Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, uzayıp giden mahkeme süreçlerinin temel nedeni olarak gösterilen sorunlarla başa çıkılmasının, hukuka olan inancın sarsılmaması için gerekli olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Akıncı, mutlu ve müreffeh bir ülkenin olmazsa olmazının demokrasi ve hukukun üstünlüğü olduğunu vurgulayarak, demokrasinin ve hukukun olmadığı yerde özgürlüklerin ayaklar altına alınmasının da kaçınılmaz hale geleceğini söyledi.
Geciken adaletin, toplumdaki adalet duygusunu sarsmakta olduğu gerçeğinin görmezden gelinemeyeceğini vurgulayan Cumhurbaşkanı Akıncı, “Siyasi kontrole açık hale gelen bir mahkemeden adalet dağıtmasını beklemek saf bir hayalden ibarettir. KKTC yargısının bağımsız karakterini korumak için tavizsiz bir yaklaşım sergilenmelidir” dedi.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, 2019-2020 Adli Yılı’nın açılışı nedeniyle yayımladığı mesajda, dün başlayan adli yılın her zamankinden farklı olarak, Adli Yıl açılış töreni gerçekleştirilmeden yapıldığına işaret etti.
Akıncı, “Açılış töreni için harcanacak paranın mahkemelerin altyapı ihtiyaçları için harcanacağının açıklanması öncelikle, her törende dile getirilen ve karşılığında bazı sözler alınan taleplerin karşılanmamasına yönelik bir mesaj olarak değerlendirilmelidir” dedi.
Yüksek Mahkeme Başkanı Narin Ferdi Şefik’in, “Geçen yılki konuşmamın yüzde 95 oranında aynısını bu yıl da yapabilirim” derken, sorunların çözümsüz olarak aynen sürdüğüne işaret ettiğine değinen Cumhurbaşkanı Akıncı, yargıç ve personel azlığından, bina yetersizliğine; yasa ve tüzüklerdeki sorunlardan, altyapı eksikliklerine kadar pek çok sorunu bulunan mahkemelerin büyük bir dava baskısı altında adalet dağıtmaya çalıştığını söyledi.
SÖZÜN BİTTİĞİ YERDE ARTIK SOMUT ADIMLARIN ATILMASI GEREKMEKTEDİR
“Sözün bittiği yerde artık somut adımların atılması gerekmektedir. Konu son derece ciddidir ve daha fazla ertelenebilir bir yanı yoktur. Yüksek Mahkeme Başkanı’nın dünkü basın toplantısında bir kez daha dile getirdiği taleplere artık kulak verilmelidir” diyen Cumhurbaşkanı Akıncı, uzayıp giden mahkeme süreçlerinin temel nedeni olarak gösterilen sorunlarla başa çıkılmasının, hukuka olan inancın sarsılmaması için gerekli olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Akıncı, geciken adaletin, toplumdaki adalet duygusunu sarsmakta olduğu gerçeğinin görmezden gelinemeyeceğini vurguladı.
Akıncı şöyle devam etti:
“Toplumsal hayatımızın daha iyi bir düzeye gelebilmesi için her alanda planlı, programlı ve ciddi çabalar harcamamız gerekmektedir. Ekonomi, eğitim, sağlık, ulaşım ve daha birçok alanda yapmamız gereken işler vardır. Fakat demokrasiye ve hukuka olan bağlılıktan en ufak ödün vermemek en büyük sorumluluğumuzdur. Çünkü mutlu ve müreffeh bir ülkenin olmazsa olmazı demokrasi ve hukukun üstünlüğüdür. Demokrasinin ve hukukun olmadığı yerde özgürlüklerin ayaklar altına alınması da kaçınılmaz hale gelecektir.”
Yargının bağımsızlığını gölgeleyebilecek koşulların oluşmaması için toplumun her kesimine görevler düşmekte olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, “Siyasi kontrole açık hale gelen bir mahkemeden adalet dağıtmasını beklemek saf bir hayalden ibarettir. KKTC yargısının bağımsız karakterini korumak için tavizsiz bir yaklaşım sergilenmelidir” dedi.
“SÖZLER TÜKENDİĞİNE GÖRE SORUNLARI ORTADAN KALDIRMA İRADESİNİ SERGİLEME ZAMANIDIR”
Ülkede giderek artan suçlara ilişkin olarak, sadece mahkemelerden fayda ummanın son derece yanlış olduğuna dikkat çeken Cumhurbaşkanı Akıncı, mesajında şu ifadelere yer verdi:
“Suç için uygun ortam yaratan sosyolojik ve ekonomik şartların bütünsel yaklaşımlarla ele alınması gerekmektedir. Şiddet, tecavüz ve cinayet olaylarındaki artışın önüne geçilememesi kaygı vericidir. Uyuşturucu, dolandırıcılık ve kaçakçılık olaylarının sıradan hale gelmesine asla izin verilmemelidir. Yolsuzluklar konusunda da ciddi tedbirler alınması zorunludur. Toplumsal huzuru bozan suçlarla sistemsel düzeyde mücadele edilmesi halinde mahkemelerin yükü de hafifleyecektir.
Yine zorlu koşullarda yoğun bir döneme giren yargıç, savcı, avukat ve tüm adalet emekçilerine üstün başarılar dilerim. Umarım önümüzdeki yıl, bir kez daha aynı şeyleri tekrarlayarak, kaybedilmiş bir yılın daha ardından hayıflanmak durumunda olmayız. Artık sözler tükendiğine göre sorunları ortadan kaldırma iradesini sergileme zamanıdır.”