spot_img
17.8 C
Lefkoşa
spot_img

BM GÜVENLİK KONSEYİ BAŞKANLIK AÇIKLAMASI MANŞETLERDE

Fileleftheros manşet haberine; “Türkiye-Tatar’ı Kınama… Başkanlık Açıklamasında Net İfadeler Olmasının Başarılması İçin Yoğun Perde Gerisi… Güvenlik Konseyi’nin İngiliz Metninin Alaşağı Edilmesiyle Maraş’la İlgili Oy Birliğiyle Alınmış Kararı” başlık ve spotlarını attı.

Kapalı Maraş’ın yüzde 3,5’lik bölümünün yerleşime açılması ilanının yapıldığı 20 Temmuz itibarıyla BM Güvenlik Konseyi’nden karar veya en azından bir Başkanlık Açıklaması elde etmek için hareketlenen Rum yönetiminin, İngilizler tarafından hazırlanan Başkanlık Açıklaması’nın birinci ve ikinci versiyonuna tepki göstererek ve yoğun hareketlilik içerisine girerek ifadelerde değişiklik yaptırmayı başardığı kaydedildi.

Açıklamadaki “20 Temmuz günü Kıbrıs’ta açıklanan, kapalı Maraş’ın yüzde 3,5’üne tekabül eden bir bölümünün daha açılması kararından derin endişe belirtir” ifadesine, “Türk ve Kıbrıslı Türk liderler tarafından” ifadesinin eklenmesi ve “yüzde 3,5’ine tekabül eden bölümü” ifadesinin çıkarılması için “büyük güçlerin (ABD) Londra nezdinde müdahale etmesi gerektiği” kaydedildi.

Gazete açıklamaya eklenen bölüm ile Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhurbaşkanı Ersin Tatar’a işaret edildiğini, çıkarılan bölüm ile de “yüzde 3,5’lik bölümü ile yetinilmeyip kapalı Maraş’ın tamamının kapsandığını” yazdı.

ABD VE BLINKEN’İN BASKILARI ETKİLİ OLDU
Politis manşet haberini “BM Güvenlik Konseyi 15’leri Erdoğan-Tatar’ı Gösterdi… Maraş’ın Bir Bölümünün Açılmasını Kınayan Başkanlık Açıklaması Oy Birliği İle Onaylandı” başlığıyla aktardı.

Gazete Türkiye’den “geçen ekimden beri yaptığı bütün eylemleri geri alması” istenen Başkanlık Açıklaması’na “Türk ve Kıbrıslı Türk liderler” net ifadesinin ABD’nin ve bizzat Dışişleri Bakanı Blinken’ın baskısıyla eklendiğini, bu değişikliği elde etmek için yoğun müdahalelerde bulunan Rum ve Yunan hükümetlerinin sonuçtan memnuniyet belirttiğini yazdı.

Habere göre dün gece yayımlanan Başkanlık Açıklamasında, Türkiye ve KKTC’nin “sorumluluğuna ilk kez bu kadar net yer verilmiş olması” Rum ve Yunan hükümetini memnun etti.

Her iki hükümet de bu “başarılı” sonucun, dışişleri bakanları Nikos Hristodulidis ve Nikos Dendias’ın çabaları ve ABD, Rusya, Çin, Fransa, Hindistan ve İrlanda gibi ülkelerin iş birliği göstermesiyle başarıldığına değindi.

HRİSTODULİDİS “ŞİMDİ KULLANACAK BİR ARACIMIZIN DAHA OLDUĞU YENİ BİR ÇABA BAŞLIYOR”
Rum Dışişleri Bakanı Hristodulidis Başkanlık Açıklamasının benimsenmesinin ardından RİK’e “Güvenlik Konseyi daimi ve daimi olmayan üyelerinden güçlü destek vardı. Artık elimizde (Başkanlık Kararı) kullanacağımız bir ‘aracımız’ daha var ve yeni bir çaba başlıyor” dedi. 

