spot_img
11.8 C
Lefkoşa
spot_img

KIBRIS VAKIFLAR İDARESİ, ABDULLAH PAŞA VAKFI’NIN KAPATILMADIĞINI DUYURDU

Kıbrıs Vakıflar İdaresi, Abdullah Paşa Vakfı’nın kapatılmadığını duyurdu. 
Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nden yapılan yazılı açıklamada, Karpaz Bölgesi ve Kapalı Maraş’ta bulunan Abdullah Paşa Vakfı’nın İngiliz İdaresi altında kapatılmaya çalışılmasının hukuka aykırı olduğu kaydedildi. 
Açıklamada, “Hiçbir vakıf hukuken kapatılamaz, taşınmaz malları şahıslara devredilemez. Abdullah Paşa Vakfı İngiliz yönetimince yasadışı olarak kapatılmaya çalışıldı ve malları gasp edildi. Uluslararası mahkemelerde bu konuda mücadele ediyoruz. Yapılan usulsüz işlemlere dair kanıtlar arşivimizde mevcuttur” ifadelerine yer verildi. 
Son günlerde medyada çıkan ‘Kapalı Maraş’taki Abdullah Paşa Vakfı kapatıldı’ şeklindeki haberlerde Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nin kitap olarak yayınladığı ve arşivinde de de bulunan bazı yazışmaların kanıt gibi sunulduğu belirtilerek, haberlerin birçok konuda yanlış ve maksatlı ifadeler içerdiğine dikkat çekildi. 
Haberlerde sunulan belgelerin 1970’lerdeki Evkaf müdürlerinin bazı yazışmaları olduğuna işaret edilen açıklamada, bu yazışmaların 1940’lı yıllarda İngiliz koloni yönetimi tarafından atanmış Evkaf delegelerince Abdullah Paşa vakfı ile ilgili olarak hak aramaya çalışan Türkiye’deki vakıf evlatlarını yanıltmak için yazılmış, üstünkörü yanıtların tekrarı(Örnek 1 ve 2 belgeler)olduğu belirtildi. 
Açıklamada şu ifadelere yer verildi: 
“Maalesef 1956’dan beri yönetimi Kıbrıs Türk toplumuna geçen Vakıflar hakkında, İngiliz döneminde yapılan hukuksuz uygulamalar bugüne kadar hiç sorgulanmamıştır. Belki de o zamanki yöneticiler de şimdi bazı çevrelerce yapıldığı gibi ‘İngiliz bize bir buçuk milyon sterlin ödedi itiraz edemeyiz’ yanılgısına kapılmışlardır. Ancak 1960 kuruluş antlaşmasının ekindeki APPENDİX U da yer alan ‘financialclaims (Maddi talepler)’  ibaresinin Hukuk dışı uygulamalarının Kıbrıs Türk toplumu ve Evkaf yönetimi tarafından kabul edileceği anlamına gelmesi düşünülemez. “
Abdullah Paşa Vakfı konusunun hukuki açıdan detaylı bir konu olduğu ve Kıbrıs Vakıflar İdaresi’nin bu konuda hukuk mücadelesinin yıllardır sürdüğüne işaret edilen açıklamada şöyle denildi: 
VAKFIN DURUMU…
“Kamuoyunun bilgilendirilmesi açısından vakfın durumu şu şekilde özetlenebilir: 
Abdullah Paşa Vakfı Mağusa ve Karpaz Bölgesi’nde geniş arazilere sahip bir vakıftır. Vakfın tapusu niteliğinde olan Mülknamesi, Hudutnamesi, Vakfiyesi ve Mirî Hazine mallarıyla karıştırılmasını yasaklayan 1876 tarihli Fermanı arşivlerimizde bulunmaktadır.
Abdullah Paşa Vakfı, sadece a’şar gelirleri vakfedilen bir vakıf değildir. Belgelerin tetkikinden anlaşılacağı üzere vakfedilen yerlerin hem taşınmaz mallarının, hem tasarruf hakkının hem de a’şarının Ahkâm-ı Evkâf Prensiplerine uygun bir şekilde mahkeme kararıyla vakfedilmiş olduğu, sahih ve lâzım/aksi iddia edilemeyecek bir vakıftır. Yetki aşımı yapılarak bir yazıya cevap mahiyetinde kaleme alınan bir yazıda kişisel görüş olarak ortaya konulan bir mütalaa ile yok sayılması mümkün değildir. A’şar ve tasarruf hakkıyla birlikte taşınmaz mala da sahip bir vakıftır.
