Çift aşılı ve çift PCR’lı olmak kaydıyla kapalı devre turizm modeli dışında da turistlerin ülkeye gelmesini ve ülke ekonomisine, esnafa bir katkı sağlanmasını istediklerini dile getiren Ataoğlu, “Bunun için hedefimiz 3 Haziran” dedi.
Güney ile sınır kapılarının belirlenen kriterler çerçevesinde geçişlere açılması gerektiğini de belirten Ataoğlu, “Umarım Bulaşıcı Hastalıklar Üst Kurulu, bugün yapacağı görüşmede bizim bu seslenişlerimize kulak verir” şeklinde konuştu.
Bakan Ataoğlu, kapalı devre turizm ve yaz sezonu turizm planlarıyla ilgili Türk Ajansı Kıbrıs’a (TAK) konuştu.
Ataoğlu, 4’üncü hafta tamamlanıp, 5’inci haftaya girilen kapalı devre turizm modeli kapsamında 3 bin civarında kişinin ülkeye geldiğini belirterek, uçak seferlerinin istedikleri miktarda yapılamadığına, seferlerin artması durumunda bu sayının daha da artabileceğine dikkat çekti.
Ataoğlu, seferlerin artırılması konusunu Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi ile de paylaştıklarını ifade ederek, iç turizm çerçevesinde bayram süresince 3 bin 15 kişinin tesislerde konakladığını kaydetti.
“9 MİLYON TL PİYASAYA SÜRÜLDÜ… ESNAFTAN OLUMLU GERİ DÖNÜŞ ALDIK”
Bakan Ataoğlu, bayram süresinde iç turizm ve kapalı devre turizmin ekonomiye yansımasına bakıldığında 9 milyon TL’nin piyasaya sürüldüğünü aktardı.
Kapalı devre ve iç turizmin başlamasının ardından esnaftan olumlu geri dönüş aldıklarını kaydeden Bakan Ataoğlu, “Katma değer isteğimiz boyutta olmasa bile, ülke ekonomisine en azından ufak bir dokunuş sağlamış olduk” şeklinde konuştu.
Kendi için izole olan Bafra bölgesinin yatak sayısına bakıldığında ülke genelinin yatak sayısının yüzde 25’ini oluşturduğunu kaydeden Bakan Ataoğlu, şöyle konuştu:
“Kapalı devre turizm olarak adlandırılıp, uçak seferlerinin artırılmasıyla, bölgedeki 4 işletmeyle yaptığımız görüşmeler sonucunda 6 bin kişinin o bölgede kalabileceğini, 3 veya 4 bin arasındaki kişinin de çalışabileceğini öğrendik. Yani 9-10 bin kişi, Bafra bölgesinde kapalı devre turizm başlığı altında devamlı orada olabilecek. Bu kapalı devre turizm için ikinci bir alternatif modeldir.”
“ESAS İSTEĞİMİZ KAPALI DEVRE TURİZM DIŞINDA ÇİFT AŞILI ÇİFT PCR’LI TURİSTLERİN ÜLKEYE GELMESİ… BUNUN İÇİN HEDEFİMİZ 3 HAZİRAN”
Esas isteklerinin, sadece kapalı devre turizm olmadığına dikkat çeken Bakan Ataoğlu, çift aşılı ve çift PCR’lı olmak kaydıyla kapalı devre turizm modeli dışında turistlerin ülkeye gelmesi ve ülke ekonomisine, esnafa bir katkı sağlanmasını amaçladıklarını söyledi. Ataoğlu, bunun için hedef olarak 3 Haziran’ı koyduklarını hatırlattı.
Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, taleplerinin, uçak sayısının artırılması, charter tarifeli seferlere izin verilmesi ve turistlerin sadece 3 gün değil istedikleri kadar ülkede kalması olduğunu anlattı. Ataoğlu, turistlerin ülkede kalacaklarına gün sayısına göre Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin belirleyeceği kriterlere riayet ederek, bu uygulamanın hayata geçmesini istediklerini kaydetti.
