ABD Başkanı Donald Trump’ın 18 Mayıs’ta Ghebreyesus’a mektup göndererek, esaslı reformlar yapmaması halinde ABD’nin bu kuruluşa sağladığı fonları 30 gün sonra “kalıcı olarak” donduracağını açıklamasının ardından DSÖ’den dikkati çeken hamle geldi.

DSÖ Genel Direktörü Dr. Tedros Adhanom Ghebreyesus, örgütün İsviçre’nin Cenevre kentindeki merkezinde, video konferans yoluyla düzenlediği basın toplantısında, DSÖ Vakfı’nı kurduklarını açıkladı.

Ghebreyesus, vakıf kurma fikrinin 2 yıl önce geliştiğini belirterek, DSÖ Vakfı’nın kuruluşunun son haftalardaki “fon tartışmalarıyla” ilgili olmadığını ileri sürdü.

Örgütün gelişmesi için çalışanlarına “çılgın öneriler” tavsiye etmesi için telkinde bulunduğunu aktaran Ghebreyesus, şöyle konuştu:

“DSÖ’deki ilk toplantılarımın birinde, bir personel DSÖ Vakfı’nın kurulmasını önerdi. Fikir, kamuoyu da dahil daha önce hiç denemediğimiz kaynaklardan DSÖ için fon üretmenin bir yolunu oluşturmaktı. Bu zorlu dönemde, sağlığımızı koruyabilecek tavsiyelerde bulunurken insanlara umut sağlamak için mümkün olan tüm yolları bulmalıyız.”

Ghebreyesus, DSÖ’nün başarısına yönelik en büyük tehditlerden birinin, yüzde 20’si üye ülkelerden gelen yıllık ödemeler ve yüzde 80’i de yine üye ülkelerin sağladığı “gönüllü katkılardan” oluşan bütçenin sadece belirli programlara ayrılması olduğunu vurgulayarak, “Esnek bir durum değil. Bu yüzden, bence esnekliği artırmak için tahsis edilmemiş ek kaynaklara ihtiyaç var. Bu (vakıf) iyi bir çözüm.” dedi.

DSÖ’nün yıllık bütçesinin 2,3 milyar doları bulduğunu, bunun küresel bir kuruluş için “çok küçük bir miktar” olduğunu ifade eden Ghebreyesus, gelişmiş bir ülkedeki orta ölçekli bir hastanenin bütçesinin dahi aynı rakamlara ulaşabildiğini kaydetti.

Ghebreyesus, örgütün yeni tip koronavirüs de dahil kritik küresel sağlık sorunlarına karşı verdiği mücadeleye bağış sağlamak amacıyla kurulan DSÖ Vakfı’nın bağımsız olduğunu sözlerine ekledi.