Irkçı saldırıların KKTC bayrağının adada ebediyen dalgalanmasına asla engel olamayacağını dile getiren Akar, “Bizim kimsenin hakkında, hukukunda, hele hele toprağında gözümüz yoktur. Bu konuda ‘iyi komşuluk ilişkilerini arzu etmemiz’ taviz ve zafiyet, ‘Hiçbir oldubittiye izin vermeyeceğiz’ dememiz de tehdit olarak algılanmamalıdır. Kıbrıs bizim milli meselemizdir. Kimse bu konuda bizden taviz beklemesin. Bu konudaki fikirlerimiz ve yaklaşımımız zaten ortadır” dedi.
Akar, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda, bakanlığının 2020 yılı bütçesinin sunumunda, terör örgütüne karşı mücadelenin Irak’ın kuzeyinde de azim ve kararlılıkla sürdürüldüğünü belirtti.
Yurt içi ve sınır ötesinde yürütülen terörle mücadelenin yanı sıra Kıbrıs ve çevresi dahil, mavi vatandaki hak, alaka ve menfaatlerin korunmasına da azim ve kararlılıkla devam ettiklerini dikkati çeken Akar, iyi komşuluk ilişkilerini geliştirmek, karşılıklı anlayışı artırmak amacıyla, Türkiye ve Yunanistan Savunma Bakanlıkları arasında başlatılan Güven Artırıcı Önlemler kapsamında, 22-24 Mayıs 2019’da Atina’da ve 17-20 Haziran 2019’da Ankara’da olmak üzere 2 toplantının icra edildiğini, üçüncü toplantının ise hazırlıklarının sürdürüldüğünü bildirdi.
Akar, bu toplantılarda, 20 başlıkta Güven Artırıcı Önlemin icra edilmesi üzerinde anlayış birliğine varıldığını aktararak, konuşmasına şöyle devam etti:
“Bununla birlikte Doğu Akdeniz ve Ege’de Türkiye’yi adeta denize ayak basamayacak hale getirmeyi amaçlayan çabalara ve uluslararası hukuktan kaynaklanan haklarımızın çiğnenmesine de asla izin vermeyeceğiz. Aynı şekilde, Doğu Akdeniz’deki doğal kaynakların ülkemiz ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti dışlanarak adeta gasp edilmesi girişimlerini kesinlikle kabul etmeyeceğiz. Türkiye, ısrarla Doğu Akdeniz ve Kıbrıs’ta, deniz yetki alanlarında, eşit egemen hakların korunması ve kaynakların adil paylaşımının tüm kıyıdaş devletlerin mutabakatıyla belirlenmesi gerektiğini savunmaktadır.”
Barbaros Hayrettin Paşa ve Oruç Reis araştırma gemileri ile Yavuz ve Fatih sondaj gemilerinin Deniz Kuvvetleri Komutanlığına ait fırkateyn ve korvetlerin korumasında araştırma ve sondaj faaliyetlerine devam ettiğini belirten Akar, şunları söyledi:
“Diğer özel, tekil bir olayda bildiğiniz üzere KKTC bayrağının yakılması olayı oldu. Bunu en sert şekilde kınıyoruz. Bu ırkçı saldırılar Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti bayrağının adada ebediyen dalgalanmasına asla engel olamayacak. Bizim kimsenin hakkında, hukukunda, hele hele toprağında gözümüz yoktur. Bu konuda ‘iyi komşuluk ilişkilerini arzu etmemiz’ taviz ve zafiyet, ‘Hiçbir oldubittiye izin vermeyeceğiz’ dememiz de tehdit olarak algılanmamalıdır. Kıbrıs bizim milli meselemizdir. Kimse bu konuda bizden taviz beklemesin. Bu konudaki fikirlerimiz ve yaklaşımımız zaten ortadır.
Türk Silahlı Kuvvetleri, Ege ve Doğu Akdeniz’de ülkemizin ve KKTC’nin hak, alaka ve menfaatlerini korumaya, Kıbrıs Ada’sında uluslararası garanti ve ittifak anlaşmaları doğrultusunda barış ve güvenliğin teminatı olmaya devam edecektir.”