Akdeniz’de bölge ülkeleri her yıl 24 milyon ton plastik atık üretiyor. Bu atıkların yüzde 42’si yakılıyor, yüzde 14’ü gömülüyor ve sadece yüzde 16’sı geri dönüşüme kazandırılıyor. Atıkların yüzde 28’i ise hiçbir işleme tabi tutulmuyor (açık alanda, doğada bırakılıyor).
Doğal Hayatı Koruma Vakfı’nın (WWF) 22 Akdeniz ülkesinin plastik atık yönetimini incelediği raporu 7 Haziran’da yayımlandı. WWF’nin tahminlerine göre, her yıl doğaya terk edilen plastik atıkların 600 bin tonunun yolculuğu Akdeniz’e kadar uzanıyor. Bu rakam dakikada 33 bin 800 plastik şişenin denize atılmasına tekabül ediyor. Akdeniz’deki plastik atıkların yüzde 20’si ise deniz ticareti ve balıkçılık kaynaklı.
Akdeniz yüzeyinde hali hazırda 247 milyar plastik parçanın bulunduğu tahmin ediliyor. Uzmanlar, eğer önlem alınmazsa bu rakamın 2050’ye kadar dört katına çıkacağı uyarısında bulunuyor.
MISIR BİRİNCİ; TÜRKİYE İKİNCİ!
Türkiye, Mısır ve İtalya ile birlikte, bölgede işlenemeyen yıllık 6.6 milyon ton plastik atığın yaklaşık üçte ikisini oluşturuyor. Akdeniz bölgesinde atık yönetimi dışında kalan plastik çöplerin yüzde 43.1’i Mısır’da, yüzde 19.1’i Türkiye’de, yüzde 7.6’sı ise İtalya’da. Bu üç ülkeyi Cezayir ve Fas takip ediyor.
Mısır’da doğaya terk edilen plastik atıkların yaklaşık 250 bin tonu Akdeniz’e karışıyor. Türkiye’de bu rakam 110 bin, İtalya’da ise 40
Plastik atıkların denize yoğun olarak ulaştığı noktaların başında Ceyhan ve Seyhan havzaları geliyor. Bu bölgeden günde kişi başı ortalama 31.3 kg plastik atık Akdeniz’e karışıyor. Listenin ikinci sırasında 26.1 kg ile İspanya’dan Barcelona, üçüncü sırasında 21 kg ile İsrail’den Tel Aviv yer alıyor. İzmir ise 7.2 kg ile Akdeniz’i en çok kirleten şehirler listesinin sonunda bulunuyor.
PLASTİK TEHDİT
Akdeniz bölgesinde yaşayan insanların gıdalarında ve içme sularında bulunan mikroplastik oranı her yıl artarken, Akdeniz’deki ekosistem de plastik kirliliğinden dolayı tehdit altında. Özellikle denizde terk edilen ağların da etkisi hesaplandığında, plastik kirliliğinden deniz kuşlarının yüzde 35’i, balıkların yüzde 27’si, deniz memelilerinin yüzde 13’ü, deniz kaplumbağalarının ise yüzde 5’i zarar görüyor.