Bitmek bilmeyen koronavirüs hepimize dert oldu. Sağlığımız açısından endişe ederken hem ekonomik hem de psikolojik anlamda yıpranmaya devam ediyoruz.

Ülkemizde son haftalarda artış gösteren yerel bulaş nedeniyle Sağlık Bakanlığı bazı kararlar almış ve tedbirleri sıkılaştırmıştı.

Vekıbrıs da çoğu eğlence mekanı kapalıyken, toplu alanlarda bulunmak sakıncalıyken, insanların zamanlarını nasıl güzelleştirebileceği konusunu ele aldı.

Öncelikle çoğu eglence mekanı kapalıyken, eğlenmek için gerek evde gerekse dışarıda neler yaptığı sorusunu sordu.

Son dönemlerin en popüler ve ilgi çeken spor branşı olan fitness konusunda oldukça başarılı işlere imza atan ve bitmeyen enerjisi ile dikkat çeken ülkemizin genç ve başarılı kadın fitness eğitmenlerinden Nurcan Özatılgan, Vekıbrıs’ın sorularını yanıtlayarak, hayatımızı nasıl zenginleştireceğimizi anlattı.

“DOĞA BİZİ ÇAĞIRDI DİYEBİLİR MİYİZ?”

Özatılgan, içinden geçtiğimiz sürecin oldukça zor olduğunu ifade ederek, bundan 2 yıl önce bunların yaşanacağını birinin kendisine söylese ‘Rüyamızda görsek inanmayız’ veya ‘İmkansız’ olarak tabi edeceğini ama bu süreçte çok net anladığı bir şey olduğundan söz etti.

“İnsanoğlu herşeye alışıyormuş. Bunu da yaşamamız gerekiyormuş” diyen Özatılgan, kendisinin bulunduğu her ortamda eğlenebildiğini kaydetti.

Özatılgan, spor eğitmeni olarak yaptığı seanslarda moral ve motivasyonunun arttığını belirterek, müzik ve eğlencenin en doruk noktasının aslında kendi seansları olduğunu aktardı.

İş dışında ise çok yoğun bir tempoda olduğu için ailesiyle geçirebildiği her vaktin kendisi için çok kıymetli olduğunun altını çizen Özatılgan, anneanne ve dedesiyle yaptığı her sohbetin çok özel ve eğlenceli olduğuna değindi.

Özatılgan, “Doğa bizi çağırdı diyebilir miyiz?” diyerek, çok uzun zamandır cafe veya restorantlarda saatlerce oturup kahve içterken, şimdilerde ise doğada yürüyüp, evde hazırladığı kahveyi yanına alıp sevdiklerimizle bu tarz etkinlikler düzenlemenin zamanının gelmiş olabileceğinden bahsetti, “Bunlar benim hayatıma çokça uygun. Yani özet olarak doğada yaptığım bir yürüyüş, egzersiz sohbet beni keyiflendiriyor ve bana yetebiliyor” dedi.

ÖZATILGAN: BİZ O KADAR GÜÇLÜYÜZ Kİ İSTEYİNCE HER ŞEYİ BAŞARABİLİRİZ

2021 yılı ile ilgili düşüncelerini anlatan Özatılgan, “2020 hepimiz için çok felaketli bir yıl oldu. Herkes 2021’den çok ümitli. Artık rahat seyahat edebilmek, dilediğince gezebilmek, korkmamak kısaca yeniden özgür olmak istiyor. Benim de dileğim bu tabiki, en önemlisi sağlık” dedi.

Özatılgan, insanoğlunun her duruma alışabildiğini hatırlatarak, 2021’de bir mucize beklemek yerine bulunduğumuz süreci en iyi şekilde değerlendirebilmeyi düşünmemiz gerektiğine dikkat çekti.

“Biz insanlar o kadar güçlüyüz ki istedikten sonra her şeyi başarabiliriz” diyen Özatılgan, karamsarlıktan, şikayet etmekten, başkalarını kötüleyip bundan keyif almaktan uzaklaşıp, iyi şeyler üretmeye odaklanmamız gerektiğini ifade etti.

Özatılgan, 2021 yılı yine aynı olursa neler keşfedip durumu daha da iyi yönetebileceğimiz ve çözümler bulabileceğimiz şekilde düşünmemiz gerektiğini söyleyerek, isyan etmenin, depresyona girmenin en kolay yol olduğunu belirtti.

Bu hayata gelmişsek bundan keyif alarak yaşamamız gerektiğine vurgu yapan Özatılgan, sözlerine şöyle devam etti:

“Bunu hak ediyoruz. 2021’de herşey yoluna girerse ki umarım böyle olur, kimse bu yaşananları unutmasın. Kendince aldığı dersleri, fark ettilerini tekrarlamasın. Daha fazla kendinizle ilgilendiğiniz, spor yaptığınız beden ve zihninizi iyleştirmeye zaman harcadığınız bir yıl olsun.”

                                               
“YA KARALAR BAĞLARIZ , YA DA HAREKETE GEÇERİZ”

Dünyanın zorlu bir süreçten geçtiğini ve bunun da insanları psikolojik olarak kötü yönde etkilediğini belirten Özatılgan, hiçbir zaman umudunu yitiren kişiliklerden olmadığını söyledi ve şunları ekledi:

“Umut etmek, hayal etmek, istemek ve başarmak, bunlar benim hayatımın merkezini oluşturan şeyler. Zorlu bir süreç ama geçici.  Zorluklar biter mi? Bence hiçbir zaman. Zor olmadan hiçbir şey ne başarılabilir, ne de kazanılabilir. Biz bu kadar zorlu bir süreçte olmasaydık, bu kadar alternatifler düşünebilir miydik? Hayatımızı idam ettirebilmek için daha farklı çözümler üretebilir miydik?”

Özatılgan, kendisinin bir spor eğitmeni olduğunu ve yaşadığı yerin de bulunduğu şehrin de belli olduğunu söyleyerek, tek kişi olduğunu ve başka ülkede ders vermesinin mümkün olmadığı düşüncesinde olduğunu aktardı.

Evlerimize kapandığımız dönemde kişilerin evde yapabileceği egzersizleri sosyal medyada paylaşmaya başladığı zaman sadece yaşadığı ülkedeki insanlar değil, Türkiye, İngiltere ve Almanya gibi ülkelerden de takipçileri olduğunu görünce gözlerine inanamadığını anlatan Özatılgan, hiç tanımadığı kişilerle beraber spor yapma fırsatı elde ettiğini vurguladı.

Özatılgan, ruhumuzu dingin ve yüksek tutmak için neler yapabileceğimizle ilgili de şu önerilerde bulundu:

“Hayat boyu kişisel gelişim, evren olumlu düşünce vs kitapları okumaktan çok zevk aldım. Vakit buldukça onları hayatıma dahil ediyorum. Bu tarz filmler, yazılar, konuşmalar dinlemek bana iyi geliyor. Beni daha da iyileştiriyor. Bence sizde denemelisiniz. Bu sayede bu kadar zorlu bir süreçle baş etmenin yolunu bulabilirsiniz. Çok fazla değil, sadece iki seçeneğimiz var. Ya karaları bağlayıp olduğumuz yerde sayarak dibe doğru gitmek veya iyi hissettiren yolu seçip bulunduğun hayat şartları her neyse üreterek yaşamdan keyif alarak hayatını sürdürmek…”