Koopbank, 64’üncü kuruluş yıl dönümünü kutluyor.
Koopbank’tan yapılan açıklamada 9 Eylül 1959 tarihinde 196 Türk kooperatifinin ortaklığıyla kurulan bankanın, bugün ülke bankacılık sektörünün “en tepesindeki” finansal kuruluş olma özelliğini sürdürdüğü belirtildi.
Koopbank Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Kemal Ataman, Koopbank’ın 64’üncü kuruluş yıl dönümü nedeniyle yaptığı açıklamada, 9 Eylül 1959’da tek şube ile kurulan bankanın bugün ülke genelinde 20 şubesi, gerek mevduat ve kredi hacmi gerekse bilanço büyüklüğü ile Kuzey Kıbrıs bankacılık sektöründe “ilk sırada” yer aldığını belirtti.
Koopbank’ın bankacılık sektöründe tek başına “en büyük paylardan” birine sahip olduğunu ifade eden Ataman, 30 milyar TL geçen bilanço büyüklüğü, 1.4 milyar TL öz kaynağı ve sağlam bir sermaye yeterliliği “rasyosu” ile bankanın KKTC ekonomisi içindeki önemi ve toplum nezdindeki yerinin net bir şekilde ortada olduğunu belirtti. 145 bini aşan ve çoğu kooperatif gönüllüsü sadık bir müşteri portföyüne sahip olduklarını aktaran Ataman, “bankanın kurulduğu ilk günden itibaren halkıyla birlikte bu topraklara sahip çıkan, geleceği birlikte büyüten bir aileyi temsil ettiği” söyledi.
-“Kendi kültürel değerlerimizi ve istikrarlı iş anlayışımızı koruyarak bu günlere geldik”
Bankanın 64 yıllık tarihine bakıldığında, gelişim sürecinin Kıbrıs’ın gelişimi ile paralellik gösterdiğini belirten Ataman, “Koopbank’ın bir bakıma ülkenin tarihi dönemeçlerinin tümüne tanıklık etmiş bir banka olduğunu” kaydetti. Ataman, Koopbank’ın toplumun kalkınmasına kooperatifler aracılığıyla ve onlarla birlikte yön vermek misyonuyla kurulduğunu, 64 yıllık süre içerisinde kendi kültürel değerlerini, iş yapma tarzını, ekonomik misyonunu ve istikrarlı iş anlayışını koruyarak “çok ciddi” noktalara ulaştığını ifade etti. Toplum nezdinde Koopbank’ın bir güveni temsil ettiğini ve bunun bir rastlantı olmadığını ifade eden Ataman, “ülkedeki mevduatın beşte birine yakınının Koopbank’a emanet edilmiş olmasının bankaya duyulan güvenin en büyük kanıtı olduğunu” kaydetti.
-“Zor anda da yanında olmak bizim temel erdemimiz”
Ülkenin gerek pandemi sonrası ortaya çıkan gerekse global boyutta etkisini gösteren enflasyon baskılı zorlu bir dönemden geçtiğine dikkat çeken Ataman, “64 yıl önce kar edelim diye kurulan bir banka değildik, ekonomiyi desteklemek, toplumun ihtiyaçlarına cevap vermek için kurulmuş bir banka olduk, dolayısıyla şunu net olarak söyleyebilirim ki ne ticari hedeflerimiz, ne de kârlılık isteğimiz, ülkemizin ve onun insanının menfaatlerinin üzerinde olamaz, yıllardır içinde yoğrulduğumuz kooperatif kültürü bizlere bunu aşılamıştır” dedi. Koopbank’ın bugüne kadar tüm imkânlarını, kaynaklarını, tecrübelerini ve birikimlerini hep ülkenin ekonomisinin yararına kullandığı belirten Ataman, “Bizim yaklaşımımız toplumun sadece refahına ortak olmak değil, zorluklarını da paylaşmaktır. Bütün öz kaynağını bu ülkeden kazanmış bir kurum olarak bu ülkeye olan borcumuzu, sorumluluklarımızı iyi biliyoruz. Eğer bu bankanın gücüne ihtiyaç olacaksa, o da zor günler içindir, bizim temel erdemimiz budur” dedi.
-“Kamu kredilerinin geri ödenmesinde istikrar sağlandı”
2023’ün ilk yarısındaki finansal veriler üzerinden değerlendirmelerde de bulunan Ataman, temel bütün kalemlerde, büyüme, kârlılık, aktif kalitesinin korunması ve sermaye yönetimi açısından belirlemiş oldukları hedeflerle “tutarlı sonuçlar” elde ettiklerini kaydetti. Ataman, “başarılı sonuçlara erişmede her alanda benimsenen sağduyulu, dengeli ve kısa dönem getirileri yerine, uzun vadeyi esas alan yaklaşımın önemli payı olduğunu” söyledi.
