Evrensel Hasta Hakları Derneği (EHHD), ülkede, “ruh sağlığı bozukluklarını ortaya çıkmasını önleyen, erken tespit eden ve ruh sağlığı bozuk bireylerin iyileştirilmesini ve bu kişilerin topluma kazandırılmasını sağlayan, etkili ve uygun bir şekilde ulaşılmasını sağlayan bir ruh sağlığı sistemine ihtiyaç” olduğunu kaydetti.
EHHD, 10 Ekim Dünya Ruh Sağlığı Günü dolayısıya mesaj yayımladı. Açıklamada, ülkede arzu edilen “ruh sağlığı sistemi” adına sağlığın koruyucu-önleyici bacağından, tedavi ve rehabilite edici bacaklarına kadar çok az şey bulunduğuna işaret edildi.
Ruh sağlığı hastaları ve zihinsel engeli bulunan bireylere yönelik bakım hizmeti veren özelleşmiş tesislerin de bulunmadığı ve ailelerin de ciddi anlamda sıkıntı yaşadığı belirtilen açıklamada, ülkede ilk ve tek akıl hastalıkları hastanesinin Barış Ruh ve Sinir Hastanesi olduğuna işaret edildi.
Hastanede hizmet veren psikiyatristlerin günde yaklaşık 25-30 hasta gördüğünü, hasta yoğunluğu bulunan bu hastanede bireylere vakit darlığı nedeniyle ilaçlı tedaviler uygulanabildiği ve terapilerin psikiyatrlar tarafından uygulanamadığına işaret edilen açıklamada, özetle şunlar kaydedildi:
“İdealde 45 dakika olması gereken seans süreleri sadece 10-15 dakika sürebilmektedir. Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde randevu sisteminin olmaması hastaları zorlayan bir faktör olarak karşımıza çıkmaktadır. Hastalar sabah erken saatte hastaneye gelip tüm günlerini hastanede geçirmeleri gerekmektedir. Bu hem hastalar hem de yakınları açısından ciddi olumsuzluklar yaratan bir sorun oluşturmaktadır. Hastanede çalışan doktor sayısı da mevcut talebi karşılamakta zorlaştırmaktadır. Son günlerde yaşanan istifalar ve izinlerle de hastanede hizmet veren hekim sayısı oldukça azalmış ve hizmetlerin neredeyse durma noktasına geldiği öğrenilmiştir.
Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde tedavi için gereken ilaçlarla ilgili de sorunlar vardır. Barış Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesi’nde ilk kurulduğu yıllarda var olan EKT (Elektro Konvülsif Terapi) uzun yıllardır yapılmamakta ve hastalar sevk edilmek durumundadır. TMS (Transkraniyal Manyetik Stimülasyon) gibi yeni tedavi yöntemlerinin yanı sıra, yeni nesil ilaçlar da hastanede bulunmamaktadır. AMATEM adı altında hizmet veren bir ünite bulunmasına karşın alkol ve madde bağımlısı hastalarının tedavisi için tam anlamı ile yapılandırılmış bir tedavi ve rehabilitasyon hizmeti verilememektedir.
Hastanede mesai sonrası hizmetler için bir acil servis bulunmadığından, hastaların genel hastanelerin acil servisine gitmesi gerekmektedir. Psikiyatrik hastalıkların alevli dönemlerinde veya kriz durumlarında genel acil servise başvurmaları hem hasta ve hasta yakınlarını, hem de acil serviste görev yapan personeli zorlamaktadır.
Hastanede kan tahlillerinin yapılacağı bir laboratuvar bulunmamaktadır. Bunun için hastalar Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi’ne yönlendirilmektedir. Bu da uzun süre sonrasında, bazen 30 gün, tetkiklerin yapılabilmesine neden olmaktadır. Bu tür gecikmeler, hastaların tedavisinde birçok gecikme ve olumsuzluklara neden olmaktadır. Uzmanlar, mevcut sistemin hastalar açısından birçok güçlük barındırdığını, aksamalara ve eksikliklere sedep olduğunu kabul etmektedir.”
-Ruh sağlığı planı çıkarılmalı
EHHD, ruhsal hastalıkların ortaya çıkmasını önlemeye yönelik önleyici tedbirlerin alınması ve ilgili diğer paydaşların da iş birliğine dahil edildiği ulusal bir ruh sağlığı politikasına da acilen ihtiyaç olduğuna işaret ederek, bu konularda iyileştirilmeler yapılabilmesi için gerekli kadrolara ilgili personelin görevlendirilmesi, altyapı ve ilaç eksikliklerinin giderilmesi ve yeni nesil ilaçlar ve tedavi yöntemlerinin kullanılabilmesi için gerekli bütçenin ayırılıp ayırılmadığının takipçisi olacağını kaydetti.
Açıklamada, derneğin, halkın çağdaş bir ruh sağlığı hizmeti alabilmesi için gerekenlerin yapılıp yapılmadığı konusunda izleme ve raporlama çalışmaları yapmaya devam edeceği de belirtildi.