Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP) Genel Sekreteri Asım Akansoy, Kıbrıs konusunda yeni bir müzakere sürecinin yakın zamanda başlayacağına dair sinyaller aldıklarını belirterek, bu yeni süreçte, geçmiş çalışmaların yok sayılmayacağı bir müzakere süreci yürütülmesi gerektiğinin altını çizdi. 

Akansoy bugün, BRT’de “Burası Önemli” programına katılarak gündemdeki konulara dair açıklamalarda bulundu. Akansoy, Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne (AB) Gümrük Birliği kapsamında yeniden yakınlaşma çabaları gösterdiğini, burada da Kıbrıs’ın önemli bir unsur olduğunu ifade etti. “Kıbrıs Cumhuriyeti”nin bir AB üyesi ülke olmasından dolayı bu sorunun sürekli Türkiye’nin karşısına çıktığını dile getiren Akansoy, müzakere sürecinde yeni gelişmelerin yaşanmasının zaruri olduğunu belirtti. 

– “Türkiye ve Yunanistan da farkında”

Kıbrıs Sorunu’nda uzun süredir bir çıkmaz yaşandığını, statükonun sürdürülemez olduğu konusunda bir mutabakat olduğunu kaydeden Akansoy, garantör ülkeler konumunda bulunan Türkiye ve Yunanistan’ın da bunu idrak ettiğini söyledi. 

Gerek aldıkları bilgiler, gerekse edindikleri izlenimler vasıtasıyla ilerleyen dönemde yeni bir müzakere sürecinin başlayacağını düşündüklerini dile getiren Akansoy, “Müzakerelerin hangi çerçeveye oturacağı çok önemlidir. Tatar’ın üslup değiştirmesi ve Hristodulidis’in Türkiye’yi de gözeten bir dil kullanması önemlidir. Burada Kıbrıslı Türklere büyük görev düşüyor. Toplumsal bütünlüğümüzü korumamız lazım. Adadaki bu de-facto durumun sürdürülebilir olmadığının bilinciyle hareket etmemiz lazım” dedi. 

Geçmiş müzakere süreçlerine de değinen Akansoy, “Her şeyde anlaşmadan hiçbir şeyde anlaşılmış sayılmaz’ ilkesinden dolayı Denktaş, Talat, Eroğlu ve Akıncı dönemlerinde varılan uzlaşıların bir ara anlaşmaya taşınamadığını hatta yok sayıldığını söyledi. Bunun Kıbrıslı Türklerin elini kolunu bağladığını ifade eden Akansoy, Kıbrıslı Türklerin mağdur edilmeyeceği bir müzakere süreci arzuladıklarını belirtti. Akansoy, bugüne dek ciddi uzlaşılara varıldığını ancak tüm konuların çözülmemesinden dolayı bağlayıcı ortak açıklamanın yapılamadığını vurguladı ve bundan da Kıbrıslı Türklerin zarar gördüğünü söyledi. 

– “BMGK Kararları dışına çıkılması mümkün değil”

Kıbrıs Sorunu’nda Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi kararlarının ortada olduğunu ve bu kararların dışına çıkılmasının mümkün olmadığını savunan Akansoy, BM Genel Sekreteri Antonio Guterres’in sonuç odaklı ve ucu açık olmayan bir müzakere süreci yürütülmesi gerektiğini belirttiğini, bu açıklamaya Kıbrıslı Türklerin de destek vermesi gerektiğini söyledi. 2004 Annan Planı Referandumu ve 2017 Crans Montana Zirvesi’nin Kıbrıslı Türkler açısından hayal kırıklığıyla sonuçlandığını aktaran Akansoy, yeni sürecinin olumsuzlukla sonuçlanmaması için çalışmak gerektiğini, müzakere yapısını ve parametreleri bozmadan metodoloji üzerinde değişikliğe gidilebileceğini belirtti.  Yeni bir 2004 ve 2017’nin yaşanmaması ve sonuç odaklı olmak için, Kıbrıslı Türklerin mağdur edilmeyeceği önlemlerin de gözetilmesi gerektiğini vurguladı.