spot_img
10.8 C
Lefkoşa
spot_img

KİMSE YARDIM ETMESİN!

Koronavirüs salgınına karşı mücadele ediyoruz. Ön planda hükümet var. Herkes hükümetten birşey bekliyor. Hükümet dediğimiz ise aslında kamu yönetimi… Belediyeler de içinde…

Merkezi düzeyde alınan kararların uygulaması konusunda ciddi bir deneyim yaşıyoruz. İlk aşamada yeterince başarılı olamadığımız için hükümet “kısmi sokağa çıkma yasağı” ilan etmek zorunda kaldı.Bundan sonraki durumu göreceğiz…

HAZIRLIKLI OLMAK

Bu süreç bize yeni şeyler öğretiyor. Benim öğrendiklerimden biri de şu: Görevler, görevliler tarafından ifa edilir!

Artık bilgi çağındayız. Bilgi sahibi olmayan insanların müdahalesi, işleri kolaylaştırmaz; tam tersine zorlaştırır. Yeterli ve yetkili olmayan kişilerin karıştırması zaman kaybından veya kargaşadan başka bir işe yaramaz.

Aslında bunu hastane yangınında da görmüş olmalıydık ama o deneyimi yeterince analiz edemeden koronavirüs ile mücadeleye başladık. İki olayın ortak özelliği, bu gibi durumlarda “acil hareket planına”sahip olmadığımızı göstermiş olmalarıdır.

Şimdiki durumda Bakanlar Kurulu “kriz masası” gibi çalışıyor. Bakanlar, kendi aralarında görev bölümü yaparak olaylara doğrudan müdahale ediyorlar.

Bakanlık görevi siyasi bir makamdır. Bakanlar, böyle bir salgın tehlikesini yönetme kabileyetlerine bakılarak atanmamış olsalar bilebugünkü durumda salgınla mücadele için olağanüstü bir çaba harcıyorlar ve bizim daha farklı bir organizasyona gitmek gibi bir şansımız yok! 

KATKI LAZIM MI?

Öyleyse yardımcı olalım!

Tam anlamı ile cuvallamanın yollu işte budur!

Bizim “katkı koymak” dediğimiz şey, aslında iş karıştırmaktan başka birşey değildir.

Koronavirüs ile mücadelenin esasları artık hepimiz tarafından öğrenilmiş olmalıdır: İzolasyon ve sağlık kapasitesini artırmak.

Vakalara elbette doktorlarımız ve diğer sağlık personeli müdahale edecektir. Sağlık ve güvenlik personeli başta olmak üzere sahadaki görevleri nedeniyle kendilerini izole etme şansları olmayan görevlileri –onlara ön saflardaki savaşçılar da denebilir- korumak biz yurttaşların birinci görevidir. Bu nedenle virüse yakalanmamak, yakalanmışsak bulaştırmamak gerekiyorki bunun için bizim yapabileceğimiz şey KENDİMİZİ İZOLE ETMEKTEN başka bir şey değildir.

İkincisi de şu: İnsanlarımız izole halde yaşarken çeşitli zorluklarla karşılaşacaklardır. Gıda ve diğer ihtiyaçları için paraya ihtiyaçları vardır. Bu durumda en yararlı destek, bu kapanmadan dolayı maddi zorluk yaşayacak olanlara maddi katkıda bulunmaktır.

TOPLANTI VE GÖSTERİŞ

Bunu anlamak için çok akıllı veya bilgili olmaya gerek yoktur sanırım. Biz katkı diye toplantı yapıyoruz. Yardım ediyoruz diyerek kriz noktalarında kargaşa çıkarıyoruz.

Veya yardım dağıtacağız diye gösteriş yapıyoruz.

Bunlara mı ihtiyaç var Allah aşkına?

Geleceğe dönük siyasi yatırım yapma peşinde olanlar kendilerini görünür kılma telaşı yaşıyorlar galiba! 

Kimse katkı yapmak peşinde koşmasın: Yapılacak en büyük katkı, evde oturup görevlilerin görev ifade etmesine olanak vermek; alanı boşaltmaktır.

Neyse…Bakanlar Kurulu, kısmi sokağa çıkma yasağı ilan ederek, aslında bize yanıt vermiş oldu: Yardımınız size kalsın!

İLGİLİ HABERLER

Bizi takip edin

3,234TakipçilerTakip Et
5,673TakipçilerTakip Et

SON HABERLER