Türkiye’nin Doğu Akdeniz’de doğal gaz arama faaliyetleri Avrupa Birliği’ni soruna diplomatik yollarla çözüm bulma çabalarını artırmaya zorlarken, bu çabalar basın yayın organlarında yer bulmaya başladı. Almanya’nın hükümet destekli yayın organı Deutsche Welle (DW), “Türkiye ile Yunanistan arasında Doğu Akdeniz’de tırmanan gerilim askeri bir çatışma tehlikesini artırırken, gelişmelerin Avrupa Birliği’ni (AB) Türkiye ile karşı karşıya getirebilecek bir askeri ihtilafa dönüşme riskinin tüm Avrupa başkentlerini endişelendirdiğini” ileri sürdü.
DW’ye göre Almanya Başbakanı Angela Merkel, Ankara-Atina hattında gerilimin düşürülmesi ve diyalog sürecinin başlaması için çabalarını sürdürürken, ihtilafı kalıcı çözüme kavuşturma çalışmalarına da hız verildi.
YENİ İŞBİRLİĞİ PLANI
Avrupa İstikrar İnisiyatifi’nin (ESI) Başkanı Gerald Knaus’un ortaya attığı yeni bir Schuman Planı önerisi,son günlerde diplomasi kulislerinde en çok konuşulan öneriler arasında bulunuyor. 2016 yılında, AB ile Türkiye’nin üzerinde uzlaştığı Mülteci Mutabakatı’nın da fikir babalarından olan Knaus, “Doğu Akdeniz’de, gerilimin daha da tırmanması, askeri bir ihtilaf, ekonomik yaptırımlar kimseye fayda sağlamayacak. Türkiye kadar Yunanistan ekonomisi de krizde, zorda. Bir iki yıllığına doğalgaz arama faaliyetlerine moratoryum uygulanmalı. Kazan-kazan formülü geliştirilmeli. Bu formül de yeni bir Schuman Planı olabilir” görüşünü dile getirdi.
“SONDAJ OLMAZA GERİLİM DE OLMAZ”
“Schuman Planı da 1950’lerde ana enerji kaynağı olan kömür ile ilgiliydi. Bu plan üzerinde anlaşma sağlanmasıyla, kömür bir ihtilafa yol açmak yerine, ülkeleri bir araya getirdi” diyen Knaus, AB’nin, Akdeniz ülkelerinin, alternatif enerji kaynaklarına yönelmesine mali destek sağlaması halinde, tarafların doğalgaz aramak zorunda kalmayacağına işaret etti.
Knaus, “AB’nin giderek daha az fosil yakıt kullanma hedefleri varken, küresel ısınma nedeniyle iklim koruma hedeflerine uyulması gerekirken, boru hattı ve doğalgaz gerilimi yaşanması son derece garip. Gaz arama, sondaj faaliyetleri olmazsa gerilim de olmaz. İşte bu konuları, enerji ve diğer uzmanlarla, yetkililerle konuşuyor, analizler yürütüyor, nasıl bir yol haritası olabileceğini araştırıyoruz” şeklinde konuştu.
İspanya, Fransa ve İtalya gibi Batı Akdeniz ülkelerinin zaten fosil yakıt sondaj çalışmalarına moratoryum getirdiklerine işaret eden Knaus , “Gaz şu anda çok ucuz, ayrıca uyulması gereken iklim koruma hedefleri nedeniyle ülkelerin önceliği alternatif enerji kaynakları. Çünkü bunlar, daha cazip olmaya başladı” görüşünü dile getirdi.
SCUMAN PLANI NE İDİ?
Schuman Planı ya da bir diğer ismiyle Schuman Bildirgesi, AB’nin kurulmasını sağlayan liderlerden, 1948-1952 yıllarında Fransa dışişleri bakanı olarak görev yapmış olan Robert Schuman’ın ismini taşıyor.
Schuman, AB’nin doğum günü olarak da kutlanan, 9 Mayıs 1950’de, Almanya ve Fransa arasında tarihsel gerilim ve anlaşmazlıkların geride bırakılarak, yakın bir iş birliği öngören kömür ve çelik birliğinin kurulmasını sağlayan bildirgeyi kamuoyuna açıklamış, bu bildirgeyle bugünkü AB’nin temelleri atılmıştı.
ESI Başkanı Knaus, Schuman Planı’na benzer bir inisiyatif ile Akdeniz’e kıyıdaş ülkelerin rekabet yerine işbirliğine yönelebileceğini, enerji konusunda alternatif enerji kaynakları için destek sağlanmasıyla da, doğalgaz arama konusundaki gerilimin geride bırakılabileceği görüşünde.
RUM TARAFI ENDİŞELİ
Bu çabalar bugünkü (23 Ağustos 2020) Kıbrıs Rum basınında da yer buldu. Rum basını, AB dönem başkanı Almanya ve Avrupa Komisyonu’nun Doğu Akdeniz’de yükselen tansiyonun düşürülmesi için harcadığı perde gerisi çabalarının merkezinde Türk-Yunan diyaloğu bulunduğunu,ancak Türkiye’nin muhatap almaması nedeniyle resmin dışında kalacak olan Rum Yönetiminin bu çabalara dahil edilebilmesi için çalışıldığını ileri sürdü.
Filelefetheros,manşete çektiği haberinde, perde gerisinde, Türkiye’nin Güney Kıbrıs’ı işlevsiz addetmesi engelinin aşılması, deniz sınırlarının görüşülmesi için Türkiye ile Güney Kıbrıs arasında gayrı resmî, daha çok da gizli görüşmeler için bir formül arandığını yazdı.
Almanya ve AB’nin, ilk aşamasının 27 Ağustos’ta başlayacak Türk-Yunan istikşafi görüşmelerinde bütün konuları kapsayacak bir diyaloğu, en azından gündeminin genişletilmesini kabul etmesi için baskı yaptığı; Almanya’nın Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Doğu Akdeniz konularının ele alınacağı bir bölgesel konferans çağrılması önerisine de olumlu baktığı bilgisi verildi.Yunanistan’ın böyle bir konferansa hayır demeyeceği ancak Güney Kıbrıs dışlanırsa, katılamayacağı vurgulanıyor.