Anamuhalefet Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), Kıbrıs’ın güneyinde faaliyet gösteren AKEL partisiyle ortak çalışma grubu oluşturulmasını kararlaştırdı.
CTP’den yapılan açıklamaya göre CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman başkanlığındaki heyet bu sabah AKEL’i ziyaret ederek, Genel Sekreter Stefanos Stefanou ile bir araya geldi. Kıbrıs Sorunu’nda yaşanan son gelişmeleri değerlendiren heyetler, toplantıda ortak deklarasyon ve ortak çalışma grubu oluşturulması kararı aldı.
CTP heyetinde Genel Sekreter Asım Akansoy ve Dış İlişkiler Sekreteri Fikri Toros yer aldı. İki partinin heyetleri bir buçuk saate yakın görüşme gerçekleştirirken, toplantı sonunda Erhürman ve Stefanou basın toplantısı düzenledi.
– Erhürman: “Tek gerçekçi çözüm modeli federasyondur”
Görüşmenin ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman, adada varılabilecek tek gerçekçi çözümün iki toplumlu, iki bölgeli, siyasi eşitliğe dayalı federasyon olduğunu söyledi.
Federasyon temelinde bir müzakere sürecinin başlamasının BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in de söylediği şekilde sonuç odaklı, takvimi belli olan ve bugüne kadar uzlaşılmış noktaları tekrar etmeyen bir süreç olması gerektiğinin altını çizen Erhürman, “Böyle bir müzakere süreci başlayana kadar, bizi kapsamlı çözüm hedefine kaldıraç rolüyle daha da yaklaştırması söz konusu olan Güven Yaratıcı Önlemler’in de ciddi şekilde gündemde olması gerekiyor” dedi.
AKEL Genel Sekreteri Stefanou ve heyetiyle bugün yapılan görüşmede ortak çalışma grubu kurulmasını kararlaştırdıklarını açıklayan Erhürman, daha fazla kapı açılması, Kuzeyde karma evliliklerden doğan çocukların yurttaşlık hakları, Kıbrıslı Türklerin Doğrudan Ticaret Tüzüğü’yle meseleleri gibi birçok konuyu değerlendirmek için bu grubun oluşturulduğunu söyledi.
– “Farklı çalışmalar için 3 ayaklı bir grup oluşturulacak”
Grubun üç ayaklı bir görev alanı olacağını kaydeden Erhürman, “Birinci ayak, mümkün olan en kısa sürede iki toplumlu, iki bölgeli, siyasi eşitliğe dayalı federasyon hedefine ulaşılması için yapılacak çalışmalardır. İkinci ayak, Güven Yaratıcı Önlemler konusunda yapılacak çalışmalardan oluşacak. Üçüncü ayak ise daha güncel ve günlük olarak iki topluma mensup adada yaşayan bireylerin sorunlarının giderilmesine yönelik ortak çalışmalardır” dedi.
İki parti heyetinin son derece verimli bir görüşme yaptığını belirten Erhürman, Stefanou ve heyetine teşekkür etti.
-Stefanou: “CTP ve AKEL, federasyon mücadelesinin öncü partileridir”
AKEL Genel Sekreteri Stefanou da, CTP ve AKEL’in Kıbrıs’ta iki toplumlu, iki kesimli, siyasi eşitliğe dayalı federasyon mücadelesinin öncü partileri olduğunu dile getirdi.
İki toplum arasında yakınlaşma gereksinimi dikkate alınarak CTP ve AKEL’in ortak çalışma grubu oluşturduğunu ifade eden Stefanou, Kıbrıs Sorunu’nda durgunluğun aşılmasına yönelik iki partinin ortak açıklama hazırladığına değindi.
Stefanou, açıklamalarının sonunda CTP Genel Başkanı Tufan Erhürman ve heyetine teşekkür etti.
– “Federasyon tek çözümdür”
İki parti tarafından yapılan ortak basın açıklamasında ise, BM’nin ilgili kararları temelinde Kıbrıs Sorunu’nun kapsamlı bir çözüme kavuşturulması için resmi müzakerelerin mümkün olan en kısa sürede yeniden başlatılması hedefiyle iki tarafın samimi bir diyaloğunun yeniden başlatılması gerektiğine vurgu yapıldı.
Açıklamada, toplum liderleri düzeyinde ve bölge genelinde mevcut olumsuz iklime rağmen adada ve Doğu Akdeniz’de kalıcı barış inşası için sağduyu, mantık ve vizyonun hâkim olması gerekliliğinin altını çizildi.
Resmi müzakerelerin anlamlı ve aciliyet duygusu içerisinde sonuç odaklı olması gerektiğine işaret edilen açıklamada, bu hedefe sürecin iki taraf arasında varılan tüm yakınlaşmalara, liderlerin 11 Şubat 2014 tarihli Ortak Deklarasyonu’na ve 25 Kasım 2019’da Berlin’deki gayri resmi toplantının ardından BM açıklamasında altı çizilen 30 Haziran 2017 tarihli Guterres çerçevesine bağlı olması kaydıyla ulaşılabileceğine dikkat çekildi ve “Hali hazırda üzerinde anlaşmaya varılmış konuların açılması diyaloğu karmaşıklaştırmaktan ve geciktirmekten başka bir işe yaramayacaktır” denildi.
– “Militarizasyonun arttırılması barış iklimini olumsuz etkileyecek, gerginliği yükseltecektir”
Nihai hedefin, BM Güvenlik Konseyi’nin ilgili kararlarında belirtildiği şekilde siyasi eşitliğin olacağı iki bölgeli iki toplumlu federal çözüm için Guterres çerçevesi temelinde stratejik bir siyasi anlaşmaya varmak olması gerektiği belirtilen açıklamada şu ifadelere yer verildi:
“Güven Yaratıcı Önlemler ve ‘İşbirliği Önerileri’ her iki toplumun da hak ve çıkarlarını gözetecek şekilde BM himayelerinde ve Güvenlik Konseyi kararları çerçevesinde müzakere edilmelidir.
İki devletli çözüm fikirlerinin ve üzerinde anlaşmaya varılmış olan zemin ve mevcut çerçevenin dışında kalan diğer fikirlerin adanın geleceği için ne gerçekçi ne de uygulanabilir olduğu görüşündeyiz. Bu tür pozisyonlar, statükoyu ve adanın bölünmüşlüğünü daha da perçinler”
Açıklamada, militarizasyonun artırılmasının barış iklimini olumsuz etkileyeceği ve gerginliği yükselteceği de kaydedilerek, tarafların bundan kaçınması gerektiğine inandıkları ifade edildi.
– “İki parti, günlük sorunları çözme yönünde çalışmaları desteklemektedir”
İki partinin günlük sorunları çözme yönünde çalışmaları desteklediği ve artırılması gerektiğine inandıkları dile getirilen açıklamada, bu çerçevede yeni geçiş noktalarının açılması, kültürel mirasın korunması, öğretmenler ve öğrenciler için ortak programlar vb. konularda teknik komitelerin rolünü önemine dikkat çekildi.
Açıklama, “İki parti yukarıda belirtilen hedeflere ulaşma yönünde tüm çabaları destekleme taahhüdünü sürdürmektedir. Bu bağlamda, iki toplum arasında her düzeyde yakınlaşma, barış kültürünü yaratma ve Kıbrıs Sorunu’na üzerinde anlaşmaya varılmış olan zeminde çözüm bulunması hedefiyle işbirliğimizi yoğunlaştıracağız” ifadeleriyle sonlandırıldı.