TC Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sanayi ve Teknolojinin Merkezi Kocaeli’ye Değer Katanlar Ödül Töreni’nde konuştu.
Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkan başlıklar:
“Bilişim Vadisi, milli teknoloji hamlemize büyük bir ivme katıyor”
Bundan 3 yıl önce Bilişim Vadisi’ni açtığımızda buranın Türkiye’nin yarınlarını şekillendirecek teknoloji ve inovasyon üssü olacağını ifade etmiştik. Aradan geçen kısa süre zarfında vadimizin bu yolda emin adımlarla ilerlediğini görüyoruz. Bilişim Vadisi, yazılım, mobilite, elektronik, enerji, tasarım ve oyun gibi sektörlerde faaliyet gösteren firmalarıyla büyük ve güçlü Türkiye’nin köşe taşıdır. Vadimiz 230 bin metrekare kapalı alanıyla ülkemizin en büyük teknoloji geliştirme bölgesi hüviyetine sahiptir.
İstanbul, Kocaeli, İzmir arasında oluşturduğumuz teknoloji koridoruyla birbirine bağlanan Bilişim Vadisi, milli teknoloji hamlemize büyük bir ivme katıyor. Önümüzdeki dönemde vadimizin teknoloji ve inovasyon kapasitemizi daha da artıracağına inanıyorum. Yeni Türkiye’nin ufkunu yansıtan böyle bir mekanda Türkiye’nin sanayide lokomotif şehirlerinden Kocaeli’ne değer katan firmalarımızı ödüllendirmek elbette farklı bir mana taşıyor.
“Şehrimizin büyümesine katkı sunan firmalarımızı ödüllendiriyoruz”
Ecdadımız, marifet iltifata tabiidir, iltifatsız emek zayidir diyor. Güzel işler yapanları, örnek çalışanları, ortaya eserleriyle çıkanları takdir etmek bizim geleneğimizin de mirasıdır. Çünkü ödüllendirilen her bir başarı daha nitelikli, daha büyük vatana, millete, insanlığa daha faydalı çalışmaların müjdecisi olacaktır. Türkiye Cumhurbaşkanı olarak yenilikçi, kaliteli ve kendi alanında çığır açan projelerin desteklenmesine çok ama çok ehemmiyet veriyorum. Bugün de yatırım, istihdam ve ihracat başta olmak üzere farklı alanlarda Kocaeli’nin gelişmesine, şehrimizin büyümesine katkı sunan firmalarımızı ödüllendiriyoruz.
2021’den bu yana en çok ihracat yapan, istihdamını en fazla artıran ve kadın istihdamı en çok olan firmalarımızı özellikle tebrik ediyorum. Kocaeli’yle birlikte Türk ekonomisine değer katarak ödül almaya hak kazanan şirketlerimizi ve girişimcilerimizi kutluyor, başarılarının artarak devamını diliyorum.
Bugüne kadar olduğu gibi gelecekte de Türkiye için hayal kuran ve bu hayallerini gerçeğe dönüştürmeye çalışan siz iş insanlarımızı her alanda desteklemeyi sürdüreceğiz.
“Sağlıkla birlikte ekonomide de başarılı bir imtihan verdik”
Teknolojik bağımsızlığınızı kazanmadan, milli sanayinizi inşa etmeden ne ekonomik ne de siyasi alanda özgürlüğünüzü tesis edebilirsiniz. Savunmada dışa bağlılık nasıl ciddi sıkıntılar doğurursa, teknoloji ve üretimde dışa bağımlılık da benzer riskler oluşturur. Koronavirüs salgını sürecinde yaşananlar bu gerçeği çarpıcı bir şekilde ortaya koymuştur. Dünyanın en zengin ülkelerinin bile sağlık çalışanları ve vatandaşları için maske bulamadığı, asgari sağlık hizmetlerini sunmakta zorlandığı günler yaşadık. Küresel tedarik zincirlerindeki kırılmalar nedeniyle birçok yerde üretim aylarca durma noktasına geldi.
Hastanelerden, marketlerden, sanayi sitelerinden yansıyan görüntüleri hepimiz gayet iyi hatırlıyoruz. Türkiye olarak bu sancılı süreçte sağlıkla birlikte ekonomide de başarılı bir imtihan verdik. Kimilerinin ülkeyi felakete sürükleyecek akıl ve izan dışı söylemlerine rağmen ekonomik hayatın durmasına müsaade etmedik. Şirketlerimizi üretime, ticarete, istihdama devam etmeleri noktasında teşvik ettik. Türk firmaları hükümetimizin bu teşvikleri sayesinde yurt içinde ve yurt dışında başarı çıtasını sürekli yukarı taşıdılar. Ekonomik büyümesini istikrarlı şekilde sürdüren sayılı ülkelerden biriyiz.
