Kıbrıslı Rum lider Nikos Anastasiadis, bugünkü Filelefheros gazetesinde yayınlanan söyleşinin önemli bir bölümünde KKTC Başbakan Yardımsıcı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay’la yediğkleri yemekte ne konuştuklarını açıkladı.
Özersay’ın, Maronitlerin Rum Meclisi’ndeki temsilcisi Yannakis Musas’a, “Maronitlerin evlerine dönebilmeleri için önümüzdeki 1-2 ay içerisinde askerin Karpaşa’daki bazı evleri boşaltma ihtimalinden söz ettiğini” iddia eden Anastasiadis, genel olarak Özersay’la sohbetlerinin genel çerçevede gerçekleştiğini belirtti. Özersay’ın kendisine kapalı bölge Maraş konusunu açıp açmadığı şeklindeki bir soruya olumsuz yanıt veren Anastasiadis, “ne Maraş ne de herhangi bir önleme ilişkin tek kelime dahi edilmediğini” söyledi.
Anastasiadis, “ilerlemememize yardım edebilecek tezleri dile getirdiğini, Kıbrıslı Türklerin olumlu oyunu kabul ettiğini ve her kararda olumlu oy şeklindeki, vetoyla denk düşen tezlerinin neden kabul edilemeyeceğini Özersay’a izah ettiğini” belirterek, “bunun fonksiyonel bir çözüme götürmeyeceği ve Kıbrıslı Rumlar tarafından kabul görmeyeceğini söylediğini” vurguladı.
“İki devletli çözümü görüştünüz mü?” şeklindeki soruya, “bunun çıkarlara hizmet etmek amacıyla kurnazca söylenen bir şey olduğu” yanıtını veren Anastasiadis, “Sayın Özersay’ın tezlerini bilmem ve önerilerimin çıkmazdan çıkılmasını sağlayabilirliğini görmem açısından faydalı bir görüşme olduğunu düşündüm. Fikir ayrılığına düşsek bile saygı duyduğum ve değer verdiğim Kıbrıslı Türk liderini küçümsemek veya vatanımızın işgal altındaki Kuzey’indeki gelişmelere müdahil olmak gibi bir niyetim yoktu” şeklinde konuştu.
ÖZERSAY NE DEDİ?
“Özersay size kendi tezlerini veya düşüncelerini sundu mu?” şeklindeki soruya karşılık Anastasiadis şunları söyledi:
“İki devlete net bir değinmede bulunmadı. Her iki tarafın da endişelerini giderecek bir çözüm modeli bulmamız gerektiğini söyledi. Görüşüldüğü şekliyle iki toplumlu iki kesimli federasyon çözümünün, onların tezleri ve bizim de bunları reddetmemiz göz önüne alındığında, hiçbir yere götürmediğini söyledi. Sosyal bir buluşmaydı ancak sorgulama unsurlarını da içeriyordu.”
FEDERAL ÇÖZÜM
“Özersay size iki toplumlu iki kesimli federasyonun çözüme götürmeyeceğini düşündüğünü söylediğinde siz ne yanıt verdiniz?” şeklindeki soruya karşılık ise Anastasiadis şunları söyledi:
“Yanıtım, Kıbrıs Türk toplumunun endişelerini azaltmak için sunduğum önerilerdi. Yani merkezi yönetimin yetkilerinin azaltılması, Kıbrıslı Türklerin çıkarlarının olumsuz etkilendiği noktalarda olumlu oyun kabul edilmesi. Bizi, ideolojik gruplarda, millet temelinde değil Kıbrıs vatandaşları olarak bir araya getirerek işbirliği yapmamızı sağlayabilecek parlamenter demokrasi modeline değindim. Devlet Başkanı’nın sembolik yetkilerle daimi olarak Kıbrıslı Rum olması durumunda, parlamenter demokraside dönüşümlü başkanlığı kabul edeceğimi ifade ettim. Çünkü bu sistemde, hükümetler milli kökene dayalı değil ideolojik kimlikle oluşturulacaklar ve hükümete Kıbrıslı Rum veya Kıbrıslı Türk başkanlık etse bile, oluşturdukları ittifak temelinde hazırladıkları program uygulanacak ve mecliste çoğunlukları olacak. İdeal çözüm budur ve bu tüm devletlerde geçerlidir”.
AKINCI İLE GÖRÜŞME
“Akıncı’yla sosyal bir görüşme gerçekleştirmeniz daha faydalı olmaz mıydı?” şeklindeki bir soruya ise Anastasiadis, “Elbette. Ancak söyleyin bana, Sayın Akıncı’ya buluşmak için kaç kez çağrı yaptım ve o da reddetti? Sayın Lute’la görüşmemizi önerdim. Genel Sekreterden bizi bir görüşmeye çağırmasını istedim. Her iki önerim de reddedildi. Türkiye-Yunanistan ve iki toplum liderliyle dörtlü görüşme önerdi. Bunun gerçekleşmesi imkansız olduğu için ben reddettim. Beşli görüşme önerisiyle geldi. AB’nin de katılması kaydıyla memnuniyetle kabul ettim. AB’nin katılımını istemem şart veya koşul değildir ancak bu diyalog yoluyla karşılaştığımız sorunları aşmamızı sağlayacak fikirler sunulabilir” şeklinde konuştu.Geçtiğimiz Nisan ayında görüştüklerinde Akıncı’nın, müzakereler yeniden başlıyormuş gibi anlaşılmaması için fotoğrafçı bile istemediğini iddia eden Anastasiadis, geçtiğimiz yılsonu Güven Yaratıcı Önlemler ve Derinya kapısının açılması konusunda görüştüklerinde. Mavroyannis ve Kıbrıs Türk tarafından da herhangi birinin daha bulunması talebini Akıncı’nın yine aynı gerekçeyle reddettiğini öne sürdü.