Dünya Çevre Günü nedeniyle bir açıklama yayınlayan Kıbrıs Türk Turizm ve Seyahat Acenteleri Birliği, yaşanan çevre sorunlarının turizm sektörünü olumsuz şekilde etkilediğini duyurdu. Yaşananlardan dolayı endişeli olduklarını belirten turizmciler, yakın gelecekte turizm yapamaz hale gelebileceklerini duyurdular.
Dünya Çevre Günü nedeniyle KITSAB tarafından yapılan değerlendirmede şöyle denildi:
“Bütün dünyada Çevre Günü olarak kutlanan 5 Haziran gününde, KKTC’deki çevre sorunlarının sahipsiz kalmasını, ortaya çıkan sorunların üzerine gidilecek bir mekanizma oluşturulamadığı gibi çevre sorunlarının çözümlenmesi için yeterli kaynağın temin edilememesini büyük bir endişe ile izlemekteyiz.
Turizm ve seyahat acentelerimizin başlıca uğraşı olan turizm faaliyetlerini böyle bir çevrede yürütmek, giderek imkansız hale gelmektedir. Atık suların denize akıtılması nedeniyle plajların kullanılamaz hale gelmesi, elektrik üretimi için kullanılan akaryakıtın kalitesizliği nedeni ile yaratılan hava kirliliği gibi önemli çevre sorunları turizm pazarlarında büyük olumsuzluklara neden olmakta ve turizm sektörünü geleceğini tehdit etmektedir. Sağlıklı gıda ve temiz bir çevre konusunda yaşadığımız sorunları da dikkate aldığımız zaman, yakın gelecekte turizm yapamaz hale geleceğimizi söylemek abartı olmayacaktır.
Hiç kuşku yok ki, çevre sorunları turistlerden önce kendi yurttaşlarımızın yaşamını tehdit etmektedir. Gerek kendi insanlarımızın, gerekse turistlerin sağlığını gözetmek bakımından KKTC’deki çevre sorunlarının toplum gündeminde birinci sıraya yerleşmesi gerektiği çok açıktır.
Bu açık gerçekliğe ve her gün ortaya çıkan yeni yeni çevre sorunlarına karşın yeterli önlemin alınmaması ise hem hayret vericidir, hem de geleceğimizden büyük endişe duymamıza yol açmaktadır.
Ülkemizdeki yaşamı iyileştirmek, ülkemize turist davet ederek ekonomik kalkınmaya ivme kazandırmak istiyorsak, her şeyden önce çevre sorunlarını çözümlememiz; 5 Haziran Dünya Çevre Günü’nü süslü sözler ile kutlamak yerine, yaratabileceğimiz bütün kaynaklarla temiz ve güvenilebilir bir çevre için harekete geçmemiz gerekmektedir.”