Meriç Süt Ürünleri Direktörü Candan Avunduk, Gündem Kıbrıs Web TV’de Bahar Sancar’ın sunduğu Patronlar Kulübü’nün konuğu oldu…
“PANDEMİDE ÇOK ZOR ŞARTLAR ALTINDA ÜRETİM YAPTIK”
Pandemi döneminin herkes için olduğu gibi kendi sektörleri için de çok zor ve sıkıntılı geçtiğini söyleyen Avunduk, “Pandemiyle birlikte genel anlamda üretimin durduğu bir dönemde çok zor şartlar altında üretim yapmaya çalıştık. Pandemiyle birlikte ekonomik sorunlar da ortaya çıkmaya başladı. Sabit gelirli vatandaşlar ortada kaldı. Bu dünyanın başına gelen büyük bir felaket oldu. Bir takım sorunlar oldu ama gerek Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs çok fazla zayiat vermedi” dedi.
Avunduk, “Biz pandemi döneminde işimiz gereği özel izinle üretim yapmaya devam ettik. Bir yandan tarlada ot büyüyor, hayvanların rahat olması için yiyip içmesi gerekiyor. Sonuç olarak et ve sütün tüketiciye ulaşması gerekiyor. Üretim ve tüketici arasında bizler köprü görevini üstleniyoruz. Bu süreçte zincirin kopmaması adına pandemi boyunca durmadan çalıştık. Ürünlerimizin pandemi döneminde nakliye kısmında zor zamanlarımız oldu. Ham madde veya yan ürünlerin tedarikinde ve ülkeye girişinde sorunlar yaşandı. Tüm yaşanan sorunlara rağmen çözüm yolları bulmaya çalıştık” ifadelerini kullandı.
“BİRÇOK ÜRÜNÜN TEDARİK ZİNCİRİ KOPTU”
Pandeminin sona ermesiyle birlikte piyasaların rahatlamaya başlamasıyla birlikte tüm dünyayı derinden sarsan Rusya-Ukrayna savaşının başladığını söyleyen Avunduk, “Tam maskeler çıktı, pandemi bitti dedik ama bu sefer de Rusya-Ukrayna savaşı patlak verince dünya ticareti ve ekonomisi sarsıldı. Şuanda pandeminin verdiği etkilerden daha fazlasını yaşıyoruz. Rusya-Ukrayna savaşı yüzümden dünyadaki insanların beslenmesiyle ilgili sorunlar yaşanıyor. Birçok ürünün tedarik zincirinin koptuğu zamanları yaşıyoruz. Bu da içinde bulunduğumuz ticaret ağının sağlanmasını daha güç kılıyor” şeklinde konuştu.
“BİR KÜÇÜLME VE DARALMA SÖZ KONUSU”
Elektrik zamlarını eleştiren Avunduk, “Elektrik maliyetlerimiz % 300 arttı. 97-98 bandında aldığımız elektrik 270 Kuruş oldu. Güneş enerjisi kullanmamıza rağmen bir önceki ay ödediğimiz faturanın iki katı kadar fatura ödemek zorunda kaldık. Brend Petrolün verdiği dezavantajlar var ama bizim bir de kur sıkıntımız var. Avrupa ülkelerine tek sefer de etki ederken biz de etkisi artarak devam etti. Çünkü döviz artarken tedarik edilen ürünlerin fiyatları sürekli arttı. Bu da bizde üretim ve maliyetleri hızla yükseltirken satışta da alım gücünün düşmesine ya da seyrelmesine neden oldu. Gelecek olan siparişlerden anladığımız kadarıyla bir küçülme ve daralma söz konusudur. Bu noktada devletin sosyal devlet olma özelliğini kullanıp önceliklerini ortaya koyması gerekiyor” dedi.
