Yenidüzen gazetesinde salgın sürecinin yönetimi ile ilgili bir makalesi yayınlanan Casino İşletmecileri Birliği (CİB) Başkanı Ahmet Arkın, son dört ayda turizm sektörü tam anlamı ile kapalı olduğu halde ülkedeki Covid-19 vakalarının “tavan yaptığını” vurguladı ve yeni dönemde yönetimden “şeffaflık” ve “kamuya doğru bilgi aktarılmasını” beklediklerini vurguladı.
CİB Başkanı Ahmet Arkın’ın Yenidüzen’de yayınlanan makalesi şöyle:
Casinolar, konaklama tesisleri 4 ayı aşkın bir süredir faaliyete geçememişlerdir. Yurtdışından ne gelen var, ne konaklayan ne de salonlarda şans oyunları oynayan. Ancak ülkemizdeki Kovid 19 sayısı bu süreçte tavan yaptı.
Bu son 4 aylık sürede eğer açık olsaydık sektörümüzün uğrayacağı sosyal linçin boyutlarını tahmin etmek zor değil.
Esasında ülkemizde kronikleşmiş sorunlardan bir tanesi de sanırım hiçbir veriye dayanmadan ileri sürülen iddialara körü körüne inanmanın yaygınlığıdır.
Bir kalabalığın parçası olmak, düşünerek ve araştırarak hakikate ulaşma çabasından hem daha kolay hem de maalesef daha fazla prim yaptığından olsa gerek, sansasyonel olabilecek iddialar özellikle sosyal medyada hızla yayılmakta ve bir çok kişi bir yanlı ve/veya yalan iddianın parçası, çoğaltıcısı olmaktadırlar.
Turizm sektörü kısmı ve kapalı devre açılmakla şimdi yine benzeri tehditler altındadır. Sadece sektörümüzün değil ama tüm ilgili kurumların geçmiş dönemden çıkaracağı dersler vardır. Bunları başında da şeffaflık gelmektedir. Şeffaflık doğru veriye ihtiyaç duyar. Şeffaf olursanız doğruyu söylemek zorundasınız. Bu yeni süreçte bizim devlet kurumlarından en fazla beklediğimiz de şeffaf olmaları, kamuya doğru bilgi aktaralarıdır.
Henüz başlayan kapalı devre turizmin ekonomiye şüphesiz bir katkısı olacaktır. Ancak bu katkı kapalı devre turizme uygun tesislerin çalışanlarının maaş ve yatırımları; tesisin ürün satın alımları neticesinde piyasaya sürülecek nakit; havayollarının, seyahat acentelerinin ve Ercan havalimanın iş kapasitelerinin artması ve tüm bunlara bağlı olarak devletin doğrudan ve dolaylı gelirlerinin bir miktar artmasıyla sınırlı kalacaktır.
Tüm tesislerimizin kapalı devre turizme adapte olmalarının mümkün olmayacağını da düşünürsek ekonomik çarkın dönebilmesi için diğer bazı açılımlara da ihtiyaç vardır.
Bu açılımların başında da Güney’den geçişlerin başlaması gelmelidir. Reklamsız, tanıtımsız, ulaştırma araçlarına ihtiyaç dahi duymadan; minimal personel ihtiyacı ile her yıl Kuzeye geçiş yaparak, yüksek alım güçleriyle pazara nakit akıtan bu nüfusun, hangi sağlık önlemleri doğrultusunda Kuzey’e geçebileceklerini saptamak Sağlık Bakanlığının öncelikli konusu olmalıdır.
Tabii ki konu sadece Sağlık Bakanlığı’nın konusu değildir. Çöken ekonomiden sorumlu Ekonomi Bakanlığı’nın, can çekişen turizmden sorumlu Turizm Bakanlığı’nın ve kasasının ‘tam takır kuru bakır’ olduğunu söyleyen Maliye Bakanlığı’nın da koordineli olarak Sağlık Bakanlığı ile çalışarak Güney’den geçişlerin başlamasına katkı koymalıdırlar.
Ne sektörümüzün ne de genel olarak ekonominin dayanacak gücü kalmamıştır. Yeni normale adapte olarak ve alınabilecek tüm önlemler alınarak artık açılmaya başlamalıyız.