Akıncı’nın Basın Bürosu’ndan yapılan açıklamaya göre, Akıncı’ya eşi Meral Akıncı eşlik etti.

Mustafa Akıncı, buralarda yaptığı konuşmalarda, “11 Ekim seçimleri artık bu topraklarda kendi geleceğimizi, kaderimizi, kimi Cumhurbaşkanı yapıp yapmayacağımızı kendi irademiz ile kendimiz mi belirleyeceğiz, yoksa başkaları mı karar verecek, onun seçimi olacaktır” dedi. 

“Bu seçimleri izleyip, görüp sonucuna saygı duyması gereken makamlar, seçim sonuçlarını değiştirmek için uğraşıyor” diyen Akıncı, şöyle devam etti:

“Başbakan ile bazı bakanların Türkiye’den gelen ekiplerle bir otelde buluşmalarını yansıtan görüntüler Özgür Gazete tarafından yayınlandı. Gazetecilik başarısını kutlayacaklarına, tam tersine olayı yabancı istihbarat teşkilatlarına bağlayarak tehdide yöneldiler. Baskı yapıyorlar ama bilsinler ki halk bunlara müsaade etmeyecek ve 11 Ekim’de gereken cevabı verecektir”

Bu seçimlerin aslında toplumun gelecek ve kader seçimi olduğunu belirterek çocukların, gençlerin toplumun geleceğinin kurtarılması için yeniden aday olduğunu belirten Akıncı “Geçmişte de müdahaleler oldu ancak bu kadar açık ve yoğun müdahaleler ilk kez yaşandı. Bu müdahalelere karşı elbette Kıbrıs Türk halkının demokratik bir cevabı olacaktır” dedi.

“Bu seçimlerin kazanıldığını, gittiği gezdiği yerlerde bunu gördüğünü, hissettiğini, anketlerin benzer verileri ortaya koyduğunu, bölge halkındaki kararlılığın da bunun göstergesi olduğunu” belirten Akıncı, “Tüm gayret bu kazanılan seçimin sonuçlarını değiştirmeye yönelik” ifadelerini kullandı.

Müdahalelere karşı yapılacak tek şeyin yurttaşların sandığa giderek oyunu kullanması olduğunu ifade eden Akıncı, yurttaşlara mutlaka sandığa giderek başkalarının sesine değil, kendi iç seslerine kulak vererek iradelerini yansıtmaları çağrısında bulundu. Akıncı, bunun yapılmasının “müdahalelere yönelik en güzel cevap” olacağını kaydetti.

Akıncı, ne kadar uğraşılırsa uğraşılsın buradan Türkiye düşmanı çıkmayacağını, bu sevgiyi yıllar boyunca ailelerden, okullardan aldıklarını ancak diğer yandan da Türkiye ile karşılıklı saygıya dayalı bir kardeşlik ilişkisi kurulmasının her iki tarafın da yararına olacağını belirtti.

Mustafa Akıncı, “Bu toplum Rum tarafına azınlık olmasın diye hayatını verdi, yıllarını verdi, ancak şu da çok iyi bilinsin ki bu toplumun Türkiye’nin alt yönetimi olma gibi bir niyeti de yoktur” ifadelerini kullandı.

Görev süresi boyunca tarafsız, bağımsız kimliğini ispatladığını belirten Akıncı şunları kaydetti:

“Köklerimi hiçbir zaman inkar etmedim. Sosyal demokrasiden gelirim, sosyal adalete, dayanışmaya inanırım, fakirin, işsizin, emeğin, adaletin yanındayım, demokrasiden, barıştan, insan haklarından yanayım, ancak bağımsız, tarafsız bir kimliğim var ve Cumhurbaşkanlığı parti başkanı zihniyeti ile yürütülecek bir makam da değildir.”