Bununla ilgili ülkeye gelecek turistlere yönelik çalışma başlatılması gerektiğini dile getiren Ataoğlu, şunları belirtti:
“Ülkeye gelecek olan uçakların bağlantısının kurulması lazım. Bunlar ciddi çalışmalardır, ciddi külfetlerdir, ciddi teminatlardır. Biz bu açıklamayı yaptıktan sonra ve hazırlıklar başladıktan sonra tekrar kapatma lüksümüz yoktur. Açılacağız dediğimiz noktada, verdiğimiz tarih ne ise o tarihe uymamız gerekir. Ama o tarih bizim istediğimiz 3 Haziran ise, bugün Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi toplantısında bunun açıklanması gerekir ki çalışma fırsatını versinler.”
“GÜNEY İLE SINIR KAPILARI BELİRLENEN KRİTERLER ÇERÇEVESİNDE GEÇİŞLERE AÇILMALI”
Bakan Ataoğlu, bunun dışında güney ile sınır kapılarının geçişlere açılması ve açılım sonrasında Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin belirleyeceği kriterler çerçevesinde çift aşı veya hızlı testin de kapılarda yapılmasıyla, güneyden kuzeye geçişlerin başlamasının önemine vurgu yaptı.
Geçmişte güneyden kuzeye geçenlerin sayısının yüksekliğinin ve ekonomiye sağladığı katma değerin herkes tarafından bilindiğine vurgu yapan Bakan Ataoğlu, isteklerinin güney ile sınır kapılarının belirlenen kriterler çerçevesinde geçişlere açılması olduğunu söyledi.
“UMARIM BULAŞICI HASTALIKLAR ÜST KOMİTESİ SESLENİŞLERİMİZE KULAK VERİR”
“Umarım Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi, bugün yapacağı görüşmede bizim bu seslenişlerimize kulak verir” diyen Ataoğlu, sağlığın her zaman önde geldiğini ancak ülke ekonomisine ve esnafına da katkı sağlanması gerektiğini belirtti. Ataoğlu, beklentilerinin Üst Komite’nin bu taleplerine yanıt vermesi olduğunu dile getirdi.
4 maddeye dikkat çeken Bakan Ataoğlu, bunları; “Bulaşıcı Hastalıklar Üst Komitesi’nin belirlediği ülkelerden çift aşılı ve çift PCR’lı insanların ülkeye gelmesine olanak verilmesi, başlatılan kapalı devre turizmin devam etmesi, güney ile sınır kapılarının kriterler çerçevesinde geçişlere açılması ve iç turizmin de devamlı olarak açılması” olarak sıraladı.
“ESAS TALEP TURİZMİN AÇILMASI”
Yaptıkları görüşmelerde turizm sektörünün esas talebinin turizmin açılması olduğunun altını çizen Bakan Ataoğlu, devletin yapacağı 1500 TL’lik katkılardan ziyade herkesin isteğinin sektörün açılması ve alın teriyle kazanç elde etmesi olduğunu söyledi.
“Ülkenin bütçe açığının yüzde 55’ini karşılayan turizm sektörü ise, öncelikle turizm sektörünün açılması lazım” vurgusu yapan Bakan Ataoğlu, sektör çalışanlarının işlerinin başına geçmesinin önemine dikkat çekti.
Farklı ülkelerdeki politikalara atıfta bulunan Bakan Ataoğlu, turizm sektörü çalışanlarına aşı yapılmasının ardından ülkelerin sektörü açtıklarına işaret etti. “Küçük bir ada ülkesiyiz ve çalışan sayımız da bellidir” diye konuşan Ataoğlu, bugün sektörde çalışan sayısının 14 bin 500 kişi olduğunu, açılım gerçekleştiğinde bu sayının 22 bin 500 kişiye çıkacağını söyledi. 22 bin 500 çalışanın kısa bir sürede aşılanabileceğine dikkat çeken Bakan Ataoğlu, sektörün hareketlenebileceğini söyledi.