“Her ay ihracatta rekor kırıyoruz”
Geçtiğimiz yıl elde ettiğimiz yüzde 11’lik büyümeyle G20 ülkeleri içinde ilk sıraya yerleştik. Bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 7,3’lük büyüme kaydettik. Dünyada istihdam azalırken 31 milyon sınırına dayanarak tarihimizin en yüksek rakamına ulaştık. Her ay ihracatta rekor kırıyoruz. Temmuz ayı ihracatımız, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 13,5 artarak 18 milyar 550 milyon dolara ulaştı.
2002 yılında sadece 36 milyar dolar yapabilen Türkiye’nin, ihracatı 250 milyar dolara yaslandı. Turizmde 2022 hedeflerimizin de üzerine çıkacağımız görülüyor. Asya merkezli üretim ağına alternatif adres arayışlarında Türkiye’nin ismi giderek daha fazla zikrediliyor. Başka ülkelerin yurt dışı pazarlarda bıraktığı boşluğu hamdolsun Türk ürünleri ve bizim firmalarımız dolduruyor.
“Rusya-Ukrayna savaşının olumsuz etkilerinden ülkemizi korumayı başardık”
Dün malum Soçi’deydim. Döndüğümde akşam televizyon ekranlarında Rusya’dan gelen kruvaziyer gemisinin Trabzon’a yanaşmasını gördüm, iftihar ettim. Düşünün Trabzon Limanına artık turistler, kruvaziyer gemisiyle geliyor. Sanayisi, üretim kapasitesi, nitelikli işgücü, üç kıtayı birleştiren stratejik konumu, sağlık ve ulaşım altyapısıyla ülkemizin yıldızı giderek parlıyor. Küresel ölçekte gıda ve enerji krizinin konuşulduğu bir dönemde Allah’a şükür biz oldukça rahatız. İşbirliğini, barışı, diplomasiyi önceleyen dengeli politikamızla Rusya-Ukrayna savaşının olumsuz etkilerinden ülkemizi korumayı başardık.
“Türkiye’nin anahtar rolünü bir kez daha teyit ettik”
Tahıl koridorunun açılmasını sağlayarak küresel sorunların çözümünde Türkiye’nin anahtar rolünü bir kez daha teyit ettik. Emtia fiyatlarındaki ani ve aşırı yükselişin sebep olduğu piyasa dengesizliklerini yakından takip ediyoruz. Fahiş fiyat artışlarıyla, enflasyon sebebiyle vatandaşımızın ve iş dünyamızın sırtına binecek yükü hafifletecek birçok adım attık, atmayı da sürdürüyoruz. Asgari ücretten memur ve emeklilerimizin maaşlarında yaptığımız artışlara, sosyal koruma kalkanımızın genişletilmesinden iş dünyamıza yönelik kredi imkanlarına kadar attığımız her adımda toplumumuzun her kesimine sahip çıkıyoruz.
“Türkiye’yi bu küresel fırtınadan da selamete mutlaka çıkaracağız”
Yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazlayla ülkemizi büyütme esasına dayanan Türkiye Ekonomi Modelimizi taviz vermeden uyguluyoruz. Hayata geçirdiğimiz politikalarımızın müspet sonuçlarını inşallah önümüzdeki senenin ilk çeyreğinde, özellikle enflasyonda daha net bir şekilde göreceğiz. Türkiye’yi bu küresel fırtınadan da selamete mutlaka çıkaracağız.
“Teknoloji tabanlı işlere yapılan yatırım miktarlarında keskin bir artış yaşanıyor”
Günümüz ekonomisinin rekabetçi yapısında öne çıkmanın yolu, güçlü üretim kapasitesiyle birlikte yüksek teknoloji ve yenilikçiliktir. Son 20 yılda Türk ekonomisinin bu yönünü güçlendiren pek çok adım attık. Cumhuriyet tarihinin en büyük sanayi ve teknoloji atılımı olarak milli teknoloji hamlesini başlattık. Ülkemizde dünya ile yarışabilecek bir girişimcilik ekosistemi inşa ederken Türk girişimlerine yatırım yapanları destekleyecek programları devreye alıyoruz.
