Serdaroğlu yazılı açıklamasında, asgari ücretin insanın yaşaması ve varlığını sürdürmesi için gerekli gelir kaynağı olduğuna işaret ederek, şöyle devam etti:
“Asgari ücret, çalışanların yaşama ve çalışma şartlarının düzenlenmesine yönelik önemli uygulamalardan birisidir. Sosyal politika aracı olarak çalışanların düşük ücretlere karşı korunması amaçlanmaktadır.
Özellikle sendikasız işçilerin önemli bir bölümünün temel sorunu olan düşük asgari ücretin, belirlediğimiz ve savunduğumuz ilkeler doğrultusunda karara bağlanması büyük önem taşımaktadır.
Asgari ücret konusuna önem verilmesinin nedeni, ücret hakkının temel insan haklarının güvencesi altında bir “sosyal hak” niteliği taşıması, yalnızca sendikalı işçilerin değil ayni zamanda yaşamını, aldığı asgari ücret ile sürdüren herkesin temsilcisi olmamızdır.
Asgari ücretlere ilişkin uluslararası düzenlemelerde “aşırı düşük ücretlere karşı koruma” amacı ön plandadır. Ülkemizde de asgari ücreti yasal yoldan belirlemenin temelinde bu amaç bulunmaktadır.”
Serdaroğlu, Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) Anayasası ile Asgari Ücret Yönetmeliğine de atıfta bulunarak, “Asgari Ücret bir pazarlık ücreti değildir” dedi.
Asgari ücretin belirlenmesi çalışmalarında göz önünde tutulması gereken öncelikli hususun, çalışanların karşı karşıya bulundukları geçim koşulları olduğunu da ifade eden Serdaroğlu, şöyle devam etti:
“Siyasi iktidarın, işverenle birlikte ülkenin içinde bulunduğu ekonomik durum gerekçesiyle daha düşük bir asgari ücret tutarını belirlemesi kabul edilemez. Asgari ücret daha belirlendiği andan itibaren yetersiz , çelişkili, tutarsız ve insanca bir yaşama sağlamaktan uzak yoksulluk ücreti düzeyinde olmamalıdır. Özellikle asgari ücretli çalışanlar artık daha fazla fedakarlığa zorlanmamalıdır.”