Hristodulidis BM Barış Gücü’nün görev süresinin beklenmekte olan uzatılması kararına ve gelecek pazartesi veya salı günkü gelişmelere işaret etti. Rum bakan, Güvenlik Konseyi Başkanlık açıklamalarının emrivakileri tersine çeviremeyeceğini kabul etmekle birlikte “kararlar olmasa durum olumsuz olurdu” ifadesini kullandı.

Alihtia manşet haberini “Maraş: Metinde Ne Değişti, Bize Kimler Destek Verdi… Türkiye’nin Güvenlik Konseyi Tarafından Açık Kınanması… Geçen Ekim’den Beri Maraş’ta Yapılan Bütün Eylemlerin Geri Alınmasını ve Kentin BM İdaresine Devrini İstiyor” başlığıyla verdi.

“SÜRECİ KESECEK TEK ŞEY MÜZAKERLERİN YENİDEN BAŞLAMASI”
Haravgi de manşet haberine “Maraş’taki Emrivakilerin Bozulması İçin Müzakereleri İşaret Ediyorlar… Vatanımızın Taksimi Her Zamankinden Daha Belirgin… İnisiyatif Alınsın” başlığını attı. 

Gazeteye göre AKEL Merkez Komite Siyasi Bürosu BM Kıbrıs sorunundaki gelişmeler ve Maraş konularının ele alındığı uzun soluklu toplantısından sonra yaptığı yazılı açıklamada “vatanın kesin taksimi hiç olmadığı kadar belirgindir ve bu tehlikeli süreç sadece müzakerelerin yeniden başlamasıyla kesilebilir” uyarısında bulundu. 

Kapalı Maraş’ın bir bölümünün daha açılması açıklamasının ve halihazırda yürürlüğe konulmasının “BM Güvenlik Konseyi kararlarına ters olduğu, çözüm perspektifini baltaladığı” öne sürülen açıklamada “aynı şey, Kıbrıs sorununa iki devlet çözümü ve vatanın kesin bölünmesi talebindeki ısrar için de geçerlidir” denildi. 

Açıklamada, kapalı Maraş ile ilgili son açıklamanın uluslararası toplum tarafından “kınanması gerektiği”, AKEL’in inisiyatif almaya, uluslararası ilişkilerini de kullanarak Rum yönetiminin bu yönde yapacağı girişimlere bütün gücü ile desteklemeye devam edeceği belirtildi, özetle şunlar eklendi:

“Ancak özellikle son yıllarda edinilen deneyim, Türk faaliyetlerine uluslararası tepkilerin etkin gösterilmesinde zorluklar yaratan jeopolitik çıkarlar bizi daha ciddileştirmeli. Herkes anlamalıdır ki vatanımızın kesin taksimi hiç olmadığı kadar belirgindir ve bu süreçte halkımız aleyhine birçok yeni oldubittiler olacaktır.

Bugünkü tehlikeli süreç ancak özlü Kıbrıs müzakerelerinin uzlaşılmış çerçevede, 2017’de Crans Montana’da koptuğu yerden yeniden başlaması ile durdurulabilir. Başkan Anastasidis iki bölgeli iki toplumlu Güvenlik Konseyi kararlarında belirtildiği şekliyle siyasi eşitliğe sahip federasyon çözümü için müzakerelerin yeniden başlaması yönünde etkin inisiyatifler almalıdır.

Türk tarafının bahanelerini elinden almak için, Kıbrıs Rum toplumunun siyasi eşitlik ve doğal gaz gelirlerinin paylaşımıyla ilgili yakınlaşmalara bağlılığını ikna edici etkin ve kararlı şekilde yeniden teyit etmelidir.

AKEL hiçbir zaman işgalci-taksimci fiili duruma ve iki devlet çözümü fikrine uyum sağlamayacaktır.  Uzlaşılmış çözüm çerçevesi ile kabul edilemez, taksimci Türk talepleri arasında hareket eden yeni ve tehlikeli fikirleri reddeder. Kıbrıs Türk toplumunun Erdoğan-Tatar projelerine direnen ilerici güçlerinin tavrını kutlar.” 

İLGİLİ HABERLER

Bizi takip edin

3,234TakipçilerTakip Et
5,673TakipçilerTakip Et

SON HABERLER