına neden olan karbon emisyonlarının aynen devam etmesi durumunda, Rusya’da 2100 yılında görülmesi beklenen ısı artışına 80 yıl öncesinden ulaşılabileceği uyarısı yapıldı.
Kuzey Kutbu çevresinde yaşanan aşırı sıcaklıklara geçen yıl yaşanan anormal doğa olayları ve insan kaynaklı iklim değişikliklerinin sebep olduğu; Sibirya’nın doğusunda gelecek hafta da sıcaklıklarının 32 derece civarında seyredeceği belirtildi.
Kuzey Kutbu, fosil yakıtlarının kullanılması sonucu ortaya çıkan ısı tutucu sera gazları nedeniyle dünya ortalamasına göre iki kat daha fazla ısındı ve son kırk yılda deniz buzu hacmi yüzde 50 azaldı.
Beyaz buzun azalmasına karşın karanlık okyanus ve kara alanlarındaki artış, güneş ışınlarının daha azının yansıtıldığı, fazlasının emildiği anlamına geliyor. Bu devinim ise bölgenin orantısız biçimde ısınmasına yol açıyor.
İklimlerdeki ortalama ısı artışı devam ettikçe, görülen bu aşırı ısı dalgalanmalarının daha da sıklaşacağını belirten bilim adamları, iklim değişikliğinin önüne geçilmesinin tek yolunun fosil yakıtlarının tüketimini durdurmaktan geçtiğine vurgu yapıyor.