Kendi bakanlık döneminde yaptığı uygulamalardan bahseden Baybars, yıllardır çözüm bekleyen binin üzerindeki kırsal kesime alt yapı götürdüklerini söyleyerek, Maraş bölgesi için hazırlattığı sosyal konut projesini anımsattı.
Maraş’taki projesinin ihale aşamasına geldiğini ancak hükümetin bozulması sonrası projenin yarım kaldığını söyleyen Baybars, “Bunu düşük gelirli insanımıza, devletin yapması gereken bir zorunluluk olarak gördük. Maalesef ihale aşamasına çıkılacağı zaman hükümet bozuldu. Sonrasında ise devam ettirilmedi. Hükümete geldiğimiz durumda bu projeyi tekrar hayata geçirip hızlı bir şekilde sonlandırmayı hedefliyoruz” dedi.
Partiden yapılan açıklamaya göre Baybars, Ses Kıbrıs Web TV’de yayınlanan “Kıbrıs’ın Nabzı” programına konuk oldu. Siyasette oldukları dört buçuk yılı değerlendiren Baybars, aynı zamanda ekonomi gündeme ilişkin de açıklamalarda bulundu.
Koalisyon ortaklığı dönemlerine işaret eden Baybars, hükümet programlarının ortaklar tarafından taahhütlere uygun olması halinde çok daha iyi adımlar atılabileceğini söyledi.
Baybars, kendi bakanlık dönemiyle ilgili olarak hükümet programında yazan ve taahhüt ettikleri parti manifestosu ve vizyonunun baki olduğunu, hükümetlerde koalisyonda da olunsa, bunları bakanlıklarda gerçekleştirmelerinin çok daha kolay olduğunu belirtti.
Baybars, tek başına hükümet değilse, koalisyon ortağıyla uzlaşılan ölçüde kararlar alınabileceğini ifade ederek, koalisyon modeliyle hükümet yönetme konusunda tecrübe kazandıklarını, kendilerine ait olmayan bakanlıkların konularında ise yeterince ivme kat edilemediğini söyledi.
“MERKEZDE, DENGE PARTİSİ OLDUĞUMUZA İNANDIK”
Bugün en önemli sorunun ekonomi olduğuna işaret eden Baybars, kendi bakanlıkları açısından baktıklarında taahhütlerini yerine getirebildiklerini, statüko anlayışına rağmen isteniliyorsa yapılabileceğini gördüklerini belirtti.
Ayşegül Baybars, şu ifadeleri kullandı:
“HP olarak merkezde denge partisi olduğumuza inandık her zaman, bir koalisyon ortaklığı olacağına inanıyoruz. Hep iktidara talip olduk. Çünkü bir şeyleri değiştirme gücünü buralarda gördük. Elbette mecliste yasama faaliyetleri yapmak önemli. Ancak, yürütme gücüyle birlikte günlük pratikleri çözmek çok daha önemli”.
“BİNDEN FAZLA KIRSAL KESİME ALT YAPI GÖTÜRDÜK”
İçişleri Bakanlığı döneminden bahseden Baybars, kırsal kesim arazileri dağıtmak yerine binden fazla araziye altyapı götürüldüğünü bir diğer önemli projelerinden birinin de sosyal konut projesi olduğunu söyledi.
Baybars, ilk etapta Gazimağusa Maraş için hazırlanan sosyal konut projesinin, devamında, Güzelyurt, İskele ve Karpaz’da uygulanmasının planlandığını, bu projenin de ihale aşamasında olduğunu kaydetti.
Baybars, amaçlarının özel sektöre rakip olmak değil, Türk lirasının değer kaybettiği, dövizin arttığı ve alım gücünün düştüğü bu günlerde düşük gelirli vatandaşa kolaylık sağlamak olduğunu anlattı.
“BANKA BORÇLARINA DÖVİZ KURUNU SABİTLEMESİ İMKANSIZ”
Sorulan sorular üzerine hükümetin ekonomik kriz konusunda adım atmadığını savunan Baybars, dövizin çıkışı, Türk irasının değer kaybı, üretim sıkıntısıyla birlikte, taşımacılık, lojistik hizmetlerinde pahalılaşma ve üretimde daralma olduğunu, TL’nin değer kaybını ve uluslararası pahalılaşmanın önüne geçebilecek enstrümanlara sahip olunmadığını söyledi.
Ülkede alım gücünün korunmasına yönelik adımlar atılmasının mümkün olduğuna dikkat çeken Baybars, ithalata dayalı bir ekonomi olduğunu, ülkeye gelen temel gıda, temizlik ve çocuk bezi gibi ürünlerde, KDV, vergi, stopajda bir miktar düşüş sağlanmasının gerektiğini belirtti.
Baybars, “Sayın Sucuoğlu, yapılması imkansız ve tamamen popülist bir şekilde banka borçlarına döviz kurunu sabitlemekten bahsediyor. Bu imkansız, yapılması mümkün olmayan bir şey. Belli ki paydaşlarla görüşülmemiş” iddiasında bulundu.
“MECLİS’TE DAHA ÇOK KADIN OLMASINI İSTİYORUM”
Kendisine yöneltilen soru üzerine kadın olarak, toplumsal cinsiyet eşitliğini savunduğunu ifade eden Baybars, siyasette kadınların yaşadığı zorlukları yaşayan birisi olarak, Meclis’te kadınların çoğalması gerektiğini belirtti.
Baybars, karar alma mekanizmalarında erkeklerin kendilerine özgü bir yapıları olduğunu ancak kadınların başladıkları işi bitirme, verdikleri sözü tutma, sözlerini filtresiz söyleme gibi özellikleri taşıdığını kaydetti.