Vakıflar mahkeme kararıyla kurulurlar. Abdullah Paşa Vakfı da mahkeme kararıyla kurulmuş bir vakıftır asla kapatılamaz.”
A’şartavizatının ödenmesiyle ilgili belgeler arasında, Abdullah Paşa ve öşürle ilgisi bulunan diğer vakıfların ortadan kaldırılmasıyla ilgili ne bir mahkeme kararı, ne de bir idarî karar mevcut olmadığı vurgulanan açıklamada, 1907 yılında İngiliz Yönetimi altında, bir İngiliz şirketine ve vakfın mallarını kullanan kişilere tasarruf koçanları çıkarılmaya başlandığı kaydedildi. 
Açıklamada şunlar kaydedildi: 
“Bu duruma ne Ahkâm-ülEvkâf kanunları ne de Osmanlı arazi kanunu izin vermektedir. Yasal olmayan bu yanlış uygulama ile dönemin yöneticileri tapu müdürü ve aynı zamanda evkaf İngiliz delegesi olan George Smith’in uydurma raporlarına dayanarak bu vakfın birçok değerli arazisini kişilere devretme yoluna gidilmiştir. 
1926 yılında ilga edilen aşara karşılık verilen yıllık tazminat bedelleri 1935 yılında bir defaya mahsus toplu bir ödeme yapılarak Abdullah paşa vakfı ve bazı diğer vakıflar için nakde tahvil edildiği iddia edilmiştir. Bu işlem yasalara uygun değildi çünkü Abdullah Paşa Vakfı’nın birçok taşınmaz malvarlığı bulunmaktaydı. 
Abdullah Paşa Vakfı’nın birçok malının bulunduğunu Mülknamesi, Hudutnamesi, Vakfiyesi ve Ferman sayesinde biliyoruz.  Ayrıca 1907 ile 1935 arasında bu vakfın malları üzerinde yapılan işlemler ile ilgili İngiliz Yönetimi ve Evkaf arasındaki birçok yazışmada tapu kayıt numaralarını ihtiva eden belgeler karşımıza çıkmaktadır. 
Örnek belgede (Örnek 3), 1931 yılında Maraş’ta bulunan ve Tapu kaydı Abdullah Paşa Vakfına ait bir mülkün Mağusa Belediye’sine satışı konusundaki yazışmaları görebilirsiniz. Belge üzerinde mülk sahibi Abdullah Paşa Vakfı olarak geçmektedir. Şimdi soruyoruz Abdullah Paşa Vakfı’nın taşınmaz mülkü varsa, nasıl sadece öşürlü bir vakıf olabilir? Elimizde örnekteki gibi Abdullah Paşa Vakfı mülkleri ile ilgili başka yazışmalar da mevcuttur.”
Açıklamada, Abdullah Paşa Vakfı’nın kapatılamayacağı ve mülklerinin şahıslara devredilemeyeceğinin ortada olduğu vurgulanarak, “unutulmaması gerekir ki bu yasa dışı uygulamalar İngiliz idaresi döneminde İngiliz koloni hükümetinin atadığı memur statüsündeki yöneticiler tarafından yapılmıştır” denildi. 
1907 yılında, vakıf mallarını hukukî oyunlarla gasp etmek için başlatılan sürecin ilerleyen tarihlerde Evkaf yöneticilerinin konuyu incelemeden kabullenmesiyle devam ettiği belirtilen açıklamada, O dönemde yapılması gereken yanlışları düzeltme çalışmalarının yapılmadığı kaydedildi. 
HİÇBİR VAKFIN KAPATILAMAYACAĞI, MALLARININ ŞAHISLARA DEVREDİLEMEYECEĞİ AÇIKTIR
Açıklamada şöyle denildi: 
“Abdullah Paşa Vakfı’nın ve hiçbir vakfın kapatılamayacağı, mallarının şahıslara devredilemeyeceği açıktır. Gazi Mağusa Kaza Mahkemesinin 27.12.2005 tarih ve 271/2000 sayılı “Kapalı Maraş Bölgesindeki 1472 adet koçanda belirtilen gayrimenkul malların Abdullah Paşa Vakfı’na ait olduğuna dair” kararı da Abdullah Paşa Vakfı’nın devam ettiğini açıkça göstermektedir.
Bu konudaki hukuk mücadelemiz devam etmektedir. Konu ile ilgili halkımızı bilgilendirmeye devam edeceğimizi saygı ile duyururuz.”
(TUĞ/ŞEB)

İLGİLİ HABERLER

Bizi takip edin

3,234TakipçilerTakip Et
5,673TakipçilerTakip Et

SON HABERLER