Türkiye’de teknoloji tabanlı işlere yapılan yatırım miktarlarında keskin bir artış yaşanıyor. 2023 için öngördüğümüz yatırım rakamlarını 2 yıl öncesinden büyük bir farkla geçtik. 2020 yılında Türkiye’deki teknoloji şirketlerine yapılan yatırımlar sadece 148 milyon dolar iken, 2021 yılında bu ne oldu biliyor musunuz? 1,5 milyar doları aştı. 2022’nin ilk yarısında 132 teknoloji girişimine yapılan 1,4 milyar dolarlık yatırım da aslında yeni rekorların, yeni başarı hikayelerinin sinyallerini veriyor.
“1 milyar dolar değerlemeye ulaşan şirketlerin sayısı 6’ya ulaştı”
Türkiye bu yılın ilk yarısında oyun yazılımı sektöründe Avrupa’da en fazla yatırım alan ülke oldu. Bundan 2 sene önce ülkemizde 1 milyar dolar değerlemeye ulaşan hiç şirket yokken bugün bu şirketlerin sayısı 6’ya ulaştı. Ayrıca, çoğu kendi imkanlarımızla yerli ve milli helikopterlerimizi, roket ve mühimmatlarımızı, eğitim araçlarımızı, zırhlı araçlarımızı, gemilerimizi, torpidolarımızı, hava savunma sistemlerimizi tasarladık, geliştirdik ve ürettik. Bazıları bu başarıları görmezden gelse de 20 yılda yapılanların ülkemiz için büyük bir gurur kaynağı olduğunu biliyorum.
“Bugün dünyada insansız hava araçları denilince akla ilk Türk SİHA’ları geliyor”
Az önce Bakanımız tüfeklerden bahsetti. Bırak tüfeği Sayın Varank, ne tüfeği. Bu ülke toplu iğne üretemiyordu, toplu iğne. Şimdi hamdolsun buralara geldik. Bugün dünyada insansız hava araçları denilince akla ilk Türk SİHA’ları geliyor. Önce İHA’yla başladı, ardından SİHA, şimdi AKINCI.
Ben sayın Bush Amerika’da başkanken kendisiyle bir ziyarette daha henüz başbakan olmamıştım. Ama seçimi kazanan bir partinin başkanıydım ve Amerika’ya yaptığım ziyarette Sayın Bush’la bir konuyu ele aldık. Dedim ki, ‘hani terörle mücadelede bize gerekli destekleri verecektiniz? İHA’lar verecektiniz, SİHA’lar verecektiniz.’ Dedi ki, ‘bunlar verilmiyor muydu?’ Evet dedim verilmiyor. Hemen Rice’ı çağırdı, ‘Türkiye’ye bunlar verilecekti ne için verilmiyor, hemen bu işi halledeceksiniz’ dediler. Bize o zamanın şartlarında 24-48 saat ile İHA’ları verdiler. Ama ondan sonra da çekip alıyor.
“Şimdi herkes İHA istiyor, SİHA istiyor, AKINCI’yı istiyor”
Allah rahmet etsin Özdemir Bey, bizim bu halimizi görünce çocuklarıyla beraber masaya oturdular ve o gün bir adım attılar. Süratle hemen ilk adım İHA’nın üretimiydi. İHA’nın üretimini gerçekleştirdiler, ardından SİHA’nın üretimi gerçekleşti ve en son AKINCI’nın üretimi gerçekleşti. Tabii bütün bunlarla beraber şimdi Türkiye, bu alanda sıraya girenlerin olduğu bir ülke konumuna geldi. Şimdi herkes İHA istiyor, SİHA istiyor, AKINCI’yı istiyor. Mesele buydu, bunu başarmaktı. Bu noktaya geldik.
“Bizimle bu alanda da ortak yatırımlara girmek isteyen süper güçler var”
Bir savaş halini düşünün. Dün işte Sayın Putin’le bunları konuştuk. Tahran’da da bunları konuşmuştuk. Bizimle bu alanda da ortak yatırımlara girmek isteyen dünyadaki süper güçler var. Güçlü olursan bunlar oluyor. Olmadığınız sürece olmuyor. Muharebe meydanlarında kendilerini ispatlayan SİHA’larımızın savaş doktrinlerini yeniden yazan kabiliyetini artık tüm dünya kabul ediyor. Bir dönem en temel savunma ihtiyaçlarını bile ithal eden Türkiye, bugün pek çok ülkeye ileri teknolojiye sahip milyarlarca dolarlık ürün satıyor.
