Atatürk Öğretmen Akademisi’nde bu sabah gerçekleşen 2019-2020 Akademik Yılı açılış töreni istiklal Marşı ve Öğretmen Marşının okunmasıyla başladı. Ardından sırasıyla Akademi Başkanı Zehra Özçınar, Akademi Yönetim Kurulu Başkanı Canan Perkan Zeki ve Milli Eğitim ve Kültür Bakanı Nazım Çavuşoğlu birer konuşma yaptı. İlk dersi “Yeni Şeyler Konuşma Zamanı” başlığıyla Hasan Şimşek verdi.
ÇAVUŞOĞLU
Milli Eğitim Bakanı Nazım Çavuşoğlu yaptığı konuşmada , akademinin gelecek nesilleri yetiştirecek, KKTC’nin emanet edileceği nesiller yetiştirecek kurum olduğunu vurgulayarak, öğretmen olmanın belli disiplin ve yaşam tarzı gerektirdiğini bunu da başarmanın özveri istediğini söyledi.
En iyi öğretmen adaylarını seçmek üzerine kurulu bir sınav sistemini başarıyla geçerek AÖA’ya gelen öğrencilerden çok şey beklediklerini kaydeden Çavuşoğlu, “Ülke standartları üzerinde bir çabayla yetişmeniz için herkes büyük emek harcıyor bu şansı iyi kullanın” dedi.
Çavuşoğlu, sadece diplomanın öğretmen olmak için yeterli olmadığını, öğretmen olmak için, vicdanı hür, kendisi hür, sunulan bilgileri karşısındakine aktarabilen, Atatürk’ün “yeni nesil sizin eseriniz olacaktır” öğüdüne uygun kişiler yetiştirmeyi becerenlerin gerçek anlamda öğretmen olabileceğini anlattı.
Herkesin hayatında unutamadığı hep yad ettiği öğretmenleri olduğunu, öğrencilerin yaşamında izler bırakacak öğretmenlerin değerinin herkes tarafından bilindiğini ifade eden Çavuşoğlu, “Mesele akademinden mezun olmak değildir, mesele büyük bir özveriyle öğrenci yetiştirmeye kendini adamaktır” dedi.
Çavuşoğlu, öğretmen olmanın sadece mesleğini sevmek anlamına gelmediğini, önce mesleğin gereğini sonrasında da kendini ve öğrencilerini sevmeyi gerektirdiğini belirtti.
Dünyayla bütünleşmiş, barış ve demokrasiyi kendine şiar edinmiş kişiler yetiştirme hedefiyle, gelenek ve göreneklerine sahip çıkan nesiller yetiştirmenin önemine işaret eden Çavuşoğlu, “Biz dünya var oldukça yaşayacak bir millete sahibiz ve bunu devam ettirmek için sahip olduğumuz değerleri korumalıyız” dedi.
Çavuşoğlu, “Milli Eğitim ve Kültür Bakanlığının gücü sizsiniz, size güvenimiz tamdır. İnanıyorum ki milli şuurlar burada yetişecek öğretmenlerimiz dünya barışına, ülkemizin demokrasisine hizmet edecektir” dedi.
ÖZÇINAR
Akademi Başkanı Zehra Özçınar da, AÖA’nın 1937 yılından beri var olduğunu ve o zamandan beri öğretmenlerin toplum içerisindeki saygınlığını arttırma konusunda çok önemli kazanımlar elde ettiğini söyledi.
Öğretmenliğin yasal olarak tanınmış bir meslek ve bir uzmanlık alanı olduğunu vurgulayan Özçınar, AÖA’nın ilköğrenime öğretmen yetiştirme görevinde yıllar içinde yaşadığı değişimi anlatarak, bu gelişmeler doğrultusunda diğer yükseköğretim kurumları içerisinde de önemli bir yer edindiğini belirtti.
Özçınar, öğrencilerin öğrenmeyi öğrenmesi hedeflenirken belirli beceri, tutum ve değerleri kazandırmayı amaçlayan çağdaş eğitim anlayışının ön plana çıktığını ifade etti.
Kişilerin hayatta uzun süreli ve derinden etkileyen 2 önemli seçimi olduğunu belirten Özçınar, “Bunlardan biri eş, diğeri ise meslek seçimi. 25’inde meslek hayatına başlayan bir genç, 65 yaşında emekli olacağı düşünüldüğünde 40 yıl mesleğini icra edecek. Yani 40 yıl X 12 ay x20 gün X 8 saat yani 76,800 saat o meslekte zaman geçirecek. Bu da tercihin ne kadar önemli olduğunu gösteriyor” dedi.
Özçınar, bu nedenlerle meslek seçiminin gelecekteki mutluluğun mimarı olduğuna işaret ederek, sizlerin eğitiminizi en iyi koşullarda tamamlayarak topluma yararlı bireyler olarak yaşama atılmanız ve başarılı olmanız bizlerin de başarısı ve gururu olacaktır” dedi.
Özçınar, ülkeyi bilim, teknoloji ve uygarlığın yeni ufuklarının temel yapılarıyla donatmanın en büyük hedefleri olduğunu belirtti.
ZEKİ
AÖA Yönetim Kurulu Başkanı Canan Perkan Zeki ise, AÖA gibi değerli bir kurumun yönetim kurulu başkanlığını yapmaktan onur duyduğunu ve sorumluluğunun bilincinde olduğunu dile getirerek, yönetim kurulu olarak başlıca hedeflerinin AÖA’nın görünürlüğünü ve İşlevselliğini arttırmak olduğunu, bunu da ancak diğer kurumlarla işbirliğini ve paylaşımını arttırarak sağlayabileceklerini belirtti.
AÖA’nın farklı alanlarda daha çok ön planda olması ve daha etkin rol alması gerektiğini ifade eden Zeki, AÖA’nın tüm ülkeye okul öncesi ve sınıf öğretmeni yetiştiren yegane kurum olduğunu hatırlattı.
Zeki, “Gelecek nesilleri burada eğitim gören ve mezun olan öğretmenler yetiştiriyor” diyerek, bu nedenle kendilerinin görevinin de burada yetişen öğretmen adaylarına toplumla dahaiç içe olacakları, farklı becerilerini geliştirecekleri ve daha etkin rol alabilecekleri fırsat yaratmak olduğunu söyledi.
Tüm bunları da ancak Milli Eğitim ve Kültür bakanlığı ile Akademi yönetiminin işbirliğiyle başarabileceklerini dile getiren Zeki, öğretmenlerin tüm meslek dallarını icra edecek şahısların en kritik dönemlerinde yanlarında olacağını ve geleceği yetiştireceklerini söyledi.
Zeki, öğretmen adaylarından, her öğrencinin öğrenebileceğini ve öğrenmeyi öğrenmenin esas olduğunu unutmamalarını istedi.