Kış aylarının gelmesiyle gözlerimiz açısından değişik ve zorlu bir dönem başladı. Özellikle havaların soğumasıyla zamanımızın daha büyük bir bölümünü iç mekanlarda geçirmeye başladık, soğuk geçen kış nedeniyle de evlerimizi ve iş yerlerimizi daha az havalandırır olduk. Ev ve iş yerlerimizin ısıtılması nedeniyle iç mekanlarda var olan nem miktarı belirgin biçimde azaldı. Özellikle denize uzak, karasal iklimin hakim olduğu yerlerde yaşayanlar bu değişimi daha da yakından hissetmeye başladı.
Hava değişimlerinin sonucu olarak gözlerde kuruluk hissi oluyor. Gözlerimizde batma, yanma ve kaşıntı gibi şikayetler oluşabiliyor. Bazı kişilerde ise ara sıra bulanık görmeler şeklinde mevsim değişikliği kendini hissettiriyor. Mesleği gereği bilgisayar ve benzeri ekran kullanmak zorunda olanlarımız, ayrıca gözlerini daha az kırpıyorlar.
Bunu farkında olmadan, sadece işlerine daha çok konsantre olurken yaptılar ve gözlerini ortalama 4-5 kez daha az kırptılar. Bu nedenle gözlerinde kuruluk şikayetlerinde artma hissedenler olduğu gibi, ilk kez bu tür şikayetlerle tanışanlarımız da oldu. Buna benzer kuruluk şikayetleri olan kişiler için en doğrusu tabii ki en yakınınızdaki göz hekiminize danışmak olacaktır.
Gözlerinizi nemlendirmeyi ihmal etmeyin
Bu tarz şikayetler ile başvuran ve göz kuruluğu tespit edilen hastalarda ilk seçenek suni gözyaşı damlaları oluyor. Hastanın muayene bulguları ve şikayetleri hangi ilacı tercih etmesi gerektiği konusunda yol gösterici oluyor. Bunun dışında mümkün olduğunca ev ve işyerinin havalandırılması ve ortamdaki nem miktarının artırılmasına yönelik tedbirler (nemlendiriciler, kalorifer peteklerinin üzerine bir tas içinde su konması gibi) öneriliyor.
İşi gereği uzun süre ekrana bakmak zorunda olanların sık sık ara vermesi gerekiyor. Bu aralarda ekrandan başka bir yere bakarak göz kırpmayı hatırlamaları öneriliyor. Bütün bu önerilere rağmen şikayetleri fazla olan hastalarda farklı tedavilere geçiliyor.
Karın yağdığı bölgelerde güneş gözlüğü kullanılmalı
Kış aylarına özgü başka bir durum da özellikle kar yağışı ve karın yerde çok kaldığı bölgede yaşayanları ilgilendiriyor. Bilindiği gibi kar örtüsü var olan güneş ışınlarını bir ayna gibi yansıtarak gözümüze güneşin zararlı mor ötesi ışınlarının daha çok ulaşmasına neden oluyor. Bu nedenle karın yoğun olduğu bölgelerde, özellikle güneş ışınları da varsa mutlaka koruyucu güneş gözlüğü kullanmalarını öneriyoruz. Böylece güneş ışınlarının hem kısa hem de uzun vadede zararlı etkilerinden kaçınmamız mümkün oluyor.