Yeni kredi kullanma talebindeki daralmanın bu özel dönemde normal karşılanması gerektiğini belirten Ataman, “özellikle Türkiye’deki yeni ekonomik programın KKTC’ye de yansımaları sonrası ekonominin çarklarının yeniden arzu edilen seviyede dönmeyi başaracağını ve bu süre zarfında hep beraber bu sıkıntıları paylaşarak aşmak zorunda olduklarını gerek avantajlı krediler gerekse yapılandırmalarla piyasayı desteklemeyi sürdüreceklerini” ifade etti.
Yıllardır öncelikli hedefleri olan kamunun bankaya olan borçlarının ödenmesi konusunda artık “net bir istikrarın” sağlandığını kaydeden Ataman, “Son dört yıl içinde devletimiz 885 milyon Türk Lirası ödeme yaptı, daha da önemlisi ödemeler artık bir takvime bağlandı. Kamu borçlarına yapılacak olan her tahsilat sonuçta bu toplumun daha ileriye doğru gelişmesi için yatırıma dönüşecek, halka ihtiyaçlarını çok daha uygun maliyetli krediler ile sağlamak yönünde önemli bir destek olacaktır. Kazancımız ülkemizin kazancınadır” ifadelerinde bulundu.
-“Finansal teknolojiler alanında kılavuzluk rolümüzü sürdürüyoruz”
Koopbank’ın dijitalleşme çalışmaları hakkında da bilgi veren Ataman, küresel ekonomideki bilinen tüm değerleri değiştirecek şekilde dünyanın hızla dijitalleştiğine işaret ederek, Koopbank’ın sektördeki kılavuz rolünü bu alanda da sürdürdüğünü söyledi. Finansal teknolojilerin artık cep telefonlarının ekseninde ilerlediğini belirten Ataman, şu değerlendirmede bulundu:
“Geleceğin bankacılığının mobil üzerinden yapılacağını, cep telefonlarının mobil cüzdan haline geleceğini uzun seneler önce öngördük, odağımızı bu yöne çevirerek bugün herkesin beğeni ile kullandığı KoopCep’i, ardından ise mobil cüzdan uygulamamız olan HEPi’yi müşterilerimizin kullanımına sunduk. Halkımızı HEPi’nin karekodlu ödeme teknolojisi sayesinde yepyeni bir ödeme yöntemi ile tanıştırdık. Şimdi ise çıtayı daha da yukarı taşıyarak dijital servislerimizi finansal teknolojiler alanında faaliyet gösteren kuruluşların platformlarına açmaya başladık. Bunun ilk örneği banka entegrasyonu bacağında yer aldığımız Paycell dijital cüzdan projesi oldu. Paycell bankamızın kendi uygulaması olan HEPi’ye bir rakip gibi gözükse de bizim Paycell’e verdiğimiz teknolojik destek ülkemizdeki finansal teknolojiler ekosisteminin gelişmesine katkı sağlayarak tüm paydaşların bunun meyvesini almasını sağlayacaktır.”
-“Ana görevlerimizden biri tarım ve hayvancılık sektörünü desteklemek”
Ataman, bankanın ana görevlerinden birinin tarım ve hayvancılığın desteklenmesi olduğunu, bu alanda geleneksel olarak etkin ve eksiksiz bir hizmet verilmesi için büyük bir gayret içinde olduklarını söyledi. Kullandırılan kredilerin büyük kısmının Koopbank tarafından sağlandığı tarım ve hayvancılık sektörüne ilişkin değerlendirmelerini de aktaran Ataman, “Kabul etmek gerekir ki meşakkat içeren bu alanda, özellikle içinden geçtiğimiz bu zorlu dönemde çiftçi ve hayvancının ihtiyaç duyduğu krediye yüksek maliyetten ötürü erişmekte sıkıntı yaşadığı bir tablo var. Kurulduğumuz günden beri en önem verdiğimiz nokta ülkede üretimin, verimliliğin devamı için çiftçi ve hayvancının desteklenmesi oldu. Bu konuda başta Tarım Bakanlığımız ve ilgili diğer kurumlarla beraber hareket ederek üzerimize düşeni fazlasıyla yerine getireceğimizden herkes emin olabilir” şeklinde konuştu.
-“Çalışanlarımız bankamızın en önemli zenginliğidir”
Tarihsel olarak her dönemde Koopbank’ın çalışanlarına büyük değer verdiğini ve onları her zaman bankanın birer zenginliği olarak gördüğünü ifade eden Ataman, “son altı senede banka kadrolarını azaltarak daha verimli, daha çevik ve tasarruflu bir yapıya kavuştuk. Yeni personel alımlarında artık tamamen yazılı ve sözlü sınav sistemiyle hem hakkaniyet çerçevesinde hem de nitelik bazında seçilmiş kişilere görev veriyoruz. Elde ettiğimiz finansal sonuçlarda, personel politikamızdaki bu radikal değişimler belirleyici oldu. Zaman zaman eleştirildiğimiz oluyor, bilançolar mukayese edildiğinde, personel giderlerimizin diğer bankalara göre daha fazla olduğu görülüyor. Biz çalışanımızı hayat pahalılığına karşı ezdirmiyoruz, makul seviyedeki bir yaşam kalitesini sürdürmesini istiyoruz. Bunu hak ediyorlar ve performansları ile karşılığını veriyorlar” şeklinde konuştu.
