Açıklamada Çocuk Hakları Sözleşmesi’nin 1996 yılından beri kuzey Kıbrıs’ta da iç hukukta geçerliliği ve yaptırım gücü bulunduğu hatırlatıldı..
“Adanın kuzeyinde çocuk hakları ihlalleri konusunda mevcut araştırmalar bize çocuğa yönelik şiddet ve ayrımcılık, istismar, cinsel sömürü gibi çocuk haklarına ilişkin ciddi ihlallerin olduğunu işaret etmektedir. Göçmen çocuklar, özel gereksinimli çocuklar, kimsesiz ve korunmasız çocuklar ve mülteci çocukların hak ihlalleri de görülmektedir” denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Dünyanın birçok ülkesinde çocuk koruma politikaları yaptırım gücüne sahiptir ve tüm kademelerde çocukların haklarını koruma altına almıştır. KTÖS ve bu alanda çalışan örgütler birçok defa çocuk koruma politikalarının oluşturulması için girişim yapmasına rağmen, yasa yapıcıların önceliği çocuklar olmamıştır.
Pandemi döneminde ortaya konan politikaların, alınan kararların hala daha çocuk dostu olmadığına birlikte gözlemliyoruz. Özellikle salgın, dezavantajlı gruplarda yer alan çocukların eğitim sorunlarını bir kez daha gün yüzüne çıkardı. Eşitsizliklerin giderilmesi için Hükümetin izlediği bir politika olmadığı gibi, çocukların ve okulların temel ihtiyaçları sivil toplumun ve hayırseverlerin inisiyatifine terkedilmiştir.
‘Dünya Çocuk Hakları Günü’ eğitimciler olarak bizlere yoksulluk, çocuk refahı, çocuk hakları ve çocuk koruma gibi önemli konuları öğrencilerimizle paylaşmak adına önemli bir platform sağlar.
Çocukların hakları olduğunu tüm kesimlere hatırlatırız. Korunma, barınma, oyun hakkının yanında sağlık hakkı ve yüz yüze eğitim hakkı için Covid-19 önlemlerinin yaşamın her alanında etkin denetlenmesi önemlidir. Çocukların beden bütünlüğünü koruyacak önlemlerin alınması, çocuklarımızın üzücü olaylar ile karşı karşıya kalmaması devletin sorumluluğu olmalıdır.
Çocuklarımızın adil, eşit ve güvenli bir çevrede yaşamaları için; laik, bilimsel ve nitelikli eğitim hakkına kavuşabilmeleri için; daha güzel günler görebilmeleri için çalışmaya, bu yönde politikalar üretmeye devam edeceğiz.”