Uzmanlar gebelikte annelerin beslenmelerine dikkat etmeleri uyarısında bulunarak, gebelik sürecinde tüketilen fındığın anne sağlığı ve bebeğin gelişimine fayda sağladığını belirtti.
Türk Alman Jinekoloji Eğitim, Araştırma ve Hizmet Vakfı (TAJEV) Yönetim Kurulu Üyesi Prof. Dr. Cem Demirel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, gebelikte ilk üç ayın önemine değinerek, “İlk üç ay bebeğin gelişmeye, organlarının oluşmaya başladığı ve bundan sonraki gebeliğin geri kalan kısmını nasıl gideceğini gösteren çok değerli bir zaman.” diye konuştu.
Gebeliğin ilk üç ayında bazı kanama ve düşük tehlikesi gibi sağlık sorunlarının oluşabileceğine değinen Demirel, bunların sonucu olarak annenin müdahaleye maruz kalabildiğine dikkati çekti.
Prof. Dr. Demirel, ilk üç ayın annenin gebeliğe alışmaya başladığı ve aynı zamanda da bazen problemlerin ortaya çıkabildiği bir dönem olduğuna vurgu yaparak, “Bu dönem ayrıca bebekte ciddi problemler olup olmadığını anladığımız bir dönem. Sağlıklı bir bebek mi, genetik yapısı normal bir bebek mi? Bunları bu dönemde yaptığımız testlerle anlıyoruz. Dolayısıyla gebelikte ilk üç ay bizim için çok değerli bir dönem.” ifadesini kullandı.
Bu dönemde en büyük sorunun düşük tehlikesi olduğuna vurgu yapan Demirel, kadınların yüzde 20’sinde böyle sorunların ortaya çıkabildiğini, bunun aynı zamanda önemli bir sağlık problemi olduğunu aktardı.
Demirel, gebelikte yaşanan ciddi sağlık sorunlarının anne ölümlerine yol açabildiğine dikkati çekerek, “Yıllar içerisinde ülkemizde anne ölümlerde ciddi bir azalma oldu. 1900’lülerin başında yüz binde 48-50 ile iken bu oran şimdi bu yüzde 20’lere kadar düştü. Bunun daha da düşmesini bekliyoruz. Çünkü her annenin yaşamaya hakkı var ve gebelik nedeniyle bu hakkın elinden gitmesi en büyük insan hakkı ihlalidir. O yüzden bizim hedefimiz bu oranı en aşağıya indirmek.” açıklamasında bulundu.
Demirel, anne ölümlerinde en önemli hususun gebelikte yaşanabilecek kanamalar olduğunun altını çizerek, “Kanamaları önlemek için ya da etkin müdahale edebilmek için bu konuda tüm sağlık çalışanlarının önleyici tedbirlerden haberdar olması gerekiyor.” dedi.
Bu süreçte kan bankası hizmetlerin çok iyi organize edilmesi gerektiğine dikkat çeken Demirel, “Bu konuda ülkemizde çok büyük gelişmeler oldu. Artık birçok noktada kana rahatlıkla ulaşabilir durumdayız. Birçok noktada anneye müdahale eden hekimlerimiz çoğaldı. Hekimler artık bu konuda daha tecrübeli. Bu durumlar anne ölümlerini ciddi şekilde azalttı.” değerlendirmesinde bulundu.
GEBELİKTE BESLENMEYE DİKKAT
Prof. Dr. Demirel, gebelikte sağlıklı beslenmenin anne ve çocuk için son derece önemli olduğuna değinerek, “Anne bu süreçte yeterince protein ve vitaminlerini alacak. Sebze ve meyve tüketerek mineralleri alacak. Yine aynı şekilde et ve süt ürünleri tüketerek protein alacak. Biz bu süreçte balık ürünlerini tüketmesi çok önemli. Çünkü balık omega içerdiği için bu bebeğin zihinsel gelişimi için çok önemli.” dedi.
Karadeniz Bölgesi’nde fındık yetiştirildiğine ve gebelik sırasında da fındık tüketiminin önemli olduğuna dikkat çeken Demirel, “Bebeğin gelişimi için çok faydalı olan vitaminler fındık ve ceviz gibi ürünlerde oldukça fazla zengin oluyor. Bir anne günde 10 tane fındık yerse hiç dışarıdan omega, vitamin almasına gerek yok. Anne gerekli omegayı fındıktan almış oluyor. Bu konuda fındığı kesinlikle öneriyoruz.” diye konuştu.
“HASTALARIMIZA FINDIĞI TAVSİYE EDİYORUZ”
Demirel, hastalarına fındık tüketmeleri tavsiyesinde bulunduğunu dile getirerek, “Bazı anneler, ‘Doktor Bey bana omega yazmadınız’ diyor. Bende kendilerine günde 10 tane fındık yazıyorum diyorum. Her gün 10 tane fındık yiyin. Bu fındık sizin omega ihtiyacını karşılar diyorum.” ifadesini kullandı.
Gebelik sırasında annelerin alkol ve sigaradan kesinlikle kaçınmalarını da isteyen Demirel, bunun yanı sıra gazlı içecek ve şekerli içeceklerden annelerin uzak durması uyarısında bulundu.
Prof. Dr. Demirel, anne adayların hamileliğinin 24. haftasından sonra mutlaka şeker testi yaptırmalarını isteyerek, “Bebekte şeker hastalığı çıkarsa bunu gebelik sırasında tedavi etmemiz lazım. Çünkü o çocuğun 50 yaşında kalp hastalığına yakalanıp yakalanmayacağına o anki hadise belirliyor. Anne şekeri bunlardan birisi. Bu nedenle annelerin hamilelikte şeker tarama testi yaptırıp böyle bir şey olup olmadığını açığa çıkarmaları lazım.” sözlerine yer verdi.
Demirel, anne adaylarının sosyal medyada ya da internet ortamında okuduğu bazı bilgilere göre değil, doktor tavsiyesine göre hareket etmeleri gerektiğini sözlerine ekledi.