Kanal T’de sabah kuşağında yayınlanan televizyon programına katılan Hasan Erçakıca, Efdal Keser ile seçim sonrası hükümet kurma çalışmaları ve sürecin nasıl ilerlediğiyle ilgili değerlendirmelerde bulundu.

Erçakıca, hükümetin toparlanamadığını, hükümeti kurma çalışmalarının bir yanda, kurultayı kurma çalışmalarının ise diğer yanda devam ettiğini ifade ederek hükümet sorununu öğretici bir süreç olarak değerlendirmek gerektiğini kaydetti.  Erçakıca, “Görüyoruz ki hükümet oluşturmak ayak oyunlarıyla olacak bir şey değidir. Bu, politik bir süreçtir” diye konuştu ve aritmetik hesaplar yapılması yerine politika konuşulması gerektiğine dikkati çekti.

“POLİTİKADAN AYIRMAYA ÇALIŞILAN HÜKÜMET KURMA FAALİYETİ VAR”

Bir yıl kadar önce, Özersay’ın ortak aday olabileceği ve Ersin Tatar’ın da buna olumlu bir yaklaşımı olacağı beklentilerinin olduğunu hatırlatan Erçakıca, “Ancak UBP’nin bunu kabul etmeyeceğini öngörebiliyorduk. Sonra Türkiye’nin Akıncı’ya karşı bir aday desteklemeye çalıştıklarını görebiliyorduk. Önceden Özersay’ın arkasında olan destek, Tatar’a verilmeye devam etti” dedi.

Erçakıca, HP’nin Maraş olayının duyulmasının ardından resti çektiğini ancak bu olayın sadece “bardağı taşıran son damla” olduğunu vurgulayarak, şu anda bir hükümet kurma faaliyeti olduğunu ve bunu da politikadan ayrılmaya çalışıldığını aktardı.

Hükümetin kurulma yöntemini eleşiren Erçakıca şunları dile getirdi:

“Ben milletvekili sayılarını unutuyorum. Bu sayıların bence bir önemi yok. Bugünkü durumda güçlü olacak diye UBP ile CTP’nin bir araya gelmesini bekleyebilir miyiz? Her iki taraf da farklı yönlere çekiyor. Bu iki parti aritmetik büyüklükleri en büyük olacak diye ‘güçlü olacak’ ve ‘reform yapacak’ diye düşünülüyor. Ama belki de biz o reformlerı istemiyoruz. Ne reformundan bahsediyoruz? UBP ile CTP bir araya geldi ve hükümet kuruldu. Ersan Saner bu iş için görevlendirildi ve Başbakan oldu. Erhürman ise Başbakan Yardımcısı oldu. Bunların ne yapmasını bekliyoruz?”

“3 BUÇUK MİLYAR TL’LİK CARİ AÇIK NE OLACAK?”

2020 yılı cari bütçesinde 3 buçuk milyar TL’lik bir bütçe açığı beklenildiğini belirten Erçakıca, buna bir an önce hükümetin çare bulması gerektiğini ancak ne çare bulacakları konusunun ise kafada soru işareti olduğunu aktardı.

Erçakıca, çarenin devlet harcamalarını kısmak olabileceğinden söz ederek, 3 buçuk milyarlık bir harcamayı kısmanın ise çok zor olduğunu ifade etti ve şöyle dedi:

“Diyelim ki 2 buçuk milyar kıstıysan 1 buçuk milyarını da TC’den talep etmen lazım. Bunun için de TC’nin karşısına çıkıp, halkı destekliyorsanız bize destek verin diyebilmeniz lazım. Reform yapacak güçlü bir hükümet arıyor diyoruz da diyenler bunun farkında mı?”

“HÜKÜMET KURMAYI BAKANLIK PAYLAŞIMI YA DA ARİTMETİK BİR DURUMMUŞ GİBİ GÖRÜYORLAR”

Seçim döneminde yaşanan müdahalelere de dikkat çeken Erçakıca, seçim sonrası hiçbir şey olmamış ve seçimle irade yenilenmiş gibi yaşananların üstünün örtülmek istendiğine belirterek “o kadar yaralanmış ilişkiler varken” CTP ve HP’nin hiçbir şey olmamış gibi hükümet kurma çalışmalarına katılmalarının beklenemeyeceğini anımsattı ve “Hükümet kurmayı, politik tarafını görmeden sanki Bakanlık paylaşımı ya da aritmetik bir durummuş gibi sunuyorlar. Bu bakanlıkların paylaşımı konusu en sonki iştir. Partiler bugün ortak bir hükümet protokolü ortaya çıkaracak bir durumda değil” şeklinde konuştu.

ERÇAKICA: SORUNLARI ÇÖZEMEYECEK BİR HÜKÜMETE İHTİYACIMIZ VAR MI?

Erçakıca, partilerin eli kalem tutan insanlarının bir araya gelerek bir hükümet protokolü taslağı hazırlamaları gerektiğini belirterek, “Bu UBP-CTP hükümeti ne yapacak? Ne yazacak? Bütçe hazırlayacaklarmış, Maliye Bakanı bürokratları zaten yazmıştır. Partiler politik müdahaleler yapmalıdır, yapsınlar da görelim” dedi.

3 buçuk milyar TL’lik cari açığı karşılayacak kaynağın bizim ülkemizde olmadığını, salgının ezip geçtiği bir reel sektörün olduğunu ve aydınların aslında bu sorunları tartışması gerektiğine değinen Erçakıca, şunları söyledi:

“Belki ortaya makul bir davranış şekli önerebilseydi aslında o zaman UBP-CTP koalisyonu bir araya gelebilirdi. Yeni kurulacak hükümet, TC ile ilişkiler konusunda da başarılı olmalıdır. UBP Başkan adayları müdahale olduğunu söylediler. Bu sorunları çözemeyecek bir hükümete ihtiyacımız var mı? Bütçe açığı ve TC ile ilişkilerde başarılı olabilecek bir hükümet var mı? Halk arasında “maskaralık” dediğimiz şey yapılıyor şu an. Ev yapılacaksa önce sert zemin bulunmalıdır. Gerçeği bulmamız gerekir. Biz politik sorunları görmezden geliyoruz. Politik zemin şu an bu durumdadır.”