Tatar, her şeyi halkla paylaştıktan sonra bir noktaya götüreceklerini kaydederek, “Halkı sürekli olarak aydınlatmak, gerçekleri paylaşmak ve ona göre bir yol haritası çizmek bizlerin halkımıza borcumuzdur. Biz halkların temsilciyiz. Halk her zaman son sözü söyler” dedi.
Cumhurbaşkanı Tatar, Ankara’ya hareketinden önce Ercan Havalimanı’nda düzenlediği basın toplantısında basın mensuplarının sorularını da yanıtladı.
“MARAŞ’I GÖRÜŞME NİYETİMİZ YOK”
Bir soru üzerine Tatar, Cenevre görüşmelerinde işin esasını, işin prensiplerini, egemenlik meselesini görüşeceklerini belirterek, “Dolayısıyla Güven Yaratıcı Önlemler – ki Maraş da onun bir parçası olabilir- o konuları gündeme getirmiyoruz. O konuları bizim görüşme niyetimiz yoktur” şeklinde konuştu.
“BU ŞEKİLDE BİR MEYDAN OKUMAYLA BÖYLE BİR KALABALIK TOPLANTININ DÜZENLENMESİ İYİ BİR ŞEY DEĞİL”
Lefkoşa İnönü Meydanı’nda cumartesi günü düzenlenen eylemle ilgili bir soru üzerine Cumhurbaşkanı Tatar, “Herkes bizim vatandaşımızdır. Biz herkesle iyi ilişkilerimizi sürdürmek zorundayız. Ancak böyle önemli bir toplantının arifesinde pandemi döneminde, vakaların artmakta olduğu ve gerçekten kontrol etmekte de zorlandığımız, Sağlık Bakanlığı’nın ve Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin yaptığı açıklamalara rağmen bu şekilde bir meydan okumayla böyle kalabalık bir toplantının düzenlenmesi hiç de iyi bir şey değil. Sayın Akıncı’nın oraya katılması ve yaptığı konuşmalar da ayrı bir mesele ama ortalığı hiç germe niyetim yok” değerlendirmesinde bulundu.
Gönül rahatlığıyla Cenevre’ye gittiklerini ve önemli bir toplantının arifesinde olduklarını ifade eden Tatar, eylemle ilgili daha fazla yorum yapmak istemediğini ve ancak bunun doğru olmadığını düşündüğünü kaydetti.
“NE KADAR HAKLI OLDUĞUMUZU BÜTÜN DÜNYAYA GÖSTERECEĞİZ”
Tatar şöyle konuştu:
“Önemli olan Kıbrıs Türk halkının birlik ve beraberliğini korumasıdır. Ben yeni bir iradenin temsilciyim. Söylediklerimiz var. Sözlerimiz var. Biz bunları Türkiye ile netleştirdikten sonra bütün dünyaya Kıbrıs’taki haksızlıkları, neden Kıbrıs Türk halkının şu kadar yıldır mağdur olduğunu, Kıbrıs Türk halkının bütün iyi niyetine rağmen bir netice alınmadığını, bunlarla ilgili ayrıntılı şekilde hep dosyalarımız hazır, orada kendileriyle paylaşacağız. Ve ne kadar haklı olduğumuzu bütün dünyaya göstereceğiz. Konuşulacak çok şey var, şimdi bunların detayına girmeye gerek yok.”
“YENİ BİR VİZYON, YENİ BİR YOL, YENİ BİR HARİTA”
Yaşananları herkesin çok iyi bildiğini, Annan Planı’nın en iyi örneği olduğunu, son olarak da Crans Montana’da Kıbrıs Türk tarafı iyi niyetli olmasına rağmen karşı taraftan iyi niyet göremediğini vurgulayan Tatar, şunları kaydetti:
“Dolayısıyla yeni bir vizyon, yeni bir yol, yeni bir harita… Bizim tabi ki en büyük gücümüz Türkiye Cumhuriyeti’nin yüzde yüz büyük bir mutabakatla bizim arkamızda olması ve orada da TC’nin bize tam destek vereceği… Haliyle BM’nin de söylediği gibi bir anlaşmanın olabilmesi için her iki tarafın serbest, bağımsız, kendi özgür iradesiyle bir anlaşmaya girebileceği noktasında dünyada genel bir kanaat vardır. Kıbrıs Türk halkı da her şeyi değerlendirecektir. Ona göre pozisyonu halkımızla değerlendireceğiz.”
