Avrupa Birliği (AB) tarafından tescil edilen Antep baklavası, son yıllarda farklı çeşitleriyle tüketicilerin beğenisine sunuluyor. Antep baklavası, klasik, kare, midye, havuç dilimi, fıstık dolma, şöbiyet, tahinli, mor ve soğuk çeşitleriyle beğeniye sunuluyor.
Avrupa Birliği (AB) tarafından tescil edilen Antep baklavası, son yıllarda farklı çeşitleriyle tüketicilerin beğenisine sunuluyor.
UNESCO’nun gastronomi dalında “Yaratıcı Şehirler Ağı”na dahil olan ilk Türk kenti Gaziantep’teki baklava ustaları baklavanın lezzetini çeşitlendirmek adına son yıllarda önemli çalışmalara imza attı.
İlk olarak herkes tarafından bilinen klasik (kare) baklavayı müşterilerin beğenisine sunan ustalar, özellikle son yıllarda yaptıkları AR-GE çalışmalarıyla baklavanın çeşidini artırarak farklı tatlar ortaya çıkarmaya başladı.
Artık baklavacıların menüsünde klasik, kare, midye, havuç dilimi, fıstık dolma, şöbiyet, tahinli, soğuk ve mor baklava bulunuyor.
Kentte 36 yıldır baklava işletmeciliği yapan Levent Aktaş, baklavanın Türkiye’de en çok tercih edilen tatlıların başında geldiğini söyledi.
Baklavanın AB tarafından tescil edilmesinin ardından özellikle yurt dışında taleplerin yoğunlaştığını ifade eden Aktaş, son yıllarda her baklavacının farklı bir ürün çıkarmak için AR-GE çalışmalarına yoğunluk verdiğini ifade etti.
İlerleyen yıllarda onlarca çeşidinin ortaya çıkacağına inandığı anlatan Aktaş, şunları söyledi:
“Mesleğe ilk girdiğimizde birkaç çeşit vardı. Gün geçtikçe yeni çalışmalar ve çeşitlerle tezgahımız şenlenmeye başladı. Şu an da 12-13 çeşit ürün bulunuyor. Bir iki çeşit üzerinde Ar-Ge çalışmamız var. İnşallah ilerleyen günlerde bunlarda tezgahımızda yer alacak. AR-GE çalışmaları kolay olmuyor. Gaziantep kültürüne uygun olması için çalışmalarımızı yapıyoruz.”
“Herkesin damak tadına hitap edecek ürünler var”
Dünyada baklava denilince akla Gaziantep’in geldiğini aktaran Aktaş, Antep baklavasının herkes tarafından beğenilerek tüketildiğini belirtti.
Baklavanın çeşitlenmesinden müşteri ve işletmecilerin de memnun olduğunu dile getiren Aktaş, “Dünyada baklava denilince akla Türkiye, Türkiye’de baklava denilince Gaziantep geliyor. Bir firma patent alınca diğer firmaların yapmama gibi bir durumu yok. Daha önce olmuştu mesela işletmeci tepkiyle karşılaştı. Kendi buluşlarımızı önce kendi tezgahımızda sunuyoruz. İlerleyen günlerde diğer arkadaşlar da isterlerse yapıyorlar. Burada Ahilik kültürü var. Birbirimizin tezgahına müdahale etmiyoruz.” diye konuştu.
Mor baklava tezgahlarda dikkati çekiyor
Kentte işletmecilerin sürekli üretime destek olduğunu kaydeden Aktaş, “Meyveli, cevizli, diyet gibi çeşitlerimiz var. Herkesin damak tadına hitap edecek ürünler var. İsteyenlere karışık kutu yapıyoruz. İnsanlar mutlu oluyor ve işletmeden boş çıkmıyor.” dedi.
Tezgahlardaki mor baklavaların dikkati çektiğine işaret eden Aktaş, “İçerisinde yaban mersini, böğürtlen, vişne, ahududu ve mor patlıcana kadar ürünler var. Hiçbir koku ve koruyucu içermiyor. Protein ve antioksidan bakımından daha faydalı bir ürün. Mor baklava insan vücuduna faydalıdır. Bu ürünün nasıl yapıldığını ve içerisinde neler olduğunu yaptığımız el broşürleriyle gelen müşterilere gösteriyoruz. İçerisinde yüzde yüz kırmızı meyvelerin özü var.” diye konuştu.
Müşterilerden İbrahim Zeren de daha önce kentteki baklava çeşitlerini birçok kez denediğini belirtti.
Mor baklavanın diğer baklava türlerine göre daha güzel olduğunu dile getiren Zeren, “Diğer baklavaların tadına alışıldığı için bu biraz daha farklı. Görünüm ve şekil açısından da güzel. Herkese denemesini tavsiye edebilirim. Dİğer baklavalara nazaran rengi ve tadı değişik. Meyve tadı da alıyorsunuz. Yapanların eline sağlık.” şeklinde konuştu.