-“Servis bankacılığı modeli ile kooperatifleri rekabete karşı koruyoruz”
Tüm dünyada kooperatifçiliğin yükselen bir değer olduğunu ifade eden Ataman, “Biz Koopbank olarak kooperatiflere karşı üzerimize düşen görevi eksiksiz yerine getirmek için büyük gayret sarf ediyoruz. Geleneksel olarak yıllardır onlara verdiğimiz hizmetlerin yanında hiçbir karşılık beklemeden finansal teknolojiler alanında da kapsamlı bir hizmet ve destek sunuyoruz. Bugüne kadar kart ve ATMler ile internet bankacılığı üzerine yoğunlaşmıştık, artık kapsamı servis bankacılığı sunarak bir üst seviyeye çıkarıyoruz” dedi. Genel Müdür Ataman, kooperatiflerin artık Koopbank’ın kendi müşterilerine sunduğu birçok bankacılık hizmetini servis bankacılığı platformunda alarak büyük tasarruf sağladığını, sunulan dijital servisler üzerinden kooperatiflerin artık direkt kendi kullandıkları yazılımlar içinden fatura ödeme, kredi kartı tahsilatı, EÖS/EFT ve daha onlarca hizmeti kullanabilme imkanına kavuştuğunu söyledi.
-“Şubelerimizi yeniliyoruz”
Bankanın müşterilerine daha nitelikli ve konforlu bir alanda hizmet sunabilmesini sağlamak amacıyla bazı şubeleri yenilemeye başladıklarını, bazılarını ise hizmet kalitesini artırabilmek için yeni mekânlara taşıyacaklarını aktaran Ataman, tamamıyla yenilenen Lefkoşa Yenişehir Şubesi’nin hizmete girdiğini, Ortaköy Şubesini ise Dereboyu’nda daha büyük bir mekâna taşıdıklarını ve önümüzde hafta faaliyete geçeceğini belirtti. Ataman, Girne ve DAÜ’deki birer şubeyi ise yeni, daha geniş mekânlara taşımayı hedeflediklerini söyledi.
-“Her alanda topluma hizmet etmek misyonumuzun bir parçası”
Ataman, Koopbank’ın her zaman toplumdan aldığını topluma verme anlayışıyla hareket eden bir banka olduğunu, sadece ekonomik sonuçları olabilecek faaliyetlerde değil, hayata geçirdikleri eğitim, çevre, spor, kültür ve sanat alanlarındaki sosyal sorumluluk projeleriyle de ülkeye değer katmaya devam ettiklerini belirtti. Ataman, özellikle spor kulüpleri olan Koop Spor ile her yaşta gence spor yapma imkânı tanıyan bir yapıyı barındırdıklarını ve ülke basketboluna çeşitli seviyelerde altı takım ile renk katarak büyük başarılara imza attıklarını belirtti. Banka olarak toplumun ihtiyaçlarına duyarsız kalmadıklarını da belirten Ataman, ihtiyacı olan her kesimin yanında olduklarını söyledi.
Ülkeye değer katan kadınların yaşam öykülerinin kayıt altına alınması, geçmişin geleceğe taşınması, yeni kuşaklara ilham vermesi ve toplumsal hafızaya katkı koyması amacıyla Kadın Öyküleri Derneği tarafından yürütülen önemli bir projeye sponsor olduklarını da anımsatan Ataman, ülkenin değerlerinin hayatlarının belgeselleştirilmesine katkı koymaktan mutluluk duyduklarını ifade etti. Kadın kooperatifi oluşumlarını çok değerli bulduklarını da belirten Ataman, kadın üreticilerin faaliyetleri takdirle izlediklerini ve desteklediklerini söyledi.
-“Koopbank bu ülkenin bizi biz yapan değeridir”
Koopbank’ın 64 yıldır bu topraklara sahip çıkarak, halkı ile birlikte çalışıp, üreten büyük bir aile olduğunu vurgulayan Ataman, “Önümüzdeki yıllarda da faaliyetlerimizi sağlıklı büyüme ve sürdürülebilir kârlılık ekseninde yürütme hedefindeyiz. İlk günündeymiş gibi heyecanla ve hevesle, hiç yorulmadan çalışmaya, yenilikçi finansal ürün ve hizmetlerle Kuzey Kıbrıs’ın lider bankası olmaya devam edeceğiz. En önemlisi ise, sahip olduğumuz değerleri, kooperatif kültürünü ve samimiyetini sonraki nesillere taşıma azmimizdir” şeklinde konuştu.