“ESAS SÖZ SAHİBİ HALKTIR”
Günün sonunda esas söz sahibinin halk olduğunun altını çizen Cumhurbaşkanı Tatar, her şeyi halkla paylaştıktan sonra bir noktaya götüreceklerini kaydederek, “Halk da neyin ne olduğunu biliyordur. Halkı sürekli olarak aydınlatmak, gerçekleri paylaşmak ve ona göre bir yol haritası çizmek bizlerin halkımıza borcumuzdur. Biz halkların temsilciyiz. Halk her zaman son sözü söyler” dedi.
Seçimle geldiğini, seçimle görev başında olduğunu dile getiren Tatar, bir görevi olduğunu ve bu görevi en iyi şekilde yaparak, tekrar halka bunun hesabını vermek durumunda olduğunu söyledi.
“FEDERASYON ÇOK DENENDİ, NETİCE ALINAMADI”
Başka bir soru üzerine “Şu anda biz federasyonu görüşmüyoruz. Neticede federasyon çok denendi. Hiç de netice alınamadı” diyen Cumhurbaşkanı Tatar, Crans Montana’da, TC Dışişleri Bakanı Çavuşoğlu ve Akıncı’nın da olduğunu ve orada bunun son şans olduğunun konuşulduğunu kaydetti. Artık netice vermezse yeni bir yola girileceğinin Crans Montana’da söylendiğine dikkat çeken Tatar, daha sonra Çavuşoğlu’nun Kıbrıs ziyaretinde aynı konuşmaların yapıldığını, kendisinin de bunları o dönemde takip ettiğini belirtti.
“BİZİM ESKİ DEFTERLERİ AÇMA GİBİ BİR NİYETİMİZ ASLA YOKTUR”
Başbakanlığı döneminde de bu siyasetin olgunlaştırılması için çalışmaları olduğunu ifade eden Tatar, “Şu anda bu siyaset yer edinmiştir. Bu siyaseti Kıbrıs Türk tarafı bütün dünyaya duyurmuştur. BM’ye de, diğer ülkelere de, İngiltere’ye de, taraf ülkelere de… Türkiye de bu yolu bizimle beraber yürüyor. Bizim eski defterleri açma gibi bir niyetimiz asla yoktur. Biz artık Kıbrıs’ta egemenlik meselesini daha da fazla netleştirmek durumundayız. Çünkü karşı tarafa güvenimiz yoktur” şeklinde konuştu.
Egemen eşitliğin esas itibarı ile özünün kendi kendini yönetme olduğunun altını çizen Tatar, tek egemenlikte her ne kadar devletçikler denilse de o devletlerin bir bakıma eyalet devletler olduğunu ve esas yetkinin merkezde toplandığını kaydetti.
“ESAS MESELE TÜRKİYE’Yİ BURADAN ÇIKARMAK”
Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, esas meselenin Türkiye’yi Kıbrıs’tan çıkarma olduğunu kaydederek, “Çünkü siz AB’de olacaksınız, Türkiye AB’de değil, dolayısıyla iş nereye gider. Biz egemenliğe fevkalade önem veriyoruz. AB’de egemen değilseniz sizi çok farklı yerlere götürürler” ifadelerini kullandı.
“BİZ BULAMADIK HARİTAYI…”
“Harita” konusundaki soru üzerine Cumhurbaşkanı Tatar şöyle konuştu:
“Ben bunu daha önce de gündeme getirdim. Son papağan meselesi gündeme geldi. Akıncı, ‘Tatar, Ankara’nın papağanıdır’ dedi. Ben de dedim ki ‘Haritayı verirken acaba sen kimin papağanıydın.’ Çünkü biz bulamadık bu haritayı… Başmüzakereci Ergün Olgun, Müsteşarım Okan Donangil, Cumhurbaşkanlığı Müdürü Serkan İlseven akşam tekrar bakmışlar, bulamamışlar. Meşhur haritayı bulamamışlar! Ergün Olgun Berlin Zirvesi’yle ilgili tutanakları da hâlâ bulamamış. Bana verdikleri rapor böyle. Harita yok” diye konuştu.