Türkiye’nin yeni Lefkoşa Büyükelçisi Metin Feyzioğlu, ilk ciddi demecini Anadolu Ajansı ve Türk-Ajansı Kıbrıs aracılığı ile verdi.
Feyzioğlu’nun kişisel hissiyatını açıkladıkları dışında söyledikleri, kamuoyunu yakından ilgilendirmelidir diye düşünüyorum:
- Türkiye’den kablo ile elektrik getirilmesi için ön çalışmalar yapılıyor
- Kapalı Maraş’taki mülkiyet sorunları, Taşınmaz Mal Komisyonu’na ilişkin mevzuata saygı duyularak ama en önemlisi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin ve Avrupa değerler siteminin içinde kalarak çözülmeye çalışılacak
- İzolasyonların kalkması ve KKTC’nin “üreten bir ekonomi” haline gelmesine önem verilecek; tanınma da “zamanla gerçekleşmiş” olacak
“Olmaz! Kıbrıs sorunu çözümlenmeden hiçbir şey olmaz!” diyenlerimiz bile Kıbrıs sorununa BM parametrelerine uygun bir çözüm bulunmasını “çok zayıf bir olasılık” olarak gördüklerine göre Kıbrıs Türk ekonomisinin güçlendirilmesi, izolasyonların kırılması, KKTC’nin en önemli ihtiyacı haline gelmiş olan elektrik temininin güvenceli olarak gerçekleştirilmesi, Kapalı Maraş açılımına “Avrupa değerlerine” göre devam edilmesine politik anlamda önemi olacak bir itirazın yapılması elbette beklenemez. “Zamanla” KKTC’yi siyasi olarak tanıyacak devletler ortaya çıkarsa onları baş tacı edeceğimize de kuşku duymamak gerekir.
Büyükelçi Feyzioğlu’nun söylediklerinin gerçekleşebilmesi için söylenmiş olmaları yetmez; bu hedefler doğrultusunda iyi bir performans göstererek çalışmayı da gerektirir. Ama, bu doğrultuda samimi bir çalışma bile, Kuzey Kıbrıs’taki siyasi kutuplaşmanın gerilemesine yardımcı olacaktır. Böylece “hainler” damgası yemeden görüşler açıklanabilecek; muhalefet ile iktidarın makul bir yarışına tanıklık edebileceğiz.
Bu bile yeter aslında…
Hedeflerimize ulaşabilmek için bu hedeflerin makul ve gerçekleşebilir olduğu konusunda hemfikir olmak bile toplum hayatının iyileşmesine ciddi katkılarda bulunacaktır.
Önümüzde ciddi bir sınav var… Türkiye makamlarının Kapalı Maraş açılımını bahane edip yerel seçimlere müdahil olup olmayacaklarını merakla gözlemeye çalışıyoruz. Maraş açılımının prensipleri Feyzioğlu’nun söyledikleri olacaksa bu “bahane” de geçerli olmayacak demektir. Belki de bu söylem, müdahale olmayacağının mesajını da içermektedir… Eğer öyleyse toplumsal birliktelik ve varlığımı konusunda umutlanmak için yeterli nedenimiz oluşmuş demektir.