Erenköy Direnişi ve direnişte şehit düşenler törenle anıldı.
Erenköy’deki tören Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı, Meclis Başkanı Teberrüken Uluçay, Başbakan Ersin Tatar, Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay, bazı Bakanlar ve Türkiye Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ile diğer sivil ve askeri yetkililerin şehitliğe gelmesiyle başladı.
Anıta çelenklerin sunulmasıyla devam eden törende saygı duruşu saygı atışının ardından bayrakların göndere çekildi.
Anıt özel defterinin imzalanmasının ardından ise günün anlam ve önemini belirten konuşmalara geçildi.
Erenköy Mücahitler Cemiyeti Başkanı Mustafa Arıkan konuşmasına, törende hazır bulunan Türkiye Cumhuriyeti Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Türkiye Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler’e verdikleri desteklere teşekkür ederek başladı.
Arıkan, Erenköy’de yaşananları anlatırken, “Erenköy’de ölümle yaşamı aynı anda yaşadık, ama tam umutların tükendiği o anlarda Anavatanın uçakları gelerek bizleri ölümden kurtardı” ifadelerini kullandı.
Yeni Erenköy Belediye Başkanı Emrah Yeşilırmak da, 8 Ağustos sayesinde bugünlere gelinebildiğini vurgulayarak, Şanlı Erenköy direnişinin Kıbrıs Türkünün varoluş mücadelesi olduğunu söyledi.
Türkiye Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ise törendeki konuşmasında Kıbrıs Türkü’nün varoluş ve özgürlük mücadelesinde önemli bir yeri olan Erenköy direnişinin anma töreni vesilesiyle KKTC’de bulunmaktan duyduğu gurur ve mutluluğu dile getirdi.
“Tarih milletlerin hafızasıdır” diyen Akar, asil Türk Milletinin maruz kaldığı haksızlıkları asla unutmadığının altını çizdi.
Erenköy direnişinin, “ölürsem şehit, kalırsam gazi” düşüncesiyle kazanıldığını kaydeden Akar, bu sayede Erenköyün bugün hala Türk toprağı olduğunu söyledi.
TSK’nın Kıbrıs Türkünün uğradığı haksızlıklara hiçbir zaman kayıtsız kalmadığını ve bundan sonra da kalmayacağını dile getiren Akar, Türkiye ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin her zaman adada barış ve istikrardan yana olduğunu vurguladı.
Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın Rum Yönetimine sunduğu Hidrokarbon kaynaklarını görüşmek üzere ortak bir komite kurulması teklifine de değinen Akar, bunun çok önemli bir adım olduğunu ancak böylesi bir teklifin dahi her zaman olduğu gibi Rum Yönetimi Başkanı tarafından reddedildiğini anımsattı.
Türkiye Cumhuriyeti’nin deniz yetki alanlarındaki faaliyetlerine de değinen Akar, bu faaliyetlere devam edeceklerinin altını çizdi.
“Biz Rum tarafı ve Yunanistan’ın iyi komşuluk ilişkileri içerisinde ve uluslararası hukuk çerçevesinde hareket etmelerini istiyoruz.” diyen Akar, bütün gayretlerinin eşit adil bir anlaşma için olduğunu, bunun da tüm dünya tarafından iyi anlaşılması ve kabul edilmesi gerektiğini söyledi.
Hulusi Akar, Türkiye Cumhuriyetinin her zaman garanti ve ittifak anlaşmaları çerçevesinde Kıbrıs Türkünü bir garantör olarak korumaya devam edeceğini de sözlerine ekledi.
Törenin son konuşmasını yapan Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı da 8 Ağustos 1964 tarihinin Kıbrıs Türkleri için bir sembol olduğunu vurguladı.
Kıbrıs Türk halkının özgürlük talebinin bu tarihle birlikte daha da anlam kazandığını dile getiren Akıncı, Erenköy direnişinin bir toplumsal özgürlük mücadelesi olduğunu söyledi.
“Barışın kıymetini savaşın acılarını çeken bilir” diyen Akıncı, tarihsel ve coğrafi gerçeklikten dersler çıkarılmasının çok önemli olduğunu kaydetti.
Temel hedeflerinin halkların geleceğini teminat altına almak olduğunu belirten Cumhurbaşkanı Akıncı, Kıbrıs Türkünün asla azınlık durumuna düşmeye razı olmayacağının altını çizdi.
Konuşmasında Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’e de çağrıda bulunan Cumhurbaşkanı Akıncı, “Adamızın geleceği için gerekli tavrı ortaya koyma zamanıdır. Geleceğimiz için birbirimizin hakların saygı göstermek mecburiyetindeyiz. Gelin Potansiyel enerji kaynaklarını birlikte değerlendirelim” dedi.
Cumhurbaşkanı Akıncı, 8 Ağustos Erenköy direnişini anma gününde Türkiye Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar ve Genel Kurmay Başkanı Orgeneral Yaşar Güler’in de yer almasının Kıbrıs Türküne güç verdiğini belirterek, ancak bu gücü kalıcı barış için kullanmaya devam edeceklerini söyledi.
Erenköy’deki tören şehit kabirlerinin gezilmesi ve çiçekler bırakılmasıyla sona erdi.