HAKSEN
Eşit Hak ve Adalet Sendikası (HAKSEN) Başkanı Eren Büyükoğlu, akaryakıt zammını eleştirdi.
Büyükoğlu yaptığı yazılı açıklamada, son dönemde akaryakıt başta olmak üzere birçok zammın yapıldığını belirterek, TL’nin değer kaybı ve pandeminin etkisine rağmen asgari ücretin yerinde saydığını kaydetti.
“Değişmeyen tek şey maalesef yine asgari ücrettir, asgari ücretlinin çektiği çiledir” diyen Büyükoğlu, asgari ücretin pahalılık ve zamların yanında ‘şaka gibi’ kaldığını ileri sürdü.
Ülkede toplu taşımanın da yetersiz olduğunu belirten Büyükoğlu, “Son akaryakıt zammıyla asgari ücretli artık maaşını işe gelip giderken bitirmiş olacak” ifadelerini kullandı.
Ekonomik kriz ortamından çıkmak ve halkın nefes alabilmesi için acilen ‘Servet Vergisi’ uygulanması gerektiğini savunan Eren Büyükoğlu, aksi durumda halkın yüzde 99’unun fakirleşeceğini iddia ederek, bunun ülkedeki toplumsal huzuru aşağılara çekeceğini kaydetti.
Büyükoğlu, “Eğer yönetenlerin geleceğe dair amaçladığı bu değilse, acilen harekete geçilmelidir” dedi.
KAMU-SEN
Kıbrıs Türk Kamu Görevlileri Sendikası (Kamu-Sen), hükümeti, zamları geri almaya çağırdı.
Kamu-Sen’den yapılan yazılı açıklamada, zamların geri alınmaması halinde gelecek tepkilere hazırlıklı olunması gerektiği dile getirildi.
Akaryakıt zammının elektrik fiyatlarına ve tedarik zincirine etki edeceği dile getirilen açıklamada, halkın yoksullaştığı kaydedilerek, hükümet istifaya çağırıldı.
SOL HAREKET
Sol Hareket Genel Sekreteri Abdullah Korkmazhan, hükümetin attığı her adımın halk aleyhine olduğunu ileri sürerek, “45 günde üçüncü kez akaryakıta zam yapılması, ekonomik yükün sürekli dar gelirli ve halkın omuzlarına yüklenmesi kabul edilemez” dedi.
Korkmazhan yazılı açıklamasında, akaryakıta yapılan zammın iğneden ipliğe her kalemde zam getireceğini ve hayat pahalılığını arttıracağını belirterek, hükümetin, zam ve vergilerle halkın boğazına sarıldığını iddia etti. Korkmazhan, hükümetin, hayat pahalılığı ödeneğini de kaldırarak, çalışanları sefalete mahkûm ettiğini savundu.
Hükümetin her alanda keyfi bir politika izlediğini ileri süren Korkmazhan, hukukun, mahkeme kararlarının, Anayasa’nın ve Meclis İç Tüzüğü’nün yok sayıldığını iddia etti.
Seçim tarihini belirlemek ve ilgili yasal değişiklikleri yapmak için oluşturulan Ad-hoc komitenin oy çokluğu ile onaylandığını kaydeden Korkmazhan, “Anlaşılmaktadır ki UBP-DP-YDP hükümetini atayanlar ülkede dikensiz gül bahçesi yaratmaya, her türlü toplumsal muhalefeti sindirmeye, toplumsal iradeyi daha da berhava etmeye çalışmaktadırlar” iddialarında bulundu.
Meclis ve hükümet yapısının toplumsal iradeyi temsil etmediğini, bu şartlarda Meclis içinde de temsiliyetin anlamını yitirdiğini savunan Korkmazhan, tüm toplumsal muhalefetin bir araya gelmesi gerektiğini kaydetti.
Meclis’te temsil edilen muhalefet partilerinin sine-i millete dönmesi gerektiğini savunan Korkmazhan, “Yüzlerini halka dönmeliler, güçlerimizi birleştirmeli, sokak ve meydanları harekete geçirmeliyiz” dedi.
TÜRK-SEN
Türk-Sen Genel Başkanı Aslan Bıçaklı, zamlara tepkisini, “azınlık hükümeti zam şampiyonu oldu” sözleriyle ifade etti.
Türk-Sen Başkanı Aslan Bıçaklı yaptığı yazılı açıklamada, halkın büyük bir çoğunluğunun alım gücünün nerdeyse yüzde 40-50 oranında düştüğü bir dönemde, hükümetin yine akaryakıta ve ekmeğe zam yaparak, halkın ekmeğine de el uzattığını ileri sürdü.
“Akaryakıta ve ekmeğe son yapılan zamlar otomatik olarak bütün tüketim maddelerine yansıyacak ve halkın özellikle de asgari ücretle çalışanlar açlığa mahkum olacak” diyen Bıçaklı, alım gücünün bu kadar düştüğü bir dönemde hayat pahalılığı ödeneğinin de kaldırılması için yasa önerisi veren hükümetin “emek düşmanlığı” yapmaya devam ettiğini iddia etti.
Bıçaklı, “Ülkeyi yönetmeyi beceremiyorsanız hiç olmazsa istifa etmeyi beceriniz” ifadelerine de yer verdi.
KTAMS
Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası (KTAMS), zamlara tepki göstererek, hükümeti istifaya çağırdı.
KTMAS Başkanı Güven Bengihan, yaptığı yazılı açıklamada, hayatı ucuzlatma vaadiyle kurulan UBP-DP-YDP azınlık hükümetinin zam şampiyonluğuna doğru koştuğunu ileri sürdü.
Bengihan, pandemiye bağlı ekonomik krizle birlikte Türk lirasının büyük oranda değer kaybetmesiyle günden güne yoksullaşan halkın hayatının adeta zindana döndüğünü savunarak, “Kendi koltuklarını koruma uğruna, yandaş atamaları ve istihdamları ile bütçeye milyarlarca liralık ek külfetler getirirken, işsizlik ödeneğini düşürenler, çalışanların hayat pahalılığını donduranlar üstüne bir de her gün yaptıkları zamlarla çalışanları, dar ve sabit gelirli kesimleri süratle açlık sınırının altına doğru sürüklemektedir. Bu yapılanlar halk düşmanlığıdır” iddiasında bulundu.
Akaryakıta ve ekmeğe yapılan “okkalı” zamlarla zaten kuru ekmeğe muhtaç olan insanların tamamen açlığa mahkum edildiğini öne süren Bengihan, “İnsanına açlığı reva gören UBP-DP-YDP azınlık hükümeti ömrünü doldurmuştur. Anayasa’ya rağmen iktidarını sürdürmeye çalışmak halk iradesine büyük bir saygısızlıktır. Derhal istifa etmeleri halk için en büyük iyilik olacak” ifadelerini kullandı.
KAYNAK: KIBRIS MANŞET