AVUNDUK’TAN ÜRETİM İÇİN DİKKAT ÇEKEN ÖNERİ…
Avunduk konuşmasında üretimin de önemine vurgu yaparak, “Türkiye Cumhuriyeti’nin sağlamış olduğu suyumuz var, çok iyi bir güneşimiz ve çok verimli bir toprağımız var. Su, toprak ve güneş birleştiği zaman kaliteli üretim olur. Bunu yapacak bilgi ve beceriye de sahibiz sadece organize olmamız gerekiyor” ifadelerini kullandı.
“HELLİM İSMİNİN TESCİLİ KKTC İÇİN ÇOK ÖNEMLİ”
Hellim isminin tescilinin KKTC için çok önemli olduğunu vurgulayan Avunduk, “2007 yılında Rumların ‘biz hellimin tescilini ada genelinde yapacağız’ demesiyle Rumların tescil ile ilgili başvurusuna karşılık olarak mektup yazmıştık. O zamanlar Sanayi Odası’nın vekilliğini yaptığım dönemlerdi. O dönemde tescile müdahil olurken aynı zamanda Kıbrıs’ta Coğrafi Tescil Yasasını dönemin bakanı Sunat Atun’un katkıları ve destekleriyle çıkarttık. Ardından hellimin Coğrafi Tescilini Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti sınırları içerisinde tescillendi. Türkiye Cumhuriyeti’nde de hellimin tescilini yapmak istedik ve şu anda hellimin tescili Türkiye Cumhuriyeti’nde de var. Rumlar, Avrupa Birliği Komisyonu ile birlikte süreci devam ettirdiler. Günün sonunda 1 Ekim 2021 tarihinde uzun süren mücadele sonucunda Avrupa Parlamentosu’nda hellimin tescili geçti. Geçti ama süreç farklı işledi. Çünkü o tescil bütün adayı kapsarken aynı zamanda bu komisyon sadece Güney Kıbrıs’ı kontrol ettiğini Kuzey Kıbrıs’ı kontrol edemediğini söyleyip bir çelişki içerisine girdik. Bundan dolayı Bureau Veritas isimli bağımsız kurumun burayı denetleyebileceği yönünde mutabakatına vardık. Gelinen noktada ‘körler dövüşü’ yapıyoruz” dedi.
Konuşmasının devamında Avunduk, “Bureau Veritas Güney Kıbrıs’ta denetlemelerini sürdürüyor ancak Kuzey Kıbrıs’ta henüz denetimlerine başlamadı. Bunun nedeni ise Rum tarafının ve Avrupa Birliği’nin bizi kaile almaması gibi duruyor. Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde Bureau Veritas’ın denetlenmesini Avrupa Komisyonu’ndan isteyen ilk firma biziz. 1 Ekim 2021 tarihinde yaptığımız başvurumuz Güney Kıbrıs’ta ve hala daha bekliyoruz. Burada Avrupa Birliği’nin ve Güney Kıbrıs’ın samimiyetini ölçmek gerekiyor. Biz üretimimize ve ihracatımıza devam ediyoruz” dedi.
“PROTOKOLLERDE FİNANS KISMINI ALIYORUZ AMA REFORMLARI YAPMIYORUZ”
KKTC ve Türkiye Cumhuriyeti arasında imzalanan Mali-İşbirliği Protokolü hakkında konuşan Avunduk, “Türkiye Cumhuriyeti’nin bürokratları ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nin bürokratları bir araya gelip, ekonomik kalkınmayla ilgili bir protokol hazırlanır. Protokolü bir taraf kaleme alıp yazmaz. Türkiye Cumhuriyeti ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti yetkilileri bir araya gelerek protokolü hazırlarlar.
Ortaya çıkan metin iki taraf arasında imzaya sunulur daha sonra yürütmeye sunulur. Biz Türkiye ile imzalanan protokollerde finans kısmını alıyoruz ama reformları yapmıyoruz. Bunun sebebi ise siyasi istikrarsızlık ve seçim sistemi ile ilgilidir. Mevcut seçim sistemi ile icraat yapılması konusunda hiçbir inancım yoktur. Seçim sistemi ve parlamento sistemimiz sorunları çözme yönünde irade gösterecek yapıya sahip değildir” dedi.