Bazılarımız, ne pahasına olursa olsun bu devlet çatısını korumak istiyor. Bazılarımız ise, Rumlarla anlaşarak veya yapıyı değiştirerek bu çatıdan en erken zamanda kurtulmak peşindedir.
Korumacılar rahat olsun; anlaşma veya reform sevdasında olanlar da boşuna çırpınmasınlar: Covid-19 salgını bile tek bir çivisini sökememiştir; KKTC dimdik ayaktadır ve yaşayacaktır!
SAĞLAM KKTC!
Ekonomi Bakanı, Kıbrıs Türk Elektrik Kurumu’nun borçlarından kurtulduğunu açıkladı. 2019’da başlattıkları bu “borçlardan kurtulma operasyonunu” Aralık-2020 tamamlayacaklarmış. Salgına karşın ayakta kalan bir Kıb-Tek’imiz var!
Maliye Bakanı, KKTC’nin mali yükümlülüklerini eksiksiz olarak yerine getirmekte olmasıyla gurur duyuyor. Aralık ayında kamu görevlilerine iki maaş birden ödenecek. Sanırım 800 milyon TL kadar bir ödeme yapılacak. Bütün bu harcamalar için Türkiye’den sadece 66 milyon TL’lik yardım alındı ve biraz da borçlanıldı. Maliye de batmadı işte; ödemelerini yapmayı sürdürebiliyor!
Cumhurbaşkanı taraftarlarına kahvaltı ziyafeti veriliyor; Ana Muhalefet Partisi Başkanı, parti başkanları ile görüşmesini yemekli olarak yapabiliyor. Ne Cumhurbaşkanı’nın ödenekleri kesildi; ne de partilere devlet yardımı azaltıldı. Batmadık, dimdik ayaktayız; yeme içmeler devam ediyor!
Para var yani!
KAYNAK NEDİR?
Para varsa, paranın geldiği kaynak da olmalı…
Maliye Bakanlığı raporlarına göre, KKTC’nin yerel gelirlerinde 2019’da göre binde 2 oranında düşüş olmuş… Sadece binde 2! Mart ayından beri yaşadığımız Covid-19 salgınına rağmen sadece binde iki!
2019 yılının Ocak-Ekim ayları arasında, KKTC, yerel piyasadan 5 milyar 427 milyon TL çekmişti… 2020 yılının aynı aylarında ise 5 milyar 414 milyon TL’de kalmış…
Kaynak belli oldu işte: KKTC’nin halktan topladığı para, Covid-19 salgınına karşın sadece binde 2 oranında azalmış…
KİMİ SIKIYOR?
Turizm yok; 32 bin yükseköğretim öğrencisi adaya gelmemiş; inşaatçılar konutlarını pazarlayamıyor ama devletin gelirleri bir türlü azalmıyor. KKTC devleti elini yurttaşlarının boğazına yapştırmış; sıktıkça sıkıyor… Ne bulursa alıyor!
Casinoları bile soydular. Turistin olmadığı, yerli halkın oyun oynamasının yasak olduğu KKTC’de Casinoları açık tutmak için ellerinde avuçlarında ne varsa topladılar. Casinolar esnafa borçlandı ama devleti ödedi.
Esnafın kasasında para bulsunlar diye kredi dağıttılar. Kredi dağıttılar ki geri kalmış KDV alacaklarını ve sosyal güvenlik primlerini toplayabilsinler. Esnaf iş yapmıyor ama bütün resim ve harçlarını bir tamam ödemeye zorlanıyor… Esnafı bankalara borçlandırdılar, kendilerine kaynak yarattılar.
Yatırımcının, esnafın ve özel sektör çalışanlarının yakasından ellerini eksik etmediler.
Elektrik Kurumu borçlarını tasfiye edebiliyorsa, onun nedeni elektrik ücretleri altında ezilenlere hizmet etmeyi düşünmemesidir.
Maliye Bakanlığı, memur maaşlarını eksiksiz ödeyebilmesi, çalışıp-çabalayıp vergi ödeyenler sayesindedir.
Gelirleri azalmayan KKTC’nin kimlerin boğazını sıkıp elini ceplerine attığını iyi gözlemlemek gerekiyor. KKTC Covid-19’a yenilmedi ama bu arada kimlerin devleti olduğunu, kimden toplayıp kimlere dağıttığını bir kez daha kanıtladı.
Bir yanda KKTC’nin sahipleri, diğer yanda paryaları vardır.
Paryaları isyan etmesin yeter; KKTC dimdik ayakta kalacaktır!