Kıbrıs Türk Gazeteciler Birliği, Basın Emekçileri Sendikası, Devrimci Genel İş ve Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası’ndan oluşan komite hükümete “Uyutma, oyalama, bekletme, erteleme anlayışından vazgeçme” çağrısı yaptı.
Komitenin konuyla ilgili açıklamasında, “Geleneksel medya, bu ülkede gündemi belirleyen ve yönetilenler adına etkin denetimi yapan demokrasinin asli unsurudur. Geleneksel medya, kurumsal bir yapıdır ve gazetecilerin evidir, okuludur, işidir, aşıdır, yarınıdır” ifadelerine yer verildi.
“Medya Destek Programı”nın bir sosyal devlet projesi olarak ortaya çıktığı kaydedilen açıklamada, kapsamlı ve kolektif bir çalışma ile kriterlerinin yazıldığı, bütçesinin belirlendiği, ödeneğinin ayrıldığı, tüm basın kuruluşlarına ölçütler içerisinde fırsat eşitliği yaratıldığı ifade edildi.
Açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Özgürgün Hükümeti ve Erhürman Hükümeti’nin ilk döneminde uygulanan program, çok daha fazla gazetecinin yararlanması için kriterlere uyum yolunda bir farkındalık yaratmış ve yapılanma süreçleri de başlatılmıştır. Şimdiki hükümet bir karar vermelidir: Medyaya (demokrasiye ve basın özgürlüğüne) destek olacak mı olmayacak mı? Hükümet net olmalıdır. Uyutma, oyalama, bekletme, erteleme anlayışından vazgeçmelidir. Ortada ciddi bir sorun vardır: Samimiyet. O nedenle hükümet artık samimi olmalıdır. Çağrımız geçmişten bugüne değişmemiştir: Ya haksız rekabeti önleyiniz, ya da destek veriniz. Aylardır yaptığımız temaslardan edindiğimiz izlenim, birilerinin medya desteğine ya da kriterlere karşı olduğudur. Hükümet ne istediğini ya da ne istemediğini açıkça söylemelidir. (Başbakan’a göre yardımcısı istemiyor, yardımcısına göre bakanlar, bakanlara göre patronlar…). Kriter diyoruz, üretim diyoruz, istihdam diyoruz, emek diyoruz, anlaşılmıyor. Sabrımız kalmamıştır.”
“MEDYA EL DEĞİŞTİRİYOR..”
Bu ülkede gündemi belirleyen ve mesai gözetmeden görev yapan özel medyadaki basın emekçilerinin aylık 3 bin lira gibi maaşlarla yaşadıkları anımsatılan açıklamada, “Medya el değiştiriyor ve nereye gittiği de açıkça görünüyor.Gazetecilerin önüne getirilen seçenek ‘Ya direnecekler, ya satılacaklar’ yönündedir. İkinci seçeneğe karşı ‘buna izin vermeyeceğiz’ diyoruz.” denildi.
“Ulusal Birlik Partisi – Halkın Partisi hükümetinin Medya Destek Programı’na yönelik net tavrını öğrenmek istiyoruz.” denilen açıklamada, “Bu yanıtın gelmesi için ertelenecek yeni bir ‘gelecek haftamız’ kalmamıştır.Medyada örgütlü tüm sendika ve birliklerimizle güç birliği içerisinde gazeteci dayanışması ve kararlığımızla ayağa kalkacağımızı duyurmak istiyoruz.” ifadeleri kullanıldı.