Ülkemizin iyi üniversitelerinde yetişmiş 13 bin mühendis ve teknisyenimiz Milli Muharip Uçağımızın projesinde gece gündüz demeden büyük bir aşkla çalışıyor. Her ne kadar birileri vatan ve millet sevdalısı bu genç kardeşlerimizin şevkini kırmaya çalışsa da biz onlara güveniyoruz, inanıyoruz ve onları her alanda destekliyoruz.
“29 Ekim 2022’de Togg’un Gemlik Fabrikası’nın resmi açılışını gerçekleştireceğiz”
Aynı şekilde ülkemizin vizyon projelerinden Türkiye’nin Otomobili’ni de belirlediğimiz takvime uygun şekilde adım adım hayata geçiriyoruz. İnşallah 29 Ekim 2022’de Togg’un Gemlik Fabrikası’nın resmi açılışını ve ilk seri üretim aracının banttan inme törenini gerçekleştireceğiz. 2023’ün ilk çeyreğinde Togg’u, vatanımızın yollarında görmeye başlayacağız. Yapamazsınız, üretmezsiniz, üretseniz bile satamazsınız diyenlere inat Türkiye’nin otomobilini milletimizin ve dünyanın hizmetine sunacağız. Ülkemizi savunma sanayiinde nasıl parmakla gösterilen seviyeye getirmişsek, inşallah elektrikli otomobilde de benzer bir başarıyı yakalayacağız.
“Gelsinler Gebze Bilişim Vadisi’nin temsil ettiği vizyona tanık olsunlar”
Tüm bu hakikatlere rağmen, Türkiye’yi hala saman ithalatçısı gibi görmeye çalışanlar Türk ekonomisinin üretim kapasitesinden habersiz cahillerdir. Bu insanları yalan yanlış bilgilerle kendi ülkelerine kara çalmak yerine ben Kocaeli’ne davet ediyorum. Gelsinler Kocaeli’ne, buranın organize sanayi bölgesini, bölgelerini ve Bilişim Vadisi’ni gezsinler, görsünler, kendilerinin de cehaletini burada anlasınlar. Buradaki üretimi, girişimci ruhu bizzat yerinde görsünler. Gelsinler, Türkiye’nin sanayide neleri başardığına bizzat şahitlik etsinler. Gelsinler Gebze Bilişim Vadisi’nin temsil ettiği vizyona tanık olsunlar. Kocaeli 14 organize sanayi bölgesi, endüstri bölgesi, stratejik üretim tesisleri ve imalatta çalışan yaklaşık 270 bin vatandaşımızla Türk ekonomisine her yıl devasa katkılar sağlıyor. Bu şehrimiz, muazzam üretim hacmiyle otomotiv, kimya ve metal sanayiine damga vuruyor.
“Türkiye’nin ihracatta yakaladığı ivmede en başarılı ikinci şehir olarak ön plana çıktı”
2021 yılında Türkiye araç üretiminin yaklaşık yüzde 40’ını tek başına Kocaeli gerçekleştirdi. Türkiye’nin ihracatta yakaladığı ivmede en başarılı ikinci şehir olarak ön plana çıktı. Toplam 128 araştırma geliştirme merkezi ve 15 tasarım merkezi, yaptıkları çalışmalarla şehrimizin rekabetçi gücüne güç katıyor. Kocaeli’ndeki 5 teknoloji geliştirme bölgesinde yürütülen araştırma geliştirme faaliyetleri, katma değerli üretime öncülük ediyor. Bu tabloya baktığımızda Kocaelili müteşebbislerimizin, sanayicilerimizin Türkiye için ne ifade ettiğini çok net görebiliyoruz.
Kocaeli’ne değer katanların birazdan takdim edeceğimiz ödülleri fazlasıyla hak ettiğini düşünüyorum. Bu başarıların artarak devam etmesini diliyorum. Farklı kategorilerde ödüle layık görülen firmalarımızı, bu firmaların çalışanlarını, müteşebbislerimizi canı gönülden tebrik ediyorum. Türk sanayiinin lokomotif şehri Kocaeli’nin inşallah inovasyon ve teknolojide de başarı çıtasını yükselteceğine inanıyorum. Rabbim yolunuzu açık etsin diyorum. Sizleri sevgiyle, saygıyla, muhabbetle selamlıyor, Allah’a emanet ediyorum, kalın sağlıcakla.